Ako Muhammed: Barış ilerlemenin temel gücüdür
Erbil (Rûdaw) - Rûdaw Medya Grubu Genel Müdürü Ako Muhammed, Rûdaw Araştırmalar Merkezi tarafından düzenlenen “Türkiye'nin Zorlu Barışı: PKK'nin Silahsızlandırılması ve İstikrarsız Bir Jeopolitik Durumda Politikanın Dönüm Noktaları” başlıklı çalıştayın açılışında yaptığı konuşmada, barışın “ilerlemenin gücü” olduğunu vurguladı.
Muhammed, 21 Eylül Dünya Barış Günü’ne atıfta bulunarak, “Bugün Türkiye’nin birçok merkezinde Barış Günü olarak kutlanıyor ve biz de bu önemli günde barış üzerine bir araya geldik” dedi. Türkiye ve Kürdistan Bölgesi’nden katılımcıları selamlayan Muhammed, kendilerini bir araya getiren Rûdaw Araştırmalar Merkezi’ne teşekkür etti.
“Barış büyük toplumsal destek görüyor”
Türkiye’de barışa verilen desteğin giderek arttığını belirten Muhammed, son yapılan bir anketin barışa desteğin yüzde 68’e ulaştığını ortaya koyduğunu söyledi. Kürdistan Bölgesi’nde de barışa güçlü bir destek olduğunu ifade eden Muhammed, bazı sınır köylerinde halkın savaşı sona erdirmek için şenlikler düzenlediğini ve evlerini yeniden inşa ettiğini hatırlattı.
“Şüphesiz halkın desteği, barışın başarısı ve istikrarı için çok büyük bir güçtür” diyen Muhammed, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk devleti ve Abdullah Öcalan’ın başlattığı sürecin bölgede farklı bir atmosfer yarattığını vurguladı.
“Barış kalıcı bir zaferdir”
Muhammed konuşmasında, barışın siyasi bir süreçten öte daha büyük bir anlam taşıdığını belirterek şunları söyledi:
“Barışın inşası cesaret gerektirir; barışı inşa edenler cesur insanlardır. Savaşın zaferleri geçicidir, ancak barış kalıcı bir zaferdir.”
Türkiye’de yürütülen sürecin, adalet üzerine kurulu kalıcı bir barışa hizmet ettiğini ifade eden Muhammed, bunun hem Türkiye hem de bölge halkları için tarihi bir kazanım olacağını dile getirdi.
“Milletvekilleri tarihi bir aşamanın parçası”
Konferansa Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden bazı milletvekillerinin de katıldığını belirten Muhammed, onların bu dönemde “tarihi bir aşamanın inşasında” yer aldıklarını söyledi. Sürecin başarıya ulaşmasının, hem Türkiye’deki siyasetçiler hem de bölge halkları için büyük bir kazanım olacağını ifade etti.
“Barış zayıflık değil, güçtür”
Barışın bir zayıflık göstergesi olmadığını vurgulayan Muhammed, “Barış, tüm bireylerin ve toplumların yaşamı için ilerlemenin gücüdür. Hak, adalet ve eşitliğe dayalı kalıcı bir barış, tüm bölge için istikrar ve sürekli ilerlemenin garantisi olabilir” dedi.
“Dileğimiz savaşsız bir gelecek”
Muhammed, gelecek yıl Dünya Barış Günü’nde tüm bölgenin huzurlu ve savaşsız bir coğrafya haline gelmesini temenni ederek konuşmasını sonlandırdı:
“Sizleri Kürdistan Bölgesi’nin başkenti Erbil’de bu konferansta görmekten mutluluk duyuyoruz. İnşallah barış, tüm bölgeye ilerlemenin kapılarını açacaktır. Rûdaw Medya Grubu da her zamanki gibi bu sürece profesyonel bir şekilde yer verecektir.”
Rûdaw Medya Grubu Genel Müdürü Ako Muhammed’in konuşmasının tam metni:
“Barış ilerlemenin itici gücüdür
Değerli katılımcılar,
Barışın selamı sizlere olsun. Bugün Türkiye’nin birçok merkezinde Barış Günü olarak kutlanıyor ve ayrıca 21 Eylül, Dünya Barış Günü'dür. Bugün gerçekleştirdiğimiz bu konferans da barış üzerinedir. ‘Türkiye'nin Zorlu Barışı: PKK'nin Silahsızlandırılması ve İstikrarsız Bir Jeopolitik Durumda Politikanın Dönüm Noktaları’ başlığı altında düzenlenmektedir. Türkiye'den ve Kürdistan Bölgesi'nden bu konferansa katılan hepinizi ağırlamaktan mutluluk duyuyorum. Bu önemli konuda bizi bir araya getiren Rûdaw Araştırmalar Merkezi'ne teşekkür ederim.
Barıştan bahseden ve barış için çabalayanları yüce Allah da sever ve halkın desteğini kazanır. Şu anda Türkiye’de barışa verilen büyük bir toplumsal destek vardır. Son yapılan anket, barışa desteğin yüzde 68’e ulaştığını göstermiştir. Bu da barışın Türkiye’de en geniş toplumsal desteği kazanan meselelerden biri olduğunun kanıtıdır. Bu desteği oluşturanlar, Türkiye’de uzun süredir faaliyet yürüten bir hareketin üyeleridir. Kürdistan Bölgesi’nde de barışa destek oldukça geniştir. Örneğin bazı sınır köylerinde halk, savaşın sona ermesini şenlik olarak kutlamış ve evlerini yeniden inşa etmiştir. Bu köylerdeki halk gibi Kürdistan Bölgesi'ndeki tüm diğer kesimler, Kürdistan Bölgesi yönetimi gibi barışa olağanüstü bir destek göstermektedir. Şüphesiz halkın desteği, barışın başarısı ve istikrarı için çok büyük bir güçtür.
Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Türk devleti ile Sayın Abdullah Öcalan’ın başlattığı bu süreç, savaşın son bulması ve kalıcı bir barışın inşası için bölgede farklı bir atmosfer ve umut yaratmıştır. Bu süreç, barışçıl bir birlikte yaşama zemini sağlamış, karşılıklı hoşgörüyü ve işbirliğini artırmıştır. Aynı zamanda halklar arasında sevginin yayılmasının müjdesini taşımaktadır. Bu nedenle sadece siyasi bir süreçten çok daha büyük bir anlam ifade etmektedir.
Barışın inşası cesaret gerektirir; barışı inşa edenler cesur insanlardır. Savaşın zaferleri geçicidir, ancak barış kalıcı bir zaferdir. Türkiye'de şu anda bu süreci yürütenler, adalet üzerine kurulu kalıcı bir barış uğruna kendileri, halkları ve bölge için büyük bir tarihi onur yazmaktadırlar ve bölge halkları için büyük bir ilerlemenin temelini atmaktadırlar. Aynı şekilde, Kürdistan Bölgesi'nde barış sürecinin başarıyla sonuçlanmasına katılanlar da büyük bir gurur yaratmakta ve bölgenin ilerleme kapılarını genişletmektedirler.
Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden bazı milletvekilleri de bu konferansta bizimle birlikte. Burada şunu belirtmek isterim ki, Türkiye Meclisi’nde bu dönem milletvekilleri çok tarihi bir aşamanın inşasında yer almaktadırlar. Bu da Türkiye'deki mevcut tarihi aşamanın inşasına katılmak için onlara nasip olan tarihi bir şans ve fırsattır. Bu sürecin başarısı, onlar ve bölge halkları için büyük bir kazanım olacaktır.
Bir dava ve amacı olan kişiler ve halk barıştan korkmaz; çünkü barış, tüm bireylerin ve toplumların yaşamı için ilerlemenin gücüdür. Barış, her birey ve toplum için ilerlemenin zeminidir. Barış, zayıflık belirtisi değildir; çünkü barışın kendisi bir güçtür. Hak, adalet ve eşitliğe dayalı kalıcı bir barış, tüm bölge için istikrar ve sürekli ilerlemenin garantisi olabilir.
Umarız önümüzdeki yıl Dünya Barış Günü'nde hep birlikte huzurlu ve savaşsız bir bölge görürüz ve barış sürecinin tam başarısına tanık oluruz.
Bu vesile ile tekrar hoş geldiniz. Sizleri Kürdistan Bölgesi'nin başkenti Erbil'de bu konferansta görmekten mutluluk duyuyoruz, böylece hep birlikte sadece barışı ve inşallah barışın tüm bölgeye getireceği ilerlemenin ufuklarını konuşabiliriz. Rûdaw Medya Grubu her zamanki gibi bu sürece profesyonel bir şekilde yer verecektir ve şüphesiz barış, medya çalışmalarının gelişimi için de çok faydalıdır.
Tekrar hoş geldiniz ve çok teşekkür ederim.”