Barzani: PKK yaptı diyemem!
Erbil (Rûdaw) - Başbakan Nerçirvan Barzani, geçtiğimiz günlerde Urfa’da Kerkük - Yumurtalık Petrol Boru Hattı’nın patlatıldığı tartışmaları konusunda, “Borunun patlatılıp patlatılmadığı, veya bu eylemin PKK tarafından yapılıp yapılmadığı konusunda bir iddiada bulunamam” dedi.
Yaklaşık 10 günden beridir Kürdistan Bölgesi’nden Türkiye’nin Ceyhan Limanı’na petrol ihracatı yapılamıyor.
Boru hattı, 16 Şubat’ta, Urfa’nın Siverek ilçesinde delinmişti.
Olayın duyulmasının ardından bütün gözler Kürdistan İşçi Partisi’ne (PKK) çevrilmişti.
PKK’yi de kapsayan Kürdistan Topluluklar Birliği (KSK) Sözcüsü Demhat Agit, eylemin kendileri tarafından yapılmadığını ve kimin yaptığı hakkında da bilgileri olmadığını söylemişti.
Başbakan Barzani, bugün Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) toplantısı sonrası kameraların karşısına geçti.
Rûdaw muhabirinin sorusu üzerine barzani, “Borunun patlatılıp patlatılmadığı veya bu eylemin PKK tarafından yapılıp yapılmadığı konusunda bir iddiada bulunamam” dedi.
Barzani, “Boru patlatıldı mı bilmiyorum ama boru delinmiş ve petrol sızıyor. Eğer sorunuz ‘PKK mi yaptı?’ yönündeyse, ben PKK yaptı diye bir şey söyleyemem” ifadelerini kullandı.
Rûdaw’a konuşan İmar ve İskan Bakanı Derbaz Kosret Resul, boru hattının patlaması nedeniyle, Kürdistan Bölgesi’nin günlük 14-15 milyon dolar aralığında zarar ettiğini belirtmişti.
Erbil’den kınama!
Doğal Kaynaklar Bakanlığı, 18 Şubat’ta Kürdistan Bölgesi’nden Türkiye’ye uzanan petrol boru hattına yapılan saldırıyı kınamıştı.
Açıklamada, bu saldırıların Kürdistan Bölgesi halkının hayatını olumsuz etkilediğine değinilerek, şöyle denildi:
“IŞİD’le mücadele eden peşmergelerin ve diğer güvenlik görevlilerinin maaşlarını binbir zorlukla sağlamaya çalışıyoruz. Petrol gelirleri zaten çok azaldı. Bu saldırılar terörle mücadeleyi daha da zor kılacaktır. Yapılan saldırıyı kınıyoruz!”
Açıklamada, Türkiye’den, petrol boru hatlarının daha iyi korunması talebinde bulunulmuştu.
Hükümet Sözcüsü’nden PKK’ye uyarı
Hükümet Sözcüsü Sefin Dizayi, Türkiye’ye giden petrol boru hattına yapılan saldırı konusunda PKK’yi uyardıklarını söyledi.
Rûdaw’a Sefin Dizayi, “PKK’yi yaptıklarının yanlış olduğu ve halkın parasına el uzattıkları konusunda uyardık” dedi.
Yaşanan krizler konusunda bazı sebeplerin Kürdistan Bölgesi’nin iradesi dışında geliştiğini söyleyen Dizayi, “Günlük ihraç edilen 600 bin varil petrolden aylık 450 milyar dinar (yaklaşık 368 milyon dolar) elde ediliyor. IŞİD savaşı öncesi iç gelir aylık 300 milyar dinar (245 milyon 300 bin dolar) dolayındaydı, şimdi ise 120 milyar dinar (98 milyon 119 bin dolar)” diye konuştu.
PKK’nin daha önce de petrol boru hattına saldırdığını hatırlatan Dizayi, “KCK Sözcüsü de açık bir şekilde Kürdistan Bölgesi ile Türkiye arasındaki anlaşmayı tehdit etti. Bu açıdan PKK sorumludur” ifadelerini kullandı.
Hükümeti Sözcüsü şöyle devam etti:
“Urfa ve Mardin il sırınıları içerisinde boru hattının etrafına mayınlar döşenmiş. Bu yüzden ekiplerin boruya ulaşması daha zor. Bölgede başka boru hatları olduğu halde neden sadece Kürdistan Bölgesi’ninki hedef alınıyor?”
KCK: Karşı dururuz!
PKK’yi de kapsayan Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK), Kürdistan Bölgesi ile Türkiye arasındaki doğalgaz planına izin vermeyeceklerini duyurdu.
PKK medyasına dün konuşan KCK Dışilişkiler Komitesi Sözcüsü Demhat Agit, Türkiye ile Kürdistan Bölgesi arasındaki petrol ve doğalgaz anlaşmalarına ilişkin olarak da, “Kürt yeraltı kaynaklarının Türkiye hükümetine ya da AKP yönetimine bir can damarı olarak kullandırılmak istendiği” iddiasında bulundu.
Türkiye’nin “açıktan Kürt düşmanlığını yaptığını”, “Rojava’ya amborgo uyguladığını” belirten Agit, şunları ekledi:
“Hergün ölüm haberleri, katliam haberleri geliyor. Buna rağmen Türkiye’yi tekrardan güçlendirecek ve ayağa kaldıracak bir anlaşmayı biz kabul edemeyiz. Özellikle bu doğalgaz anlaşmasıyla beraber, eğer böyle bir plan varsa, biz bu şekilde Kuzey Kürdistan halkının çıkarlarını, hayatını tehlikeye sokacak bir anlaşmayı kabul edemeyiz, bunun karşısında dururuz.
Çünkü bu konuda bize hiçbir bilgi verilmeden, hiç haber verilmeden, yok sayılarak, yani sanki Kuzey Kürdistan’da hiçbir Kürt hareketi yokmuş gibi, orada bir katliam ve bunun karşısında bir direniş yaşanmıyormuş gibi böyle bir ilişkiye girmenin Kürt ulusal birliğine ve amaçlarına hizmet ettiğinden kaygı duymaktayız. Bunun giderilmesini de istiyoruz.”
Geçen yılki saldırı
29 Temmuz 2015’te Şırnak’ın Cizre ilçesinde Kerkük-Yumurtalık petrol boru hattına sabotaj düzenlenmiş ve PKK’nin askeri kanadı Halk Savunma Güçleri (HPG), resmi internet sayfasında yaptığı açıklamada saldırıyı üstlenmişti.
HPG’den daah sonra yaptığı açıklamada ise, “29 Temmuz günü Şırnak'ın Silopi ilçesinde yerel birlikler tarafından kendi inisiyatifleri ile bir sabotaj eylemi düzenlenmişti” duyurusunu yapmıştı.
Erbil’den sert tepki
Kürdistan Bölgesi Hükümeti’nden, 29 Temmuz’daki sabotajın ardından yapılan açıklamada, sabotaj şiddetle kınanarak, “PKK’den Güney Kürdistan’a düşmanlık etmekten vazgeçmesi ve bu tür olayları tekrarlamaması” istenmişti.
PKK’nin, “Kürt milletinin rızkını sabote ettiği” belirtilen açıklamada, tüm siyasi taraflardan saldırıyı mahkum etmeleri istenmişti.
Sabotaj, Kürdistan Parlamentosu ve siyasi partiler tarafından da kınanmıştı.
Midyat’ta mayınlı saldırı
Mardin'in Midyat ilçesinde 2 Ağustos 2015’te, Şenköy ve Gelinkaya mahallelerinden geçen Kerkük-Yumurtalık Petrol Boru Hattı'nın güvenliğini sağlayan askerlerin bulunduğu aracın geçişi sırasında, bir grup tarafından yola döşenen mayın patlamıştı.
Olayda 1 asker hayatını kaybetmişti.
Foreign Policy: Kürtler’in şahdamarı
Amerika’da yayımlanan Foreign Policy dergisi, aynı tarihlerde, “Mesud Barzani’nin petrolü Türkiye’nin yardımıyla ihraç etmesi, tamamen bağımsızlık rüyasını gerçekleştirme amacına yöneliktir” diye yazdı.
Derginin haberinde, Erbil'in, günlük 400 bin varil petrolü Kerkük – Yumurtalık hattından ihraç ettiği ve bu yolun aksamasının “ağır bir yük” anlamına geldiği belirtildi.
Haberde, Kerkük – Yumurtalık Petrol Boru Hattı, “Kürtler’in ekonomik şahdamarı” olarak tanımlandı.
Dergide, Kerkük – Yumurtalık Petrol Boru Hattı’nın Kürtler açısından çok büyük bir öneme sahip olduğu vurgulanarak, “Bu saldırı her ne kadar Türkiye’ye yapılmış gibi görünse de, aynı zamanda Kürtler’e karşı yapılan bir saldırıdır” denildi.
Kürt petrolü, Kerkük - Yumurtalık Petrol Boru Hattı üzerinden, Türkiye'nin Ceyhan Limanı'na ulaşıyor.
Petrol, buradan dünya piyasalarına ihraç ediliyor.