Bonn (Rûdaw) – Almanya’nın Bonn kentinde farklı Suriyeli gruplardan uzmanlar ve temsilcilerin katılımıyla Suriye ve Rojava’nın geleceğinin tartışıldığı bir etkinlik düzenlendi.
Etkinlikte, “demokratik ve adem-i merkeziyetçi bir Suriye’nin inşası”, “kadın haklarının güvence altına alınması” ve “Esad rejiminin işlediği suçlardan hesap verilmesi” gibi başlıklar tartışıldı.
“Amaç: Suriyelilerin sesini Almanya’ya duyurmak”
Etkinliği organize eden Dr. Hıdır Çelik, Almanya Göçmen Hizmetleri İçin Evanjelik Derneği temsilcisi olarak şunları söyledi:
“Amacımız, Suriye halkının yaşadığı durumu burada, Almanya’daki kamuoyuna tanıtmaktır. Suriye’de neler oluyor? Farklı kültürlerden gelen insanların yaşadıkları nasıl etkileniyor? Bu mesele Almanya’daki Suriyelileri de yakından ilgilendiriyor. Yaklaşık 1,2 milyon Suriyeli burada yaşıyor; çoğu 2015’ten sonra mülteci olarak geldi. Aralarında çok sayıda Kürt ve farklı azınlıklardan insanlar da bulunuyor.”
“Kürt-Dürzî dayanışması çok önemli”
Etkinliğe katılan Dürzî siyasetçi ve aktivist Omar Alkadamani, Rûdaw’a yaptığı açıklamada Kürtlerle Dürzîler arasındaki dayanışmanın önemine vurgu yaptı:
“Farklı aktörler arasındaki iş birliği, özellikle Kürtler ve Dürzîler arasında, son derece önemlidir.
Bu dayanışmanın geliştirilmesi gerekir; çünkü bu gruplar benzer deneyimlere sahipler ve düşündüğümüzden çok daha fazla ortak noktaları var. Ezidîler ve Kürtler’e yönelik soykırımların yeniden yaşanması tehlikesi, Dürzîler için de geçerlidir.”
“Toplumda korku ve derin yaralar var”
Etkinlikte söz alan Ezidî yazar ve gazeteci Arîn Ceefer ise halkın yaşadığı travmalara dikkat çekti:
“Eğer bu şekilde bölünme olursa, toplumda kalıcı bir parçalanma yaşanır.
İnsanların kalbine korku yerleşmiş durumda ve bu kolay kolay geçmeyecek bir yara.
Hâlâ kapanmamış, derin bir acı var.”
“ABD’nin yeni Suriye politikası şekilleniyor”
Orta Doğu uzmanı Dr. Nesîf Neîm ise Suriye’deki son gelişmeleri uluslararası boyutta değerlendirdi ve özellikle Washington yönetiminin rolüne dikkat çekti:
“ABD, Suriye’nin yeni döneminde siyasi ve diplomatik faaliyetlerini yeniden konumlandırıyor.
Aynı zamanda yeni Şam yönetiminin uluslararası alandaki tutumunda da bir değişim gözleniyor. Dikkat çeken nokta, bu dönüşümün iki aşamada yaşanmış olmasıdır: İlki Şara ile Trump’ın Riyad’daki görüşmesinden önceki dönem, ikincisi ise o görüşmeden sonraki süreçtir.”
“Suriye hâlâ adalet ve denge arayışında”
Etkinliğin sonunda katılımcılara soru sorma ve kendi değerlendirmelerini paylaşma fırsatı tanındı.
Her ne kadar Suriye için net bir çözüm ufku görünmese de, yapılan tartışmaların “yararlı ve yapıcı” geçtiği belirtildi.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın