IŞİD’liler en çok bu kelimeleri kullanıyor…

Haber Merkezi – Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı, IŞİD’in gücü, hedefi, taktik ve sloganları, faaliyetleri ve İslam anlayışı gibi pek çok başlığın yer aldığı geniş bir rapor hazırladı.

 

Din İşleri Yüksek Kurulu’nun "DAEŞ" başlıklı raporu ile Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı tüm hizmet birimlerinin, IŞİD’in İslam dinini olumsuz yönde etkileyen faaliyetleri kapsamında bilgilendirilmesi amaçlanıyor. 

 

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez'e sunulan raporda yer alan bilgilerin, fetvalarda ve vaazlarda işlenmesi kararlaştırıldı.

 

Raporda, örgütün "cihad, kıtal, emr-i bi'l-maruf nehy-i ani'l-münker" gibi kavramlara özel önem atfettiğine dikkat çekildi.

 

Örgütün sloganları

 

Ayrıca, örgütün, mobil iletişim araçlarını etkin kullanarak, "Biz cennette yeniden doğacağız", "Sadece bir kez öleceksin, niçin şehitliği seçmiyorsun?", "Allah yolunda ölen ebedi diriliği kazanıyor, istemez misin?" gibi sloganik cümlelerle gençleri etkisi altına aldığı kaydedildi. 

 

IŞİD’in "Hariciler”i akla getirdiği ifade edilen raporda, çıkar çatışmalarının kurbanı olan savunmasız insanların, çocukların, kadınların ve yaşlıların yok edilmesi ve insanların yerlerinden yurtlarından sürülmesi üzerine inşa edilecek bir yapının, İslam ile bağdaşmadığı vurgulandı.

 

Raporda, hiçbir mezhep veya ekolün kendi kanaatini mutlak hakikat yerine koyamayacağı, farklı inanış ve düşünceleri İslam dışı ilan ederek tekfir edemeyeceği, buna dayanarak can ve mallarını helal sayamayacağı belirtildi.

 

Diyanet: IŞİD teröristtir

 

Raporda şu ifadeler dikkat çekti:

 

-"DAEŞ adındaki bu gayrinizami silahlı gücün, uluslararası hukuka ve İslam'ın ahlaki değerlerine aykırı olarak gerek kendilerinden olmayan Müslümanlara gerekse farklı dini inanç ya da ırk veya etnik kökene sahip insanlara karşı yürüttüğü tehdit, öldürme, yaralama, kaçırma eylemlerinin tamamı terör olup, bunları yapanlar da teröristtir.”

 

-“İslam'da cihadın da bir hukuku vardır. İslam dini, savaşta bile olsa kadınların, çocukların ve eli silah tutmayanların öldürülmesine ve eziyet edilmesine cevaz vermez. Bu yapılanlar dinimize göre haksız yere insan öldürmek anlamına gelmektedir. Bu da en büyük günahlardandır.

 

-“Ayrıca, düşman askeri ya da savaşçıları teslim alındıktan sonra asla öldürülemez veya kafası kesilemez. Çünkü bu durumdaki asker, esir durumundadır; esirlere yapılan muameleye tabi olur. Teslimden sonra da kafa keserek öldürmenin İİslam tarihinde bir örneği yoktur. Dolayısıyla DAEŞ'in Müslümanlarla yaptıklarının da İslam ile hiçbir ilgisi yoktur."

 

Prof. Dr. Görmez: Eşkıyalık

 

Prof. Dr. Mehmet Görmez, Kur'an-ı Kerim'deki "Habibim, ben Kur'an'ı eşkıyalık yapılsın diye göndermedim" ayetine atıfta bulunarak, şunları söyledi:

 

"Kur'an-ı Kerim'i bugün eğer birileri kendi eşkıyalığının referansı haline getirdiyse, bizim bütün alimlerin, bütün eğitimcilerin, İslam dünyasındaki bütün eğitim kurumlarının bunun üzerinde durması lazım.”

 

IŞİD’in ideolojisinin “sapkın” olduğuna ve kendi düşüncesini kabul etmeyen herkesi düşman kabul ettiğine işaret eden Prof. Dr. Görmez, şunları kaydetti:

 

"Hariciler de dahil, İslam tarihinde ilk defa bu örgüt kendisine üye olan, kendisinin düşüncesini kabul edeni dost kabul ediyor, kabul etmeyen herkesi düşman kabul ediyor. Haricilerde dahi böyle bir örnek yoktur. İkincisi, düşman kabul ettiğini tekfir ediyor. Sadece tekfir etmekle kalmıyor, tekfir ettiklerini tekfir etmeyenleri de tekfir ediyor.”

 

Prof. Dr.  Görmez, "Dünyadaki bütün Müslüman kuruluşlar, ilmi müesseseler bu yapının gayri İslami olduğunu, İslam’a en büyük zararı verdiğini söylediler. Öyle zarar verdi ki Avustralya’da yaşayan Müslüman, sokakta gezerken kendi komşusu tarafından terörist ilan edildi" diye konuştu. (Kaynak: AA)