Trump'ın eski danışmanından Suriye için federalizm çıkışı: Neden mümkün olmasın?

Erbil (Rûdaw) – ABD Başkanı Donald Trump’ın eski danışmanlarından Velid Faris, Washington’daki yetkililerin Suriye’de “toprak bütünlüğü” vurgusuna rağmen federalizmin “mümkün, önemli ve gerekli” olduğunu söyledi.    

Rûdaw’a konuşan Faris, “Suriye’de federalizmin mümkün olmamasının nedeni nedir? Amerika’nın sistemi federal; Suriye’de neden olmasın?” diyerek mevcut politikalara itiraz etti.  

Faris, Amerikan halkı ve ordusunun Demokratik Suriye Güçleri’ni (DSG) kilit bir müttefik olarak gördüğünü ve bu ortaklığın devam edeceğini vurguladı.

“DSG müttefikimizdir, bulundukları yeri savunuruz” diyen Faris, bu ittifakın “teröre karşı birlikte dökülen kana” dayandığını ifade etti.    

Pentagon ve CENTCOM’un da DSG’yi hâlâ temel müttefik olarak gördüğünü belirten Faris, “Başka bir askeri tarafla, rejimle dahi bir ittifak görmüyorum. Amerikan güçleri, bulundukları yeri, yani DSG kontrolündeki bölgeleri savunacaktır” diyerek açık bir mesaj verdi.

Diğer yetkililerle görüş ayrılığı  

Öte yandan, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack daha önce, Washington’un Suriye’nin toprak bütünlüğüne bağlı olduğunu, federal bir bölge planı bulunmadığını ve DSG’nin Şam yönetimine entegre edilmesinin hedeflendiğini açıklamıştı.

Faris ise, Washington’un Suriye politikasının kesinleşmiş planlardan ziyade sahadaki fiili durumu tanımaya dayandığını belirtti.

Faris, DSG’nin silah bırakıp Suriye ordusuna katılması yönünde nihai bir Amerikan planı olmadığını da ifade etti.

“Bu bağ bir gecede silinemez” 

ABD ile Kürtler arasındaki ilişkinin “teröre karşı birlikte dökülen kana” dayandığını vurgulayan Faris, “Çocukları Koalisyon Güçleri’nde görev yapmış her Amerikan ailesi bu gerçeği iyi bilir. Bu tarihin bir gecede değiştirilmesi mümkün değildir,” dedi.

 Faris, bu köklü bağın siyasi kararları doğrudan etkilediğini ima etti.

Silahsızlanma şartı: Güvenli ve kapsayıcı bir rejim  

Amerikan kamuoyu, DSG’nin silahsızlandırılmasına ancak herkesi kapsayan, çoğulcu ve güvenli bir rejimin varlığı kanıtlanırsa onay verebileceğini aktaran Faris,“Ancak bu, Amerikan kamuoyunda hâlâ çözülememiş bir konudur. Bu güvence olmadan bir adım atmak halktan destek görmez” dedi.

Ayrıca Faris, Ortadoğu kökenli diasporaların, Yahudi cemaati ile özellikle azınlıkların geleceğinden kaygı duyan büyük Hristiyan topluluğunun DSG’yi bir müttefik olarak gördüğünü, ancak bu konunun Kongre’de ya da medyada yeterince tartışılmadığını söyledi.

Faris, nihai bir karar alınmadan önce ABD içinde kapsamlı bir tartışmanın gerekli olduğunu vurguladı.

Faris’ten yol haritası: Önce kalplerde anlaşma 

Velid Faris, Suriye krizinin çözümünün “dayatmacı değil, destekleyici bir müdahale” ve taraflar arasında samimi bir uzlaşıyla mümkün olabileceğini ifade etti.

“Garantiler, metinlerden önce kalplerde inşa edilir” diyen Faris, çözümün temel formülünün de bu olduğunu belirtti. 

Çözüm formülü: Önce niyet, sonra metin       

Faris, gerçek güvenin kâğıt üzerindeki anlaşmalardan önce tarafların zihninde ve vicdanında oluşması gerektiğini belirterek, bu güven ortamı sağlanırsa DSG’nin dahi kendini feshedebileceğini öne sürdü.

Yeni güvenlik modeli: Ulusal Muhafızlar    

Faris, bu güven ortamının ardından ABD’deki “Ulusal Muhafızlar” modeline benzer, Kürtler, Dürziler, Aleviler, Hristiyanlar gibi tüm etnik ve dini toplulukları kapsayan bölgesel bir güvenlik gücünün kurulabileceğini söyledi.