4 PARÇA/4 İSİM - Kürtler birleşiyor mu?

16-05-2016
Ihsan YALIN
Etiketler Sykes-Picot ENKS İbrahim Bıro Ali Avni Tarık Ziya Ekinci
A+ A-

Erbil/İstanbul (Rûdaw) - Kürdistan’ı dörde bölen ve Sykes - Picot Anlaşması, 100’üncü yılına girerken, bu yüzyılın Kürtler’in yüzyılı olduğu tezi, “Kürdistan birleşir mi?” tartışmasını gündeme getirdi.

 

Peki Kürtler’i dört devlet arasında bölen anlaşmanın vaadesinin dolması, Kürtler için devletleşmenin önünü açar mı?

 

Kürdistan’ın dört parçasından siyasiler, Rûdaw’a değerlendirmede bulundu.

 

Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) Başkanı İbrahim Bıro, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Başkanlık Meclisi Üyesi Ali Avni, Siyasetçi - Yazar Tarık Ziya Ekinci ve Kürdistan Demokrat Partisi – İran (KDP-İ) Politbüro Üyesi Muhammed Nazif Kadri, Sykes - Picot sonrası hakkında konuştu.

 

MİADINI DOLDURDU MU??

 

İbrahim Bıro: Son yıllarda yaşanan savaşlar, özellikle Irak ve Suriye’deki savaşla yeni sınırlar çiziliyor. Bu ülkeler parçalanmış durumda.  Sykes - Picot’da sona doğru gidiliyor, yeni bir durum ortaya çıkıyor.

 

Ali Avni: Bize göre bu anlaşma zaten hiç olmadı. Yani Kürtler yapılan zulmü, yetim çocuklar gibi ülkelerinin, komşuları tarafından bölüştürülmesini kabul etmedi, buna razı olmadı. Kürdistan’ın dört parçasında Kürtler yüz yıldır, kurtuluş için, kendi devletlerini kurmak için mücadele ediyor.

 

Etkisi kalmaz mı? Kalır. Bana göre Ortadoğu çöküşe ve yeniden dizayna doğru gidiyor. Yeni devletler kuruluyor. Nasıl ki Osmanlı tarihe karışıp yeni devletler ortaya çıktıysa, Irak ve Suriye, Yemen ve Libya eskisi gibi kalamayacak şekilde çöküşe gidiyor. Bu durum diğer büyük ülkeleri de etkileyebilir.

 

Tarık Ziya Ekinci: Sykes – Picot Anlaşması zaten doğduğu günden itibaren itibarını kaybetmiş bir anlaşmadır. O anlaşma hiçbir zaman evrensel olarak o ülkelerin hiçbiri sahip çıkmadı. Sadece komşu ülkeler arasında; Türkiye, İran, Irak ve Suriye arasında itibar gördü. Bu anlaşmayı imzalayan Fransızlar ile İngilizler hiçbir zaman takip edtmedi ve sahip çıkmadı. Bunu bölge Türkiye, İran, Irak ve Suriye kullandı. Miadının dolması bir şey ifade etmedi. Fransa veya İngiltere anlaşmaya muhalefet oldu diye herhangi bir müdahelede bulundu mu? Ben duymadım.

 

Muhammed Nazif Kadri: Ortadoğu’da yaşanan siyasi değişimde; IŞİD’le savaş faktörü ve Kürtler’in, peşmergenin sağladığı huzur ve Kürdistan Bölgesi Başkanlığı’nın sorumlu siyaseti tarihi bir rol oynuyor. Bu yüzden Ortadoğu’yla ilgili anlaşmalar ile yapay sınırların tarihi geçmiştir. Kürtler’in ulusal çerçevede haklarına kavuşmasının vakti gelmiştir.

 

YENİ ANLAŞMA OLUR MU?

 

İbrahim Bıro: Bu coğrafyada yaşayan hiçbir millet paysız kalmayacak. ABD ve Rusya arasında IŞİD’le savaş ve son yıllardaki gelişmeler üzerine bölgeyle ilgili yeni şeyler yapılıyor. Arap ülkeleri için de öyle. Sınırlar yine yabancı birilerinin keyfine göre çizilmeyecek. Bana göre öncelikle uygulamada bir şeyler ortaya konulacak, bu daha sonra bir anlaşmaya dönüşecek.

 

Ali Avni: Büyük güçlerin çıkarları doğrultusunda yine çekişmeler olacak. Anlaşmış da olabilir. Ancak avantaj Kürtler’in devlet kurmaları doğrultusunda. Meydanda savaşan tek güç biziz. Kendi bölgemizi koruyabildik. Kürdistan’ı işgal eden devletlere de bunu gösterebildik. Dolayısıyla devletimizi kurmak için bir fırsat sözkonusudur. Dostlarımız da var artık, sadece Kürtler’in birbirini tutması gerekiyor.

 

Tarık Ziya Ekinci: Anlaşmayı yapan iki devlet ilgilenmediğine göre... Konjonktür çok değişti. 1919 - 20’li yıllarla bugünün şartlarıyla mukayese edilemez. O gün savaş yeni bitmiş galip devletler Ortadoğu’da söz sahibiydi, kendi aralarında ülkeleri, toprakları paylaşıyordu. Ama bugün o şartlar yok. Bütün bu ülkeler bağımsızlıklarına kavuştular. Sykes – Picot Anlaşması’nı imzalayan devletler de buna sahip çıkmak zorunda değildir. Yok öyle birşey.

 

Muhammed Nazif Kadri: Şimdiye kadar, bölgedeki siyasi ve seküler hareketler arasında yapılan anlaşmaların tümünün şüphesiz değişimlerde etkisi var. Yeni bir anlaşmaya ihtiyaç var. Bu anlaşma, bölgedeki gerçeklere uygun olarak yapılmalı. Ortadoğu’daki tüm milletlerin sorunlarına uygun şekilde olmalı. Kürtler de bu şekilde kendi ulus devletlerini kurabilmelidir.

 

KÜRDİSTAN BİRLEŞİR Mİ?


İbrahim Bıro: Kısa vadede böyle bir işaret yok. Ancak  Kürdistan’ın her parçasında Kürtler için yeni durumlar ortaya çıkabilir. Bugün Güney Kürdistan, bağımsızlığa doğru gidiyor ancak diğer parçalarda çözüm farklı şekillerde mümkün olabilir.

 

Ali Avni: Şüphesiz Kürdistan’ın bir parçasında yaşanan bir gelişme, diğer parçalara da doğrudan ya da dolaylı olarak etki ediyor. Bu durum artık ne Türkiye’de kabul edilir ne de İran’da. Ya kendilerini değiştirecekler ya da Irak ve Suriye gibi olacaklar. Kürdistan’ın birleşmesi her Kürt’ün hayalidir. Bunun için daha büyük bedeller gerekebilir.

 

Nerede bir köy kurtarmamız için fırsat oluşursa orayı kurtarırız. Ermenistan’da yaşayan bir Kürt genci bile üniversitede başarılı olunca ben burada mutlu oluyorum. Kirmanşahlı bir genç Diyarbakır, Muş, Kamışlo’daki bir genç aynı şekilde bizi mutlu ediyor. Eminim Güney Kürdistan’daki başarımız, Kürdistan’ın diğer parçalarındaki halkımıza moral verip, onları özgürlük için mücadele etmeye teşvik ediyor.

 

Tarık Ziya Ekinci: Öyle bir ihtimal sözkonusu değildir. Sykes – Picot’un miadının dolması demek Kürdistan’ın biraraya gelmesi, Osmanlı’nın eski topraklarını ihya etmesi demek değildir. Böyle bir şey düşünülemez, bitti o. Savaş sonrasında alınmış bir karardır ve belli hudutlar çizilerek yapay devletler oluşturulmuştur. O suni devletler fiili devletler haline gelip, varlıklarını sürdürmektedirler. Bu anlaşmayı imzalayanlar ilgilenmiyor bu konuyla. Bununla kim ilgileniyor şimdi? Hiç kimse!

 

O günkü şartlarda alınmış bir karardır ve fiili olarak kurulan devletler bundan yararlanara Kürdistan’ı kendi aralarında böldüler. Yapılacak olan şey Sykes - Picot Anlaşması bitti biz de birleşelim ve bir Kürdistan kuralım gibi bir düşünce sözkonusu olamaz. Bu ancak 4 ülkede bulunan Kürtler’in kendi somut koşullarını öz önünde bulundurarak verecekleri mücadelenin tarih planı içinde ilerde sağlaycağı bir sonuçtur. Bugünkü şartlarda bunu hayalpersetlik olarak görüyorum.

 

Muhammed Nazif Kadri: Kürdistan’ın her parçasının kendine özgür şartları var. Kürtler İran’da, İslam Cumhuriyeti gibi gerici ve diktatör bir rejimle  karşı karşıya. Türkiye’de sivil ve siyasi anlamda başka bir hava hakim. Batı Kürdistan’da farklı. Güney Kürdistan’da da hakeza. Bize göre her parçadaki Kürtler kendi şartlarına göre hareket etmeli ve konfederal bir sistemin oluşması çerçevesinde çalışmalı. 

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli