Sokaklarda saat kordonu satıyordu şimdi ise milyoner

25-07-2019
HÊMİN EBDULLAH
Etiketler Salih Muzuri Big Story Almanya Musul Kuyumcu
A+ A-

Frankfurt (Rûdaw) – Kürt işinsanı Salih Muzuri, herşeyini Musul’da bırakarak Almanya’nın Fankfurt kentine taşındı. İlk başta sokaklarda saat kordonu satarak başladığı iş hayatına şimdilerde milyoner bir kuyumcu olarak devam ediyor.

 

Sürekli güler yüzlü olması dikkat çeken ilk özelliği. Salih Muzuri, hayatının en kötü dönemlerinde bile gülümsemeyi yüzünden hiç eksik etmediğini söylüyor.

 

Musul’dan Frankfurt’a

 

O hayatının en zorlu dönemlerini Musul’dayken geçirmiş. Musul’da üniversitenin hukuk bölümünü bitirip avukat olmaya hak kazanmış. Ancak avukatlığa ısınmadığı için kendisine küçük bir kuyumcu dükkanı açarak ticarete başlamış. Dediğine göre bu küçük dükkan sayesinde birkaç aileyi geçindiriyormuş.

 

Fakat daha sonra hayatın rüzgarı onu Almanya’ya yönlendirmiş. Frankfurt’a geldiği zaman elindeki üç-beş altın parçası da bitmiş.

 

Dünyanın sayılı tücaret kentlerinden biri olan Frankfurt’ta şimdi tanınan bir kuyumcu ve altın dizayncısı olmuş. Muzuri kendi deyimiyle “sıfırdan başladığı” iş hayatını Rûdaw TV’de yayınlanan Big Story programına anlattı.

 

Zengin olmasına rağmen sade kıyafetler giyip şatafattan uzak duruyor. O dış görünüşten çok işine odaklanmayı ve yorulana kadar çalışmayı tercih ediyor.

 

 

Almanya’ya ilk geldiğinde okuyup eğitimini ilerletmek için artık çok geç olduğu kanısına varıyor. Ailesi ona küçük bir restoran açması ve kuyumculuğu unutması yönünde telkinde bulunuyor. Ancak Salih Muzuri tatmin olmadığı için kendi bildiği yolda yürümekte ısrar ediyor.

 

Uzun süre sokalarda saat kordonu satarak geçimini sağladığını belirtiyor; “O zamanlar sokakta tezgah kurup böyle bir iş yapmanın yasak olduğunu da bilmiyordum. Fakat işte iş buydu ve bunu yaptım.”

 

Bir süre sonra aslen Türkiyeli olan ancak uzun yıllardır Almanya’da yaşayan Hristiyan bir kuyumcu onu yanına çırak olarak alıyor. Salih Muzuri’nin de hyat hikayesi o aşamadan sonra değişiyor.

 

İlk dükkan

 

Çırak olduğu dönemde işi kapmak için gece gündüz çalıştığını belirten Muzuri, “Daha sonra kendime ait küçük bir kuyumcu dükkanı açmaya karar verdim. İlk dükkanımı açtığımda gece-gündüz çalışıyordum. Uyku nedir bilmiyordum. Bazen iki gün boyunca uyumadığım oluyordu. Büyük bir kuyumcu olmayı kafaya takmıştım” diyor.

 

Muzuri ilk zamanlar işlediği altınları otomobille İtalya’ya götürüp oradan da farklı ürünler getirerek ticaretini biraz daha geliştirdiğini, ancak bu süreçte çok yorulduğunu söylüyor.

 

Aile hanedanlığı 

 

Salih Muzuri 3 erkek çocuk babası. Çocuklarının her üçü de onun yanında çalışıyor. Çocuklar babaları ile ilişkilerinin “iş sahibi ve çırak” ilişkisi olduğunu söylüyor. Adeta iş dünyasında küçük bir aile hanedanlığı kurmuş.

 

O ise, “Çocuklarımı kendi etrafımda nasıl tutabilirim ve aynı zamanda memnun da edebilirim diye çok düşündüm. Avrupa yaşamında çocuklarınızı yakınınızda tutmak çok zor. Çünkü özgür yaşam imkanı çok fazla. Bu yüzden çocuklarımı iyi bir masala yanımda çalışmaya ikna ettim. İş hayatı dışında zaten arkadaş gibiyiz. Bu şekilde işimi güvenebileceğim kişilere de emanet etmiş oluyorum. Böylelikle daha farklı projeler üzerine çalışma fırsatım da oluyor” diyor.

 

Başarılı işinsanı şimdi Almanya dışında İtalya, Tunus, Birleşik Arap Emirlikleri ve dünyanın birçok farklı ülkesinde projeler üzerine çalışıyor. Muzuri’nin kendi elleriyle işlediği altınlar için birçok ülkeden müşterisi geliyor.

 

Alışveriş merkezinin ilginç hikayesi

 

Salih Muzuri’nin kendisine ait bir alış-veriş merkezi de bulunuyor. Ancak bu merkezin diğerlerinden farklı bir hikayesi de var.

 

Avrupa’ya geçmek üzereyken Türkiye’de yaşadığı biro lay onu alış-veriş merkezi açma fikrine teşvik etmiş. Musullu Muzuri bu anısını da şöyle anlatıyor:

 

“Türkiye’deyken bir alış-veriş merkezine gitmek istemiştim. Kapıdaki güvenlik görevlileri içeri girmeme izin vermediler. Bana elbiselerimin alış-veriş merkezine girmeme müsati olmadığını söylediler. O gün kendi kendime bu isimde bir alış-veriş merkezi sahibi olmalıyım diye söz verdim.”

 

Muzuri, kıyafetlerine bakılmaksızın her insanın içeri girebileceği bir alış-veriş merkezi sahibi olduğu ve sözünü yerine getirdiği için gönlünün rahat olduğunu belirtiyor.  

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli