Erbil (Rûdaw) – Süleymaniye Amerikan Üniversitesi Rektörü Dr. Bilal Wahab, ABD'nin Erbil’de dünyanın en büyük başkonsolosluk kompleksi açmasının Amerika'nın kalıcılığının güçlü bir sembolü olduğunu ve Erbil-Washington arasındaki ilişkilerin kurumsallaştırılması için bir fırsata çevrilmesi gerektiğini söyledi.
Bugün gözler ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Michael Rigas ve Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani'nin dünyanın en büyük ABD Başkonsolosluğu binasının açılışını yapacağı Erbil-Şaklava ana yolunda.
Maliyeti yaklaşık 800 milyon dolar olan proje, 200 bin metrekarelik (28 futbol sahasına eşdeğer) bir alan üzerine inşa edildi.
Erbil ve Washington arasındaki ilişkiler
Rudaw TV’de yayımlanan Roji Hiwa Cemal programına konuk olan Süleymaniye Amerikan Üniversitesi Rektörü Dr. Bilal Wahab, Erbil ile Washington arasındaki ilişkinin doğasından bahsetti.
Dr. Bilal şunları söyledi:
"İlişki, gerek Irak'ı Özgürleştirme Savaşı'nda gerekse IŞİD'e karşı savaşta kan dökülmüş sıcak bir dostluktur; ancak henüz yasal bir antlaşma düzeyine ulaşmamıştır. Aradaki fark şudur: Bu ilişkide Kürtler için savunma amaçlı 'silah' olsa bile 'pasaport' yoktur; yani size kendi topraklarının bir parçası veya bir NATO üyesi müttefik gibi davranılmasını sağlayacak uluslararası bir yasal garanti bulunmamaktadır."
Dr. Bilal'e göre, bu yasal çerçevenin yokluğu, ilişkinin daha çok siyasette her an değişebilen "duygu, geçici çıkar ve dostluğa" dayanmasına neden olmuştur; bu yüzden bu konsolosluğun açılması, ilişkiyi "kurumsal" bir hale getirmek için teşvik edici olmalıdır.
"Erbil'den Washington'a bir mikrofon"
Bu büyükelçilik binasının bu dönemde açılmasının siyasi önemiyle ilgili olarak Dr. Bilal Wahab, bunun bir "sembol ve mesaj" olduğuna dikkat çekti.
Erbil'de dünyanın en büyük ABD Başkonsolosluğu binasının açılmasıyla birlikte, Wahab, "Bu devasa bina, iki ülke arasındaki ilişkinin yasal bir ittifaka dönüştüğü anlamına gelmiyor; aksine, Amerika'nın kalıcılığının güçlü bir sembolüdür ve bu, ilişkilerin kurumsallaştırılması için bir fırsata çevrilmelidir" dedi.
Rektör Bilal Wahab, şöyle konuştu:
"Bu bina, sesini doğrudan Washington'a duyurması için Kürtlere verilmiş bir mikrofondur. Erbil'de en büyük konsolosluğun bulunması, Amerika'nın bu bölgeden çekilmek istemediğinin ve Kürdistan'ı kendi çıkar haritasının bir parçası olarak gördüğünün kanıtıdır."
Dr. Bilal'e göre, Amerika'nın diğer komşu ülkelerden farkı, Amerika'nın "yumuşak güç" kullanmasıdır: "Amerika üniversitelerle, modern konsolosluklarla ve demokratik değerlerle öne çıkarken; diğer komşular İHA'lar, füzeler ve milislerle kendi hegemonyalarını dayatıyor. Bu durum, Kürdistan halkının duygusal olarak Amerika'ya daha fazla meyil göstermesine neden olmuştur."
Süleymaniye Amerikan Üniversitesi Rektörü, Kürtlerin kendilerini hazırlamamaları durumunda bu desteğin "kara gün için saklanan bir açık çek (güvence) olmadığı" konusunda da uyarıyor.
Dr. Bilal sözlerini şöyle sürdürdü: "Amerika'nın Kürdistan konusunda bizden daha hevesli olmasını beklememeliyiz. Onlar Peşmerge'ye yardım edeceklerini söylüyorlar ama şartları Peşmerge'nin partilere ait değil, birleşik olmasıdır. Kürdistan'dan Washington'a iki farklı ses gitmemeli. Kürdistan Bölgesi tek bir paket ve tek bir yapı olarak hareket etmelidir."
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın