Haber Merkezi – HDP Şırnak milletvekili Hasan Özgüneş, "Kürtçeye yönelik baskılar"ı Meclis gündemine taşıdı. Özgüneş, Türkiye anayasasında Kürt dilinin suç unsuru teşkil edip etmediğini sordu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren Hasan Özgüneş, Kürtçeye yönelik bugüne kadar uygulanan "ayrımcı uygulamaların cezaya tabi tutulup tutulmadığını" sordu.
“Dilin sadece bir iletişim aracı olmadığı her dilin, o dili konuşan toplumun tarihinin ve kültürünün taşıyıcısı ve kimliğinin kaydı olduğu bilinen bir gerçekliktir. Ancak Türkiye’de milyonlarca insanın anadili olan Kürtçe bu ilgiyi görememektedir. Hatta bazen yurttaşlar anadili olan Kürtçe konuştukları için ceza dahi alabilmektedirler” diyen Özgüneş, önergede şu ifadelere yer verdi:
“Elazığ Ceza İnfaz Müdürlüğü, geçtiğimiz günlerde Hakkari Milletvekilimiz ve DTK Eş Başkanı Leyla Güven, Diyarbakır İl Eş başkanımız Hülya Alökmen Uyanık ve Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Başkan Yardımcısı Fethiye Ok Çiçek’in de aralarında bulunduğu 9 kadın tutuklu hakkında disiplin soruşturması başlatması, Aynı şekilde geçtiğimiz günlerde Eş Genel Başkan Yardımcımız Tuncer Bakırhan ve Grup Başkan Vekilimiz Meral Danış Beştaş’ın Elazığ’daki halk buluşmasında çalınan bir şarkı nedeniyle park işletmesinin 30 gün süreyle mühürlenmesi, Son olarak bir televizyon programında sunuculuk yapan Didem Arslan’ın programa katılarak Kürtçe konuşan kadına yönelik, ‘Doğru düzgün Türkçe konuşsun, burası Türkiye Cumhuriyeti. O dili bilmiyoruz’ gibi ifadeleri söz konusu durumu açık bir biçimde gözler önüne sermektedir.”
Özgüneş’in yönelttiği sorular şöyle:
- Türkiye Cumhuriyeti anayasasında Kürt dili suç unsuru teşkil etmekte midir? Değil ise söz konusu uygulamaların sebebi nedir?
- Kamu kurum ve kuruluşlarında ve özel işletmelerde Kürtçe konuşan ve/veya müzik çalanlara yönelik uygulanan cezai yaptırımların yasal gerekçesi nedir?
- Didem Arslan’ın, programa katılarak Kürtçe konuşan kadına yönelik söylemlerine ilişkin bir soruşturma başlatılmış mıdır?
- 2002 yılından bu yana Kürt dili ve kültürünü yok sayan, ayrımcı politikalar uygulayan, saldırıda bulunan ve Kürt dili ve kültürüne karşı nefret suçu işleyen kaç kişi hakkında soruşturma açılmıştır? Bu soruşturmalar ne aşamadadır?
- Özellikle Türkiye Cezaevlerinde Cezaevi yönetimleri tarafından Kürt diline karşı keyfi bir biçimde uygulanan yasakçı ve ayrımcı tutumlardan haberdar mısınız? Söz konusu duruma ilişkin bir girişiminiz olacak mıdır?
- Kürtçe dilinin zorunlu eğitim dili haline getirilmesi yönünde herhangi bir çalışmanız bulunmakta mıdır?
- Kürt dili ve başta olmak üzere bu topraklarda kaybolma riski ile yüz yüze kalmış bütün dillerin özgürce yaşatılması ve geliştirilmesi için bakanlığınızın yürütmüş olduğu her hangi bir çalışma var mıdır? Var ise bu çalışmalar nelerdir?
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın