Erbil (Rûdaw) - Kürt siyasetçi Muhammed Emin Pencweni, PKK'nin fesih ve silah bırakma kararının yaklaşık bir yıllık görüşmelerin sonucu olduğunu ve bu sürecin merkezinde Başkan Neçirvan Barzani’nin önemli bir rol üstlendiğini belirtti.
Penjweni’ye göre, bu karar uluslararası aktörlerin, özellikle de ABD, İngiltere ve Fransa’nın desteğiyle şekillendi.
Rûdaw TV bültenine katılan Muhammed Emin Pencweni, PKK’nin 12. kongresinde aldığı silahlı mücadeleyi sonlandırma kararını değerlendirdi.
Kararın, Türkiye ile PKK lideri Abdullah Öcalan ve Kandil’deki PKK yetkilileri arasında yürütülen uzun süreli müzakerelerin sonucu olduğunu ifade eden Pencweni, “Bu karar, değişen Ortadoğu dengeleri ve küresel konjonktürün dayattığı bir zorunluluktu" dedi.
Pencweni, fesih kararının Türkiye’nin talebi üzerine alındığını ve bundan böyle “PKK adıyla” hiçbir faaliyet yürütülmeyeceğini, ancak başka isimler altında yeni yapılar oluşturulabileceğini vurguladı.
Neçirvan Barzani’nin süreçteki katkısı
Pencweni, Başkan Neçirvan Barzani'nin sürecin başından itibaren aktif bir tutum sergilediğini belirterek, özellikle kongre sürecinde ve sonrasında PKK’nin aldığı kararlara destek verdiğini söyledi.
Pencweni, “ Neçirvan Barzani, kongre öncesi ve sonrası süreçte hep devredeydi. Kongrenin gerçekleşmesi ile alınan kararları destekledi. Bu tarihi kararlar onun da katkısıyla şekillendi" diye konuştu.
Öcalan kongreye katıldı, rolü devam ediyor
Abdullah Öcalan’ın da PKK kongresine telefon aracılığıyla katıldığını ve katılımcılarla doğrudan temas kurduğunu ifade eden Pencweni, “Öcalan, alınan kararların uluslararası dengeler ve Türkiye siyaseti açısından önemine vurgu yaptı” dedi.
Pencweni, barış sürecinin geleceğine ilişkin olarak ise şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bundan sonraki aşamada, PKK liderliği ve Sayın Öcalan alınan kararların uygulanmasında görevlendirilmiştir. Türkiye devleti bu anlaşmaları uygulamak için adım atmalı; Cumhurbaşkanlığı ve TBMM bir araya gelmelidir."
PKK'nin geleceği: Siyasi ve diplomatik mücadele
Pencweni, “Eğer süreç sağlıklı ilerlerse ve Türkiye, İmralı’da verdiği sözleri ABD gibi aktörlerin garantörlüğüyle yerine getirirse, PKK’nin mücadelesi artık Türkiye içinde siyasal düzlemde sürecektir" değerlendirmesinde bulundu.
Kongrenin, ABD’nin güvenlik koruması altında gerçekleştirildiğini, Kürt güçlerinin de bu sürece destek verdiğini açıklayan Pencweni, sürecin çok uluslu desteğe dayandığını ima etti.
Silah bırakmanın koşulları ve Türkiye’nin sorumluluğu
PKK’nin silah bırakma kararının bir diğer koşulunun ise Türkiye’de Terörle Mücadele Yasası’nın kaldırılması olduğunu belirten Pencweni, “Türkiye parlamentosunda toplumsal mutabakat oluşmalı. Ancak bu şartlarda siyasi mücadele başlayabilir. Bu süreç için Fransa ve ABD gibi ülkelerin güvence vermesi gerekiyor” diye konuştu.
Pencweni, PKK’nin elindeki silahların akıbetine ilişkin olarak ise, “Silah bırakma süreci, Türkiye ile diyalog temelinde yürütülmeli. Irak da bu sürece dahil olmalı” dedi.
Irak anayasası ve çekilme sonrası düzen
Pencweni, PKK’nin Irak’taki üslerinden çekilmesi durumunda bu bölgelerin Irak ve Kürdistan Bölgesi hükümetleri tarafından doldurulması gerektiğini ifade ederek “Irak Anayasası bu konuda açıktır; boşaltılan bölgeler devlet kontrolüne geçmelidir” dedi.
Süreç nereye gidiyor?
“PKK ve Sayın Öcalan ellerinden geleni yaptı, şimdi sıra Türkiye’dedir. Parlamento nasıl bir yol izleyecek? Anayasa değişiklikleri gündeme gelecek mi? Bunlar Türkiye’nin siyasi sorumluluğundadır” diyen Pencweni, sürecin başarısının Ankara’nın tutumuna bağlı olduğunu vurguladı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın