‘Renc İle’ programında gündem: İran-İsrail savaşı Irak’ı nasıl etkiler?

16-06-2025
Etiketler Renc İle Rûdaw Medya Grubu İsrail İran Irak
A+ A-

Erbil (Rûdaw) - Rûdaw'da yayınlanan “Renc İle” programında, İran-İsrail savaşı senaryosunun Irak üzerindeki siyasi, ekonomik ve güvenlik etkileri tartışıldı. Uzmanlar, çatışmanın bölgesel dengeleri sarsabileceği, Irak'ın tarafsız kalmaya çalışacağı ve petrol ihracatının ciddi risk altında olduğu uyarısında bulundu.

İran ile İsrail arasında tırmanan çatışmaların Irak üzerindeki olası etkileri, 15 Haziran 2025 Pazar gecesi Rûdaw TV’de yayınlanan “Renc İle” programında kapsamlı şekilde ele alındı.

Programda çatışmanın siyasi, ekonomik ve güvenlik boyutları masaya yatırılırken, Irak’ın doğrudan ya da dolaylı olarak bu savaşta taraf olma ihtimali tartışıldı.

Hacı Mahmud: Irak doğrudan taraf olmaz

Kürdistan Sosyalist Demokrat Partisi Genel Sekreteri Muhammed Hacı Mahmud, İran ile İsrail arasındaki mesafenin çok uzak olduğuna işaret ederek, savaşın uzun sürmeyeceğini öngördü.

Mahmud, Irak’ın doğrudan savaşa taraf olmayacağını savunarak, “Irak’ın hava sahası ABD’nin kontrolünde. Bu nedenle Kürdistan Bölgesi bu çatışmalara dahil edilmeyecektir” dedi.

Irak’ta mezhepsel bölünme ve diplomatik hamleler

Programın konuklarından hukukçu ve siyasi analist Tevfik Hawre, Irak’ta özellikle Şii gruplar arasında İran’a destek konusunda fikir birliği olmadığını, Sünni kesimin ise sessiz kalmayı tercih ettiğini söyledi.

Hawre, Irak hükümetinin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne ve uluslararası kamuoyuna başvurarak, ülke hava sahasının saldırı amacıyla kullanılmasına karşı çıkması gerektiğini vurguladı.

Ekonomik uyarı: Petrol ihracatı durabilir

Ekonomist Erşed Taha, Irak’ın karşı karşıya olduğu iki önemli senaryoya dikkat çekti. İlk olarak, Hürmüz Boğazı’nın kapanması durumunda Irak’ın petrol ihracatının tamamen durabileceğini belirtti.

Teha, “Irak gelirlerinin yüzde 96’sı petrole dayalı. Hürmüz’ün kapanması, ekonomiyi sıfıra indirir” dedi.

Erşed Taha, İkinci olarak ise Irak’ın çatışmaya doğrudan dahil olması halinde, İsrail’in Irak’ın ekonomik altyapısını, özellikle petrol tesislerini hedef alabileceği uyarısında bulundu.

"Kim galip gelir?" sorusu için erken

Süleymaniye Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Sitem Kamil, savaşın kazanan tarafına dair yorum yapmanın henüz erken olduğunu belirtti.

“Savaşın yönü netleşmeden kimin kazanacağı söylenemez” diyen Kamil, savaş sonunda İran’ın bölgedeki etkisini kaybedebileceğini ve artık İsrail için büyük bir tehdit oluşturamayabileceğini ifade etti.

Rojhilati: Mesele sadece nükleer ya da Filistin değil, jeopolitik

Rûdaw Araştırmalar Merkezi Direktörü Ziryan Rojhilati, savaşın maliyetine ve jeopolitik temellerine dikkat çekti.

İsrail’in yıllık GSYİH’sinin 540 milyar dolar olduğunu hatırlatan Rojhilati, “Nasıl olur da ayda ya da günde milyarlarca dolar harcanabilir? Bu savaş öyle bir noktaya gelir ki, dünyanın tüm parasının toplanması gerekir ki sürdürülebilsin” dedi.

Rojhilati ayrıca, ABD’nin 2003’te Irak’ta başlattığı savaşta günde 136 milyon dolar harcadığını hatırlatarak, bu tür çatışmaların mali yükünün çok ağır olduğunu ifade etti.

Savaşın yalnızca nükleer mesele ya da Filistin sorunu ekseninde değerlendirilmemesi gerektiğini vurgulayan Rojhilati, bu çatışmanın temelinde 1979’da İran’da gerçekleşen rejim değişikliğiyle ortaya çıkan bölgesel jeopolitik dengenin yattığını söyledi.

Rojhilati, İran’ın bu tarihten sonra Batı’ya karşı konumlandığını ve İsrail’le eski ittifakının sona erdiğini belirtti.

Hazırlık farkı: İran’da halk camilere çağrıldı, Irak’ta sığınak yok

Ziryan Rojhilati, savaş hazırlıkları konusunda İsrail’in çok daha donanımlı olduğunu belirterek, “Irak ya da Kürdistan Bölgesi’nde bir saldırı durumunda sığınak ya da hazırlıklı alan neredeyse yok” dedi.

Rojhilati, İran’da hükümetin halka camilere ya da mevcut tünellere sığınmaları çağrısı yaptığını hatırlattı.

Savaşın uzaması durumunda hem İsrail hem İran toplumları üzerinde büyük baskı oluşabileceğine dikkat çeken Rojhilati, çatışmanın taktiksel ve stratejik düzeyde hangi tarafın üstün olduğu meselesinin ise çok daha karmaşık ve uzun vadeli değerlendirmeler gerektirdiğini ifade etti.

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli