TÜRKİYE BASIN ÖZETİ – 11 Şubat Pazar

Star: Söz bitti icraat görelim

Sınırımızda bir ‘terör koridoru’ oluşturma peşinde olan ABD, planlarını bozan Zeytin Dalı Harekatı için ‘durdurun’ demeye geliyor. Ankara ise ‘Amerikan Yalanları’ dosyasıyla cevap verecek.

Suriye'nin kuzeyinde terör koridoru oluşturma hayallerini yerle bir eden Zeytin Dalı Harekatı’nın bitirilmesini isteyen ABD, Türkiye’de çok kalın bir ‘Amerikan yalanları’ dosyasıyla karşılanacak. ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ve Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Korgeneral Herbert Raymond McMaster, “Verdiğiniz hiçbir sözü tutmadınız, şimdi de söz değil sahadaki icraatları görmek istiyoruz” cevabı alacak. ABD’nin Zeytin Dalı Harekatı’nı ‘sınırlı tutun’ ve ‘Münbiç’e harekat yapmayın’ isteklerine Ankara’dan verilen “Tüm Suriye sınırımızdan PYD/PKK temizlenecek” cevabı üzerine Tillerson ve McMaster Türkiye yoluna düştü.

Akşam: Ünlü hakemlere FETÖ incelemesi

Trabzonspor’un eski Başkanı Hacıosmanoğlu’nun suç duyurusu üzerine eski MHK Başkanı ve Süper Lig hakemlerinin de bulunduğu 20 kişiyi mercek altına alındı.

Trabzonspor’un eski başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu iki sene önce İstanbul Anadolu Adalet Sarayı’na suç duyurusunda bulundu. Futboldaki FETÖ bağlantısına dikkat çeken Hacıosmanoğlu, verdiği isimler hakkında soruşturma başlatılmasını ve araştırma yapılmasını talep etti. Şikayet dilekçesine ilişkin hazırlanan dosya yetkisizlik kararı ile İstanbul Savcılığı'na gönderildi.

Dosya, Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcılığı’nın önüne geldi. Savcılık tarafından Organize Şube Müdürlüğü’ne verilen talimatla şikayet dilekçesinde ismi geçenlerle ilgili Bylock kullanıp kullanmadıkları, Bankasya’da paralaranın bulunup bulunmadığı, FETÖ ile bağlarının bulunup bulunmadığının araştırılması talimatı verildi.

Cumhuriyet: O silahlar nerede?

Cinayet sanığı 15 Temmuz’da dağıtıldığını itiraf etti, Emniyet ‘zimmet kaydı tutmadan dağıttık’ dedi. O silahlar 1.5 yıldır hâlâ aranıyor.

15 Temmuz darbe girişiminde TSK’ye ve Emniyet’e ait silahların bazılarının kayıp olduğu yönündeki soru işaretleri giderilemedi. Darbe girişiminden iki hafta sonra Milli Savunma Bakanı Fikri Işık “Kayıp mermi ve silah olabilir” dedi. Aynı günlerde Ankara’da işlenen bir cinayette kullanılan silah, sivillere satılmayan MP-5 cinsi olunca ve sanık “Bu tabancayı 15 Temmuz darbe gecesi Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün önünde dağıtmışlardı. Ben de orada almıştım” savunmasını yapınca, Ankara Valiliği de İl Emniyet Müdürlüğü’nün talimatı ile silah depolarının kırıldığını, uzun namlulu silahların ve mühimmatın personele, kimlikleri kontrol edildikten sonra ama zimmet kaydı tutulmadan verildiğini açıklamıştı. Açıklamada “Hızlı ve etkin karşı koyulmasını sağlamak amacıyla, sorumluları beklenmeden, İl Emniyet Müdürlüğü’nün silah depolarının kapılarının kırılarak uzun namlulu silahların ve mühimmatının personele dağıtılması talimatını vermiştir” ifadeleri kullanılmıştı.

Yeni Şafak: Üçüncü Kandil planı çöktü

Afrin operasyonunu başlatan TSK, sınırımızın hemen dibinde Kandil yapılanmasının bir benzeri ile karşılaştı. Kandil’de dağların altındaki doğal mağaralardan esinlenen terör örgütünün Afrin’i de yeraltı tünelleri ve yaşam alanlarıyla dizayn ettiği görüldü. Afrin operasyonu ABD ve PKK'nın birlikte planlayıp uygulamaya çalıştığı bu projeyi çökertti.

Şah Fırat Operasyonu Komutanı emekli Tuğgeneral İhsan Başbozkurt, Zeytin Dalı Harekâtı’yla birlikte Afrin’in bir ‘kanton’ değil bir ‘Kandil yapılanması’ olduğunun ortaya çıktığını söyledi. Afrin’deki yeraltı tünelleri, sığınaklar ve korunaklı kamplarla meselenin sadece bir kanton olmadığının iyice anlaşıldığını anlatan Başbozkurt, “Örgütün Türkiye sınırına yakın olmasından ötürü faaliyetlerinin görülmemesi için yerin altına sızdığı görülüyor. Afrin’de bütün faaliyetlerin yerin altında yürütüldüğü bir üçüncü Kandil gördük. Dolayısıyla bu bölgeyi Türkiye artık sadece bir kanton olarak değil, Irak kuzeyindeki Kandil ve ikinci Kandil olarak anılan Şengal’den (Sincar) sonra üçüncü bir Kandil olarak değerlendirmektedir” dedi. ‘Türkiye yaptıklarımı görmesin’ düşüncesiyle yerin altına girmenin ‘sıradan bir tedbir’ olarak görülemeyeceğini vurgulayan Başbozkurt şunları söyledi:

Türkiye: PYD bizi ölmemiz için gönderdi

Terör örgütü PKK/PYD Zeytin Dalı Harekâtı ile ağır kayıplar veriyor. Kastel Cindo’daki tünellerde kıskıvrak yakalanan iki terörist pişman olduklarını söyledi

Suriye’de terör örgütü PKK/YPG saflarında çatışmalarına katılan militanlar Zeytin Dalı operasyonunun 22. gününde ağır kayıplar vermeye devam ediyor. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) karşısında direnç gösteremeyen terör örgütü militanlarından bazıları öldürülme korkusu ile teslim oluyor. Bölgeye hakim Burseya Dağı’nın ele geçirilmesiyle birlikte Azez ve çevresinde ağır kayıplar veren terör örgütü mensuplarından ikisi ÖSO tarafından Kastel Cindo’daki tünellerde kıskıvrak yakalandı. Militanlardan Mazlum Raco (26) örgüt tarafından 11 ay önce sözde zorunlu askerlik uygulaması kapsamında Cinderes’te örgüte dahil edildiğini söyledi. Raco, “Köydeki evime bir grup geldi ve örgütün eli silah tutan herkesi topladığını söyleyerek beni aldılar. İlk başta 6 ay kalacağım söylenmişti. Sonradan Türkiye’nin operasyon yapabileceği bu yüzden bu sürenin 12 aya çıkarıldığını öğrendik” dedi.