KÜRT İLLERİ – Maden çok işleten yok
Van (Rûdaw) – Ekonomik olarak en geri kalmış Kürt illerinden biri olan Hakkari ve Van yeraltı kaynakları bakımından oldukça zengin iki il.
Hakkari Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Nuri Bodur, 2013 yılında yaptığı bir araştırmada Hakkari'nin krom, kurşun, çinko ve bakır gibi önemli maden yataklarına sahip olduğunu tespit etmiş.
Bölgede bu madenlerin yanı sıra, kükürtlü bileşiklerin ve jeotermal kaynakların da bulunduğunu belirten Bodur, Maden Tetkik Arama Kurumu’nun bölgedeki kurşun ve çinko rezervlerine yönelik herhangi bir çalışma yapmamasına da dikkat çekiyor.
İstanbul Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışmada da bölgede 40 milyon tonluk çinko ve kurşun rezervinin bulunduğu belirtiliyor.
Hakkari’de sadece bir özel şirket bir noktada maden çıkarıyor. Meskan Dağı'nda kurulan maden tesisinden çıkarılan kurşun ve çinko, başta Çin olmak üzere İran ve Kore gibi Asya ülkelerine ihraç ediliyor.
Meskan-Ölmez Madencilik isimli tesiste 200 işçi istihdam ediliyor.
Hakkari’deki diğer madenlerin de işletilmesi durumunda kentteki işsizliğe büyük bir çözüm olacağı belirtiliyor.
Van’da ise, sadece inşaat sektörüne dönük madenler kısıtlı olarak üretiliyor.
Perlit rezervleri bakımından Türkiye’de ikinci sırada yer alan Van’da daha çok inşaat sektöründe kullanılan pomza ve kireçtaşı çıkarılıyor.
Gürpınar ilçesinde çıkarılan ve çevre illerin de yararlandığı Şahmanıs Kömür Ocağı, 1999 yılından bu yana kapalı durumda.
Çatak ve Erciş ilçelerinde bulunan bakır, kurşun ve çinko madenleri ile Bahçesaray’da 1, Özalp’ta 2, Saray’da da 1 olmak üzere toplam 4 bölgede bulunan demir rezervi işletilmiyor.
Başkale ilçesinde de 4 ayrı bölgede kükürt madeni yer altında çıkarılmayı bekliyor.
Rûdaw’a konuşan maden mühendisi Süleyman Karabey, bölgedeki madenlerin değerlendirilmesi için her türlü ortamın uygun olduğunu söyledi.
Bölgede daha önce ulaşım ve ağır iklim şartları olduğunu ifade eden Karabey, “Ancak şu anda ulaşım da iyi, iklim şartları da batıdakinden daha uygun. Üstelik madenlerin bulunduğu alanlar yer olarak işletmeye çok müsait” diye konuştu.
Özel şirketlerin ve devletin bölgeye neden yönelmediğine anlam veremediğini belirten Karabey, bölgedeki üniversitelerin ve sivil toplum örgütlerinin siyaset üzerinde baskı kurması ve yönlendirmesi gerektiğini kaydetti.