Kürtlere yönelik ‘ırkçı’ eylemlere tepki: Kürt halkı bu toprakların asli unsurudur

30-11-2025
Etiketler Suriye Irkçı tezahürat Rojava ENKS
A+ A-

Haber Merkezi - Suriye'nin kurtuluşu için yapılan gösteriler Kürtlere yönelik nefret söylemine dönüştü. Minbic'te düzenlenen gösterilerde "boyacı sandığı" kaldırarak Kürtlere hakaret edilmesi muhalif kanatta ve kanaat önderleri arasında büyük tepki topladı.

Suriye’nin Esad rejiminden "kurtuluşu"nu kutlayan ve Suriye'nin toprak ve halk bütünlüğünü vurguladığı iddia edilen toplanmaların, bir nefret söylemi platformuna dönüşmesi sert bir dille eleştirildi.

Yapılan değerlendirmelerde, bütün bir mezhebi ve Suriye'nin ana bileşenlerinden birini (Kürtleri) hedef alan, toplumu cezalandırma tehdidiyle susturmaya çalışan ve Esad rejiminin  bile duyulmamış mezhepçi sloganların atıldığı bu eylemler "kabul edilemez" olarak nitelendirildi.

"Nefret söylemi ve kışkırtmalar ülkeyi bölünmeye götürüyor"

Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) Genel Sekreterliği, Ahmed Şara'nın çağrısıyla düzenlenen kutlamalara eşlik eden ırkçı ve mezhepçi söylemlere karşı sert bir açıklama yayınladı.

Konsey tarafından yapılan yazılı açıklamada, söz konusu kutlamalarda kullanılan dilin kardeşlik ve karşılıklı saygı iklimini güçlendirmek yerine, Kürt halkını ve Suriye'nin diğer bileşenlerini hedef alan bir nefret aracına dönüştürülmesinden "derin endişe" duyulduğu belirtildi.

"Sivil barış ve ortak yaşam tehdit altında"

Açıklamada, tehdit ve kışkırtma dilinin hakimiyetinin olaylara mezhepçi bir boyut kazandırdığı, bu durumun ortak yaşamı, sivil barışı ve Suriyelilerin devrimin başından bu yana arzuladığı özgürlük, onur ve değişim çabalarını doğrudan tehdit ettiği vurgulandı.

Bu tür uygulamaların, tüm vatandaşların haklarını garanti altına alan sivil bir devlet inşa etme fırsatını baltaladığını belirten Konsey, ülkenin daha fazla bölünme ve parçalanmaya sürüklendiği uyarısında bulundu. Ayrıca, nefreti körükleyen ve toplumsal barışı bozan seslerin hesap vermesi gerektiği ifade edildi.

Şam'daki Geçici Yönetime Çağrı

ENKS, Şam'daki Geçici Yönetimi bu tür söylemlere karşı net ve reddedici bir tavır almaya çağırdı. İstikrarın yolunun, Suriye'nin çok uluslu, çok dinli ve çok mezhepli bir devlet olduğunun açıkça kabul edilmesinden geçtiği hatırlatıldı.

"Çözüm diyalog ve yeni anayasa"

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

"Anayasa, ülkenin birliği çerçevesinde Kürt halkının ulusal hakları da dahil olmak üzere herkesin haklarını güvence altına almalıdır. Şam yönetiminin, ülkenin geleceği ve Kürt halkının hakları konusunda diyalog için 'Ortak Kürt Heyeti'nin çağrısına yanıt vermesi, fitneyi körükleyen tüm bu kışkırtmaların önünü kesecektir."

Konsey, açıklamasını; hainlik suçlamalarından, kışkırtmadan ve şiddetten uzak, vatandaşların onurunun korunduğu, ulusal ve dini çeşitliliğe saygı duyulan, "ademi merkeziyetçi, demokratik ve çoğulcu" bir Suriye için çalışma taahhüdünü yineleyerek sonlandırdı.

Ahmed El-Carba: Boyacı Selahaddin Eyyubi'nin torunlarının sembolü olamaz

Yaşanan ırkçı eylemlere bir tepki de Esad rejimine muhalif isim, Suriye'nin Yarını Akımı Başkanı Ahmed el-Carba'dan geldi. Cabra, bu kişileri "tarihi bilmemekle" suçladı.

El-Carba açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Bu ayaktakımı ve güruh, her fırsatta başıboş bir şekilde namuslara dil uzatıp ortak yaşamı baltalamaya daha ne kadar devam edecek? Ne kötü bir dava güdüyorsunuz ey ayaktakımı!

Alkışlar ve sloganlar eşliğinde o boyacı sandığını sevinçle havaya kaldıran bu cahil ve beraberindekiler, tarihi iyi okumamışlardır.

Dinleyin ve idrak edin; boyacı sandığı, onurlu Kürt halkımızın sembolü değildir. Onların sembolü, Ümmetin gururu Selahaddin Eyyubi'dir; ilham kaynakları Molla Mustafa Barzani ve oğlu Lider Mesud Barzani'dir. Sembolleri Bedirhan Bey, Şeyh Said Piran, Kadı Muhammed, Şeyh Abdusselam Barzani ve Kürt badiyesinin lideri Albay Nayif Mustafa Paşa el-Mirani ile İbrahim Paşa el-Milli (Hazar Mel)'dir.

Ey sandığı taşıyan 'azizim', büyük rüya tabircisi allame İbn-i Sirin'in Kürt kökenli olduğunu biliyor musun? Celil Şeyhimiz İbrahim Hakkı el-Alvani (Allah sırrını kutsasın) ve Celil Şeyh Ahmed el-Haznevi'nin, geçen yüzyılın yirmili yıllarında Türkiye'deki diyarlarından Suriye'nin Cezire bölgesine göç ettiklerini; hayır ve barış davetçileri olup Allah'ın şeriatını ve Peygamberin sünnetini yaydıklarını ve bu aziz unsura (halka) mensup olduklarını biliyor musun?

Ey 'yiğit', Arap şairlerinin emiri Ahmed Şevki Bey'in Kürt kökenli olduğunu biliyor musun? O ki, Arap şiirinin ve edebiyatının gözbebeği olan üç kasideyle aziz Şam'ı ölümsüzleştirmiştir. Bunların en meşhuru, Fransızlar Emevilerin başkentini bombaladığında Şam tarihini anıp, onun onurlu halkını övdüğü 'Barada'nın melteminden selam olsun...' diye başlayan meşhur kasidesidir.

Seni ve arkadaşlarını gelecek gösterilerde bize yeni 'hünerler' sergilerken mi göreceğiz; yoksa siyasi liderliğiniz, bizler ve kendiniz konusunda Allah'tan korkup sorumlu mu davranacaksınız? Sorumsuz davranışlarınızla bize utanç yaşatmayın.

Sonuç olarak, bu utanç verici ve kınanması gereken bir eylemdir.

Allah'ım, bizi haklarında şu ayet-i kerimenin indiği kullarından eyle: (Rahmân’ın has kulları o kimselerdir ki,) yeryüzünde vakar ve tevazu ile yürürler, cahiller kendilerine (hoşa gitmeyecek) laf attığı zaman, «Selâm!» der (geçer)ler."

 

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli