İsrail’in Şam yakınlarındaki kara operasyonu hakkında ne biliniyor?

Haber Merkezi - İsrail ordusu, Şam yakınlarında daha önce iki gün üst üste bombaladığı bir askeri tesise bu kez kara operasyonu düzenledi. Helikopter ve savaş uçaklarının da kullanıldığı baskında “gelişmiş dinleme cihazları” ele geçirildiği iddia edilirken, operasyonun ABD arabuluculuğundaki görüşmeler sürerken gerçekleşmesi dikkat çekti.

İsrail ordusu, Çarşamba'yı Perşembe'ye bağlayan gece, Suriye'nin başkenti Şam yakınlarında daha önce iki gün üst üste hava saldırılarıyla hedef aldığı bir askeri tesise kapsamlı bir komando operasyonu düzenledi.

Suriye devlet medyası tarafından "büyük bir operasyon" olarak nitelendirilen bu baskında helikopterler, savaş uçakları ve onlarca kara birliği görev aldı.

Operasyon, Suriye ile İsrail arasında ABD arabuluculuğunda devam eden gerilimi azaltma görüşmelerinin ortasında gerçekleşirken, ele geçirilen "gelişmiş dinleme cihazları" ve Türkiye'ye yönelik uyarılar dikkat çekti.

Üç günlük saldırı zinciri ve komando baskını

Suriye devlet medyası, İsrail'in ilk olarak Salı günü Şam dışındaki tesisi vurduğunu, bu saldırıda Suriye askerlerinin öldürüldüğünü bildirdi.

Çarşamba günü ise aynı bölgeye ikinci bir hava saldırısı düzenlendi.

Suriye savunma bakanlığından isminin açıklanmasını istemeyen bir yetkili, AFP'ye yaptığı açıklamada, hedef alınan yerin Kisve yakınlarındaki Tal Maneh'te bulunan eski bir Suriye askeri üssü olduğunu belirtti.

Çarşamba gecesi gerçekleşen kara operasyonu ise önceki hava saldırılarının bir devamı niteliğindeydi.

Suriye ordu kaynakları, İsrail ordusuna ait bir birliğin Şam'ın güneybatısındaki stratejik bir tepeye havadan indirme yaptığını ve bölgede iki saatlik bir operasyon gerçekleştirdikten sonra ayrıldığını aktardı.

Al Jazeera'ye konuşan bir Suriye kaynağına göre, operasyona dört helikopter, iki savaş uçağı ve onlarca asker katıldı.

Ele geçirilen cihazlar ve İsrail'in iddiaları

Al Arabiya'ya konuşan İsrailli bir kaynak, hava indirme operasyonunda "oldukça gelişmiş dinleme cihazlarının" ele geçirildiğini iddia etti.

Kaynak, bu cihazların yalnızca ABD ve İsrail'in elinde bulunduğunu ve 10 yıldan uzun süredir Suriye'de kullanıldığını öne sürdü.

İsrailli yetkili, operasyonun "İsrail'in güvenliği için oldukça gerekli" olduğunu ve askerlerin "gizli ve tehlikeli ekipmanları" kurtardığını belirtti. "Bunları yerinden alanların izini sürdük, saklandığı yerlere ulaştık ve ele geçirdik" ifadeleri kullanıldı.

Türkiye'ye yönelik uyarı ve suçlamalar

İsrail tarafının açıklamalarında, yakın zamanda "casusluk amacıyla" bölgeye yerleştirilen "Türk cihazlarının" da etkisiz hale getirildiği ileri sürüldü.

Al Arabiya'ya konuşan İsrailli yetkili, "Şara yönetimini ateşle oynamaması ve Türkiye'nin emirlerini dinlememesi konusunda uyardık" dedi ve ekledi: "Türkiye İsrail'e yaklaşmaya çalışıyor."

Bu iddialar, bölgedeki jeopolitik gerilimlere yeni bir boyut kazandırıyor.

Suriye'nin tepkisi ve uluslararası hukuk vurgusu

Suriye devlet haber ajansı SANA'nın aktardığına göre, Salı günü Suriye ordu güçleri, Şam'ın güneyindeki Cebel Mana yakınlarında "gözetleme ve dinleme cihazları" bulmuş ve bu cihazlara müdahale etmeye çalışırken, İsrail'in hava saldırısına maruz kalmıştı.

Saldırıda çok sayıda Suriye askeri ölmüş veya yaralanmış, araçlar imha edilmişti.

İsrail hava saldırıları ve insansız hava araçları, Çarşamba akşamına kadar bölgeye erişimi engellemeye devam etmişti.

Suriye hükümeti, "Suriye topraklarına yönelik son İsrail saldırılarını" kınadı.

Ayrıca, İsrail'in Pazartesi günü Kuneytra kırsalındaki bir kasabaya girerek "sivillere karşı tutuklama kampanyaları" düzenlemesini ve "Hermon Dağı zirvesi ile tampon bölgedeki yasa dışı varlığını sürdüreceğini duyurmasını" da kınadı.

Şam, bu "saldırgan uygulamaların" BM Şartı, uluslararası hukuk ve ilgili Güvenlik Konseyi kararlarının "açık bir ihlali" olduğunu ve "bölgesel barış ve güvenliğe doğrudan bir tehdit oluşturduğunu" vurguladı.

Golan Tepeleri ve siyasi görüşmeler

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi, Perşembe günü, İsrail'in birkaç hafta önce Şam ile yapılan güvenlik görüşmelerinde Dov Dağı (Şeba Çiftlikleri) bölgesini Suriye'nin Golan Tepeleri üzerindeki iddiasından vazgeçmesi karşılığında devretmeyi düşündüğü yönündeki haberleri "mutlak sahte haber" olarak yalanladı.

Kan kamu yayın kuruluşunun haberine göre, İsrail, 1967 Altı Gün Savaşı'nda ele geçirilen bu stratejik yüksekliğin devredilmesinin "siyasi fizibilitesini" incelemişti. Bu tür bir hareketin 80 Knesset üyesinin onayını gerektireceği belirtilmişti.

Görüşmelerin, geçen ay Suriye'nin güneyindeki Süveyda vilayetinde yaşanan mezhep çatışmaları nedeniyle askıya alındığı kaydedildi.

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şara, bu hafta Arap gazetecilere yaptığı açıklamada, Golan Tepeleri İsrail kontrolünde kaldığı sürece Şam'ın İbrahim Anlaşmaları'na katılamayacağını belirtmişti.

Aynı zamanda Şaraa, hükümetinin İsrail ile 1974'teki BM arabuluculuğundaki ayrılma hatlarına dayalı bir güvenlik anlaşması için "ileri düzeyde" görüşmeler yaptığını doğrulamıştı.

İsrail'in bölgedeki varlığı

Esad rejiminin Aralık 2024'te düşmesinden bu yana, İsrail ordusu Suriye'nin güneyinde, çoğu iki ülke arasındaki BM devriyeli tampon bölgede olmak üzere dokuz noktada konuşlanmış durumda. İsrail güçleri, İran destekli grupların Esad döneminde yaptığı gibi, ülkeye düşman güçlerin eline geçmesi halinde tehdit oluşturabilecek silahları ele geçirmek amacıyla Suriye içinde yaklaşık 15 kilometre derinliğe kadar operasyonlar yürütüyor. İsrail, yeni Suriye hükümetine güven duymuyor.

ABD arabuluculuğunda devam eden görüşmelerin ortasında Savunma Bakanı Israel Katz, Salı günü yaptığı açıklamada, İsrail'in kuzeyi savunmak için ordu birliklerinin Suriye'de kalacağını ve İsrail'in orada varlığını sürdürme ihtiyacının "7 Ekim olaylarından çıkarılan merkezi bir ders" olduğunu vurguladı.