Tony Blair: Kürt milletini belirsiz bir geleceğe...
İngiltere eski Başbakanı Tony Blair, “Tüm Kürt milletini belirsiz bir geleceğe yönlendirmek çok sıkıntılı. Bu yüzden de yaşanan süreçte en önemli şeyin, düşmana karşı birlikte yaşam olduğunu düşünüyorum” dedi.
Blair, Irak ve Suriye’nin iki “suni” devlet ve sadece harita üzerinde yer alan iki ülkeden ibaret olduğunu söyledi.
IŞİD’in sadece hava operasyonlarıyla ortadan kaldırılamayacağını söyleyen İngiltere eski Başbakanı, Suriye’de güvenli bölge kurulmasından yana olduğunu ifade etti.
Tony Blair, gündeme ilişkin önemli soruları Rûdaw için yanıtladı…
El Kaide zayıfladığı halde diğer radikal İslamcı örgütler nasıl güçlendi?
Bana göre dünyanın karşı karşıya olduğu en büyük tehdit, radikal İslamcı örgütlerin saldırılarıdır. 11 Eylül saldırılarından sonra ilk kez bu tehdit Batılılar’ın gündemine geldi. Ancak bunun temeli dinin farklı taraflara çekilmesiyle ortaya çıktı. Bu yüzden saha savaşının yanında ideolojik savaş da verilmeli. Bu artık Ortadoğu’nun değil, dünyanın sorunu haline geldi. Çünkü Uzakdoğu, Orta Asya ve Afrika’ya da sıçradı.
Bu durumun ortaya çıkmasının yolsuzluk yapan hükümetlerin eseri olduğunu söyleyenler var. Buna katılıyor musunuz?
Yoksulluk, yolsuzluk, azgelişmişlik gibi etkenlerin tümü bunların birer sebebi. Ancak esas sebebi bunlar değil. Çünkü azgelişmiş olduğu halde bu tür sorunları olmayan ülkeler de var. Sorunun temelinde ideolojik faktörler yattığı için bununla yüzleşilmesi gerektiği fikrindeyim.
Dün El Kaide bugün IŞİD. Yarın başka örgütlerin ortaya çıkmaması için bölge hükümetleri ne yapmalı sizce?
Birçok şey yapılmalı. Çünkü IŞİD’den sonra Boko Haram, El Şebab, Nusra Cephesi gibi yarım düzine örgüt daha bulunuyor. Soru, bunlarla nasıl mücadele edilmesi gerektiği olmalıdır. Bu örgütlerle mücadele edebilecek bir güç olmalı. Sözkonusu ülkelerde eğitime ağırlık verilmeli. Sosyal medya ve internet üzerinden de güçlü bir mücadele sürdürülmeli. Son olarak da İslam’da modernleşme tartışması başlamalı.
Yaklaşık 2 yıldır IŞİD’e hava operasyonları düzenleniyor ancak örgüt güçlenmeye devam etti. Obama’nın stratejisini nasıl buluyorsunuz?
Daha önce de söyledim, bu tür grupların ortadan kaldırılması için hava operasyonları yeterli değildir. Karadan da müdahale olmalı. ABD ve İngiltere başta olmak üzere birçok ülke kara savaşı yürüten peşmerge gibi güçlere havadan destek veriyor. Ancak IŞİD’i ortadan kaldırmak için hava operasyonları yetersiz kalıyor.
ABD ve Rusya arasında Suriye konusunda yaşanan gerginliğe rağmen, “güvenli bölge” fikrinden yana mısınız?
Benim kanaatime göre, güvenli bölgenin olması önemli.
Esad gidecek mi?
Uzun vadede Esad’ın Suriye’de bir geleceği yok. Suriye halkının çoğunluğu da böyle düşünüyor.
Birçok kişi Irak ve Suriye’nin harita üzerine yer alan iki ülkeden ibaret olduğu görüşünde.
Evet, bu doğru.
Sykes-Picot, Kürdistan’da gündemin başlıca maddeleri arasında. Irak’ın bu şekilde kalması, Erbil – Bağdat ilişkilerini olumsuz etkilemez mi?
Durumu çok iyi anlıyorum fakat şu süreçte bu konuları konuşmak oldukça zor. Tüm Kürt milletini belirsiz bir geleceğe yönlendirmek çok sıkıntılı. Bu yüzden de yaşanan süreçte en önemli şeyin, düşmana karşı birlikte yaşam olduğunu düşünüyorum.
İngiltere Başbakanı olsaydınız IŞİD’e karşı neler yapardınız?
Örgütü ortadan kaldırmak için tüm gerekli yollara başvururdum.
Kürtler Irak ve Suriye’de birçok olumsuzluğa rağmen IŞİD’le savaşta başarı elde eden tek güç durumunda. Buna rağmen uluslararası güçler yeterli ölçüde destek vermiyor. Bunun sebebi nedir?
Geçmişte de söylemiştim, şimdi de söylüyorum: Şu an karada savaşan güçlere her türlü desteği vermeliyiz. Çünkü onlar senin için olduğu kadar, benim için de savaşıyor.
PORTRE / Tony Blair
1953’te İskoçya’da doğdu. 1997'de İşçi Partisi’nden Birleşik Krallık Başbakanı seçildi. 2003 yılında Irak'ın müdahalesine, ABD Başkanı George W. Bush ile karar verdi. Blair, önceki hükümetin aksine herhangi bir önşart koymadan IRA’nın "yasal kolu" Sinn Féin’in lideri Gerry Adams’la görüşüp barış sürecine dahil etti.
Görevinin 10’uncu yılında başbakanlıktan ve İşçi Partisi Başkanlığı'ndan ayrılacağını açıkladı. Blair, başbakanlık süresi boyunca yaşadıklarını “A Journey” (Bir Yolculuk) isimli kitabında anlattı.