Khor Abdullah; Irak ile Kuveyt arasındaki kördüğüm
Erbil (Rûdaw) - Irak ve Kuveyt arasında 13 yılı aşkın süredir geçerliliğini sürdüren Khor Abdullah Anlaşması, yeniden kamuoyunun gündemine oturdu. Iraklı bir milletvekili, parlamentonun anlaşmanın iptalini talep edebileceğini ve hükümetin bu doğrultuda anlaşmadan çekilebileceğini belirtirken, Kuveytli yetkililer ise sürecin siyasi amaçlarla manipüle edildiği görüşünde.
Kuveyt hükümetinden üst düzey bir kaynak, “Irak’ta halkı Khor Abdullah meselesini yeniden alevlendirmeye teşvik edenlerin kişisel ve siyasi amaçları var, her seferinde meseleyi farklı şekillerde körüklüyorlar” açıklamasında bulundu.
Khor Abdullah Kanalı hakkında
Irak ile Kuveyt arasında yer alan Khor Abdullah kanal ve deniz yolu yaklaşık 60 kilometre uzunluğunda ve 40 kilometre genişliğinde. Bu kanal Basra şehrinde bulunan Umm Qasr Limanı’nı da içinde konumlanmış olup Irak’ın petrol ihracatının yaklaşık %90’ını buradan yapılmaktadır.
Irak ve Kuveyt, Khor Abdullah Kanalı’na ilişkin anlaşmayı Kasım 2013’te imzaladı. Dönemin Irak Başbakanı Nuri el-Maliki tarafından onaylanan anlaşma, daha sonra Irak Parlamentosu’nda kabul edilerek 42 sayılı yasa haline geldi.
Ancak bu gelişme ülkede büyük tartışmalara neden oldu. Nuri el-Maliki, anlaşma yoluyla Kuveyt’le uzlaşmakla ve Irak’ın haklarından taviz vermekle suçlandı.
Mahkeme kararı
Irak Federal Yüksek Mahkemesi, 4 Eylül 2023 tarihinde bir grup milletvekilinin başvurusu üzerine önceki kararını geri çekerek, Khor Abdullah Anlaşması’nın anayasa ihlali teşkil ettiğine hükmetti. Oysa mahkeme daha önce, 18 Ocak 2014’te anlaşmada anayasal bir ihlal olmadığını ilan etmişti.
Mahkeme, iptal kararını 1979 tarihli Antlaşmalar Yasası’na göre hazırlanan anlaşmanın 2005 Anayasası ile uyumlu olmamasına dayandırdı. Karara göre, anayasa yerine eski yasaya dayanılarak yapılan bu anlaşma geçersiz sayıldı.
Irak Yüksek Yargı Konseyi, konuyu hem yasal hem de anayasal bir mesele olarak değerlendirirken, Kuveyt hükümeti yalnızca Irak hükümetinin resmi tutumunun dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
Irak Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi üyesi Musenna Emin, konunun Irak açısından son derece hassas ve stratejik olduğunu ifade etti.
Bağdat’ın Tahrir Meydanı’nda ve Basra’da dün düzenlenen gösterilerde bir grup vatandaş anlaşmayı reddettiklerini duyurdu. Göstericiler, Irak hükümetinden Federal Mahkeme kararının uygulanmasını ve anlaşmadan çekilme yönünde adım atmasını talep etti.
Yargı Konseyi: Anlaşma yasaldır
23 Temmuz’da Irak Yüksek Yargı Konseyi Başkanı, resmi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Irak ile Kuveyt hükümetleri arasında imzalanan Khor Abdullah Anlaşması’nın yasal ve anayasal olduğunu duyurdu.
Kuveyt: Irak Hükümetinin Resmi tutumu önemli
Kuveyt hükümetinden bir kaynak, Rûdaw’a yaptığı açıklamada, “Halkı Khor Abdullah meselesini yeniden alevlendirmeye teşvik edenlerin kişisel ve siyasi amaçları var, her seferinde meseleyi farklı şekillerde körüklüyorlar” dedi.
İsminin açıklanmasını istemeyen kaynak ayrıca, “Bu meselede sadece Irak hükümetinin resmi tutumunu dikkate alıyoruz” ifadelerini kullandı.
Musenna Emin: Hükümet anlaşmadan çekilebilir
Irak Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi üyesi Musenna Emin, Rûdaw’a yaptığı açıklamada, “Irak Parlamentosu anlaşmanın iptalini talep edebilir ve hükümet de çekilebilir. Özellikle Federal Mahkeme kararı var ve bu, hükümete Kuveytlilere ‘bu anlaşmayı kabul etmiyoruz’ deme fırsatı veriyor” dedi.
Emin, “Irak hükümeti, her iki tarafın çıkarlarının korunduğu şekilde yeni bir anlaşma için müzakerelere gidebilir. Aksi halde, Irak’ın haklarının kaybından sorumlu tutulacaktır. Bu konu Irak açısından çok hassas ve stratejik. Kalkınma Yolu Projesi, Büyük Faw Limanı’na dayanıyor ve bu da Khor Abdullah üzerinden başlıyor” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, “Kalkınma Yolu Projesi, Süveyş Kanalı ve Cebelitarık gibi güzergâhlara kıyasla uluslararası ticareti 10 gün kısaltabilir. Bu, Irak’ı küresel ticarette önemli bir konuma taşıyacaktır,” şeklinde konuştu.
Anlaşma BM’de kayıtlı
Khor Abdullah Anlaşması, Birleşmiş Milletler’de onaylanmış ve bir kopyası Uluslararası Denizcilik Örgütü’ne (IMO) sunulmuştur.
Dış İlişkiler Komitesi üyesi, “Irak’ın çıkarı, Kalkınma Yolu Projesi’nin önünde engel oluşturan her anlaşmanın iptal edilmesidir. Bu anlaşma BM’de kayıtlı olabilir; fakat bu, onun iptal edilemeyeceği anlamına gelmez” dedi.
Anlaşma hangi koşullarda iptal edilir?
Uluslararası hukuk kapsamında, bir anlaşmanın taraflardan biri tarafından iptal edilebilmesi için aşağıdaki koşullardan birinin kanıtlanması gerekmektedir:
Anlaşmanın yanlış temeller veya eksik bilgiler üzerine inşa edildiğinin belgelenmesi
Müzakere heyetinin aldatılmış ya da rüşvet verilmiş olduğunun kanıtlanması
Anlaşmanın tehdit altında imzalandığının belgelenmesi
Özel bir uluslararası durumun varlığının gösterilmesi
Anlaşmanın taraf ülkelerin toprak egemenliğine zarar verdiğinin kanıtlanması
Anlaşmanın uluslararası hukukun egemenliğe saygı ilkelerine aykırı olduğunun ispatı
Sınır anlaşmazlıkları
Khor Abdullah’ın yanı sıra, Irak ile Kuveyt arasında kara sınırı da uzun süredir ihtilaf konusudur. 27 Mayıs 1993 tarihinde BM Güvenlik Konseyi, 833 sayılı karar ile iki ülke arasındaki sınırı belirlemiş, her iki tarafı da toprak bütünlüğüne saygı göstermeye çağırmıştır.
10 Kasım 1994’te Irak Milli Konseyi, 833 sayılı kararı kabul etmiş ve aynı gün Devrim Komuta Konseyi 200 sayılı kararla bu kararı resmileştirmiştir.
Eski Basra Valisi, hakim ve Irak Anayasası'nın yazarlarından Dr. Wael Abdullatif, Rûdaw’a yaptığı açıklamada, “Khor Abdullah Irak’a aittir. Kuveyt, Irak toprağındaki işgalini tamamladıktan sonra su sınırlarını ele geçirmeye başladı” dedi.
Abdullatif, “Kuveyt, Umm Qasr deniz üssü ile Safvan'ı ele geçirdi. Şimdi de adım adım Faw Limanı’na yöneliyor” ifadelerini kullandı.
Fayiq Zeidan’ın açıklamalarına da değinen Abdullatif, “Bu açıklamalar Yüksek Yargı Konseyi'nin resmi kararı değildir. Sadece mevcut kararların bir yorumu ve analizidir. Ancak bazı çevreler bu açıklamayı rahatsız edici buldu ve halk sokağa döküldü” dedi.
Abdullatif ayrıca, “Pazar günü Yüksek Yargı Konseyi önünde büyük bir gösteri planlanıyor. Yarın Basra’da bir konferans ve gösteri olacak. Diğer illerde de büyük katılımlar bekleniyor,” bilgisini paylaştı.
Devrim Liderlik Konseyi kararının 3 maddesi
Irak hükümeti, Kuveyt devletinin egemenliğini ve siyasi bağımsızlığını tanıyor.
BM Güvenlik Konseyi’nin 1993 tarihli 833 sayılı kararına uygun olarak, Irak ile Kuveyt arasındaki uluslararası sınırı tanır ve bu sınırlara saygı gösterir.
Karar, 10 Kasım 1994 resmi gazetede yayımlandıktan sonra yürürlüğe girmiştir.
Öte yandan 14 Temmuz 2025’te Kuveyt Petrol Kurumu, Irak’a yakın Nukhaiza sahasında yeni bir petrol rezervi keşfettiğini duyurdu.
Durra petrol sahası Ekim 1967'de keşfedildi. Saha Kuveyt ve Suudi Arabistan arasındaki su sınırında yer alıyor ve 21 Mart 2022'de her iki ülke geliştirme anlaşması imzaladı. Ancak Irak bu sahadan payını talep ediyor, Kuveyt ise talebi reddediyor.