Diaspora (Rûdaw) - Babası Rojavalı bir Ezidi Kürt, annesi ise Alman olan ödüllü şair ve romancı Ronya Osman, son kitabı "74" ile edebiyat dünyasında ses getirdi. Osman, belgesel ve edebi bir anlatımı harmanladığı eserinde, Ezidi toplumunun "74. Ferman" olarak adlandırdığı IŞİD soykırımını derinlemesine işliyor.
1993 yılında Almanya'nın güneyinde doğan Ronya Osman (Ronya Othmann), eserlerinde Kürt kimliği ve Kürdistan meselesini merkeze almaya devam ediyor.
Yazar, son kitabıyla Ezidi Kürtlerin yaşadığı inanç temelli zulmü, cinsel şiddeti ve kadim acıları Alman ve dünya okuyucusuna duyurmayı hedefliyor.
"Gök yere düşmedi ama bu bir sondu"
Osman, Bonn’da düzenlenen bir etkinlikte kitabı hakkında bilgi verdi. Yazar, kitabın yazım sürecinde olayların gerçekliğini ve duyguların derinliğini aktarabilmek için farklı bir anlatım dili geliştirdiğini belirtti.
Kitabın, 3 Ağustos 2014'te IŞİD'in Şengal'e saldırısına atıfta bulunan bölümünde yer alan şu satırlar, yaşanan travmayı çarpıcı bir şekilde özetledi:
"Hep gökyüzü yeryüzüne indiğinde, işte o zaman sonun geleceğini düşünürdüm. 3 Ağustos 2014'te gök yere düşmedi; buna rağmen bu bir sondu."
Gazetecilikten edebiyata uzanan bir kariyer
Roman ve şiirlerinin yanı sıra Osman, Almanya'nın prestijli gazetelerinden ve günlük 170 bin tirajı olan Frankfurter Allgemeine Zeitung’da köşe yazarlığı yapıyor.
Genç yazar, zihnindekileri aktarmak için gazetecilik, şiir ve roman arasında bir köprü kurduğunu ifade etti.
Osman’ın bir diğer dikkat çeken romanı ise "Yaz" (Die Sommer). Yazar bu eserinde "Leyla" isimli Ezidi bir genç kızın hikayesini anlatıyor.
Ronya Osman, romandaki olayların babasının Rojava'daki köyünde geçtiğini belirterek, "Leyla ben miyim? Hayır, ama her karakterde benden bir parça bulmak mümkün" dedi.
Babasının hikayeleriyle büyüdü
Genç yazar, edebi kimliğinin oluşmasında babasının geçmişinin büyük etkisi olduğunu vurguladı.
Çocukluğu, ailesinin Suriye'deki Esad rejimi altında gördüğü işkenceler ve babasının Türkiye üzerinden Avrupa'ya kaçış hikayeleriyle geçen Osman, bu tanıklıkları eserlerine taşıyor.
Osman, Kürtçe kelimeleri ve Kürt kültürünü Almanca metinlerin içine yerleştirerek, Kürtlerin uğradığı haksızlıklara karşı Avrupa'da güçlü bir ses oluyor.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın