Musul'un 'Atik Köprüsü' direnişin sembolü olarak yeniden ayakta

Musul (Rûdaw) - Musul'un sayısız döneme tanıklık eden ve IŞİD tarafından yıkılan tarihi köprüsü, şehrin direnişinin bir sembolü olarak yeniden yükseliyor. Eski Köprü, ya da Musulluların deyişiyle "Atik Köprüsü", Dicle Nehri'nin iki yakasını birleştiren bir yoldan çok daha fazlasını ifade ediyor; kadim bir şehrin hikayesini ve hafızasını taşıyor.

Musul'da inşa edilen ilk köprü olan bu yapı, şehrin yüzlerce yıllık tarihine tanıklık etti.

Emevilerden ingilizlere uzanan bir tarih

Köprünün kökenleri Emeviler dönemine kadar uzanıyor ve Atabeyler ile Osmanlı dönemlerinde birçok kez yenilendi.

Bugün gördüğümüz demir konstrüksiyonu ise Irak'ın krallık döneminde inşa edildi.

Üniversite hocası Dr. Ahmed Kasım, "Kral Gazi, köprünün yapılması emrini 1932'de verdi ve köprü 1934'te hizmete açıldı. Emir Kral Gazi'ye ait olsa da, tasarımını yapan mühendislerin çoğu İngiliz'di" diyor.

Halkın hafızasının bir parçası

Atik Köprüsü, Musul halkının kimliğinin ve anılarının önemli bir parçasıdır. Eski Musul'u ziyaret edenler, bu köprünün üzerinde mutlaka bir hatıra fotoğrafı çektirir.

Sivil aktivist Bessam Ubeydi, bu köprünün çocukluk anılarının merkezi olduğunu belirtiyor:

"Çocukken lunaparka (Eski Musul) giderken hep bu köprüden geçerdik. Bu yüzden Musullu çocukların çoğunun anıları bu köprüye bağlıdır."

Köprü, özel bir mühendislik tarzıyla inşa edilmişti; içinde yayalar, arabalar ve hatta hayvanların geçişi için özel bir bölüm bile bulunuyordu.

Yıkım, diriliş ve IŞİD dönemine tanıklık

IŞİD döneminde, Atik Köprüsü de şehirdeki pek çok tarihi eser gibi büyük bir yıkıma uğradı. Musul'un kurtarılmasının ardından, bu tarihi sembole yeniden hayat vermek için yenileme çalışmaları başlatıldı.

Bugün Atik Köprüsü, bir kez daha güçlü bir şekilde ayakta durarak sadece şehrin iki yakasını değil, aynı zamanda Musul'un direniş ve yeniden doğuş hikayesini birbirine bağlıyor.