Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikazlarına rağmen Diyanet İşleri Başkanlığı’nın FETÖ ve bölücü örgütle mücadele konusunda ciddi eksiklikleri olduğunu söyledi. Erdoğan, “FETÖ, işte bu zaafı kullanarak ülkemizde kök salmış ve milletimizin başına bela olmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığı bu konuda çok ama çok geç kalmıştır” dedi
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı ile Türkiye Diyanet Vakfı tarafından Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden 220 öğrencinin katılımıyla düzenlenen yaz kampının kapanış toplantısında önemli mesajlar verdi:
Evlatlarımızın, geleceğe yönelik Türkiye’mizin birer köşe taşı olduğuna ve olacağına inanıyorum. İnşallah sizler özellikle Güneydoğu’da, Doğu’da döndürülmek istenen o kirli çarkları, şu anda tersine çeviriyorsunuz. 15 Temmuz’da ezanına ve bayrağına el uzatanların başını ezeceğini tüm dünyaya ilan eden bir ecdadın mirasını devralacak nesle yakışan duruş buradaki öğrencilerin duruşudur.
‘Biz Kürtlerin temsilcisiyiz’ diyerek yalan söylediler. 7 Haziran seçimlerinde biraz başarı gördüler ve hemen ardından sokaklara çağırdılar ve 53 kişinin ölümüne neden oldular. Hani siz Kürtlerin temsilcisiydiniz? Nasıl iş bu? Şu anda bizim hükümetimizde, partimizde Kürt kardeşlerim var. Bizim böyle bir derdimiz yok. Üstünlük Kürtlük ile Türklük ile değil, kim Allah’a daha yakın ise o üstündür.
Cumhuriyet: MEB Suriye’yi taşerona verdi
Fırat Kalkanı operasyonunun ardından IŞİD’den temizlenerek Özgür Suriye Ordusu militanlarının kontrolüne bırakılan Azez, Mare, Soran, Aktarin ve Çobanbey bölgelerindeki eğitim faaliyetlerini Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) devraldı. Bölgedeki MEB yetkilileri, uzun süre IŞİD baskısı altında kalmış halk ve çocuklar için çözümü imam hatip okullarında buldu.
Fırat Kalkanı operasyonunun ardından Suriye’nin kuzeyinde IŞID’den temizlenerek Özgür Suriye Ordusu militanlarının kontrolüne bırakılan Azez, Mare, Soran, Aktarin ve Çobanbey bölgelerindeki eğitim faaliyetlerini Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) devraldı. Yaklaşık 65 bin çocuğa eğitim verilen bölgede yıkılan okulları tamir etmeye ve yenilerini yapmaya uğraşan bakanlığın, Türkiye’de olduğu gibi İHH, Deniz Feneri, Hayrat Vakfı gibi dini vakıflarla anlaşması dikkat çekti.
TSK’nin Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile birlikte yürüttüğü Fırat Kalkanı Harekâtı kapsamında Suriye’nin kuzeyinde IŞİD’den temizlenen bölgelerdeki çocukların eğitimini de MEB üstlendi. Sınır illerindeki milli eğitim müdürlükleri Azez, Mare, Soran, Aktarin ve Çobanbey’de savaştan geriye kalan eğitim kurumlarını inceledi, projeler hazırladı. Bu kapsamda 5 bölgede 189 okulda 61 bin 112 öğrenciye eğitim verilmeye başlandı. Türkiye’deki illerden toplanan okul malzemeleri de bölgeye sevk edildi.
Fırat Kalkanı’nın ardından IŞİD’den kurtarılan bölgelerde eğitim, Türkiye’de olduğu gibi dini vakıf ve cemaatlerle el ele yürütülüyor. Sınır valilikleri kampları dini vakıflara açıyor. Kilis Valiliği tarafından her kampta “yerli STK” adı altında İHH, Deniz Feneri, Hayrat Vakfı gibi birçok dini vakfa eğitim çalışması yaptırılıyor.
Star: FETÖ iadesine BM kalkanı
FETÖ’nün vatan haini firarilerini kendi ülkelerinde koruyup kollayan Batı, iade etmek isteyen ülkelere de BM vasıtasıyla engel oluyor.
15 Temmuz kanlı darbe girişiminin ardından Fetullahçı Terör Örgütü üyelerine sığınma hakkı vererek teröristlere sahip çıkan Batı, şimdi de Birleşmiş Milletler’i (BM) kullanarak Avrupa Birliği ve ABD dışındaki ülkelerde yakalanan FETÖ’cüleri Türkiye karşısında korumaya başladı. Fas’ta güvenlik yetkililerinin tutukladığı teröristlerin davasına müdahale eden BM İşkenceyle Mücadele Komitesi (CAT) isimli kuruluşun, iade kararının uygulanmasına izin vermediği öğrenildi.
Middle East Eye’ın (MEE) haberine göre, Fas’ta geçen aylarda ikisi öğretmen ikisi iş adamı olmak üzere dört FETÖ üyesi yakalandı. Rabat’taki Salé 2 hapishanesine gönderilen teröristlerden eski Fatih Koleji öğretmenleri İsmet Bakay ve Mustafa O hakkında adli makamlar tarafından Türkiye’ye iade kararı çıkarıldı. Söz konusu kararın bir türlü uygulanamadığını belirten MEE, yargı sürecine bir BM kurumu olan CAT’ın müdahil olduğunu yazdı. Buna göre, Fas makamlarıyla irtibat kuran BM yetkilileri, Türkiye’de işkence riski bulunduğu yalanıyla, iade işlemlerini dosyayı incelemek üzere durdurdu. MEE, Ankara’ya gönderilmesi beklenen örgütün üst düzey isimlerinden Mustafa O’nun isminin Türk yetkililer tarafından Fas’a iletildiğini bildirirken, İsmet Bakay’ın ise FETÖ’nün firari Balıkesir imamlarından olduğu ve sözde projeler aracılığıyla devletin kurumlarının kasalarını boşalttığı biliniyor.
Teröristleri koruyan Batı’nın, iadeye engel olma çabası sadece Fas ile sınırlı değil. Gürcistan’ın başkenti Tiflis’te bulunan FETÖ okulu Özel Demirel Koleji yöneticilerinden Mustafa Emre Çabuk ‘terör örgütü üyeliği’ nedeniyle Mayıs ayında tutuklanmış, BM’ye bağlı CAT o dönemde de iade kararına engel olmak için araya girmişti. CAT, Malezya’da yakalanan FETÖ’cülerin dosyasına da müdahale etmiş fakat başarılı olamamıştı. BM’ye bağlı WGAD da Ankara’ya Fransız vatandaşı ile evli olan ve tutuklu emniyet amiri Kürşat Çevik’in ‘derhal’ serbest bırakılmasını istemişti.
Akşam: Parkta kirli oyun!
Gezi benzeri ayaklanma planlayanlar parklara tezgâh kurdu! HDP'nin Yoğurtçu Parkı'ndaki 'direniş nöbeti'ne gazeteci kılığında katılan yabancılar görüşme yaptı. Maçka Parkı'nda ise kıyafetiyle gündem olan Çağla Köse, Alman RTL kanalıyla görüntülenince kaçtı!
Türkiye üzerinde oyun oynayan Büyükada'da planlar yapan başını Batı'nın çektiği güçler parklarda tezgâh açtı. 6-7 Ekim'de 50 vatandaşın ölümüyle sonuçlanan olaylar ve Gezi kalkışması benzeri yeni bir ayaklanma planlayanlar sahneye çıktı. Önceki gün HDP'nin Kadıköy Yoğurtçu Parkı'ndaki 'Direniş Nöbeti'ne gazeteci kılığında bir grup yabancı görüşme yaptı. Maçka Parkı'nda ise bir güvenlikçi ile kıyafeti nedeniyle tartışmasıyla gündeme gelen Çağla Köse Alman RTL Televizyonu ekibiyle görüldü. Maksatlarının röportaj olmadığı kameraları görünce panikleyip kaçmalarından açığa çıktı!
Maçka Parkı'nda bir özel güvenlik görevlisinin 'Parkta bu kıyafetle gezemezsiniz' dediği iddiasıyla gündeme gelen Çağla Köse, bir anda hükümete karşı kara propaganda aracına dönüştürüldü. Türkiye'de kıyafet özgürlüğü yok algısı başlatan içerideki ve dışarıdaki derin güçler sosyal medyadan 'kıyafetime karışma' eylemleri başlatıp her gün Maçka Parkı'nda farklı bir eylem yaptı. Amacın farklı olduğu önceki gün ortaya çıktı. Köse, Maçka Parkı'nda Alman RTL televizyonundan bir ekiple röportaj yaparken görüldü. Kameraları gören Çağla Köse ve Alman ekip bir anda panikledi. Dertlerinin röportaj yapmak olmadığını paniğe kapılıp kaçmakla açığa çıkaran RTL ekibi gözden kayboldu. Görevlinin sözlerini tüm ülkeye mal etmeye çalışan üst akıl resmen suçüstü yakalandı.
Güneş: O hançeri genişleteceğiz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malatya’daki toplu açılış töreni sırasında halka hitaben yaptığı konuşmada “Fırat Kalkanı Harekatı ile Suriye'deki terör oluşumu projesinin kalbine soktuğumuz hançeri, yeni hamlelerle genişletmekte kararlıyız. Çok yakında bu konuda yeni ve önemli adımlarımız olacak” dedi.
15 Temmuz gecesi vatanları, ezanları, bayrakları, istiklalleri ve istikballeri uğruna ölümü göze alarak sokakları, meydanları dolduran tüm Malatyalı kardeşlerime buradan bir kez daha teşekkür ediyorum.
Türkiye olarak her yönden yoğun bir saldırı altındayız. Güneyimizde bir terör devleti kurma çabaları sürüyor. Sürekli ismi değiştirilen bir terör örgütü üzerinden ülkemizi kuşatmaya çalışıyorlar. Bölücü örgüt yurt içinde de eskisine göre çok azalmış olmakla birlikte zaman zaman eylemler yapabiliyor.
İnşallah çok yakında bu örgütün yurt içindeki faaliyetlerini tamamen çökertmiş olacağız. Bölücü örgütü, Suriye ve Irak'ta da asla rahat bırakmayacağız. DEAŞ'tan PKK'ya kadar tüm terör örgütleri Suriye ve Irak’taki bataklıktan besleniyor. Bölgedeki terörle mücadele faaliyetleri uluslar arası güçlerin çekişme arenasına dönmüş durumda. Terör örgütleri bahanesiyle her güç kendi etki alanını mümkün olduğu kadar genişletmenin gayreti içinde. Bu oyunu bozabilecek tek ülke Türkiye’dir. Bizi saf dışı bırakamayacaklarını gördükleri için başımıza yeni dertler açmaya çalışıyorlar.