İnan Gedik
Ankara (Rûdaw) –Türkiye merkezli Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Genel Koordinatörü Taha Özhan, Recep Tayyip Erdoğan’ın seçilmesinin ardından “çözüm süreci”nin daha fazla ete kemiğe bürüneceğini söyledi.
Erdoğan’ın seçilmeden önceki yaptığı açıklamalarla kendini bağladığını belirten Özhan, “Devletin farklı kurumları bu süreçleri Erdoğan’ın içselleştirdiğinin yarısı kadar içselleştirseydi bugün bambaşka yerde olurduk. Şimdi seçilmiş cumhurbaşkanı olarak da bu yükü sırtladı” dedi.
Rudaw muhabirinin sorularını yanıtlayan Özhan, seçimlerin beklendiği gibi sonuçlandığını belirtti. Özhan şu değerlendirmelerde bulundu:
Cumhurbaşkanlığı seçimleri beklendiği gibi sonuçlandı. Sonuçları nasıl okuyorsunuz?
Erdoğan’ın seçimleri kazanması tarihin normalleşmesidir. 100 yıllık daha önceki travmaların son bulması ve anormal bir durumun düzeltilmesidir.13-14 yıl önce “muhtar bile olamayacağına” dair manşetler atılan bir isim Türkiye’nin en kenara itilmiş kesimlerinin içinden çıkıp bütün pozisyonlara teker teker seçildikten sonra, devletin zirvesine seçildi. Bu kuvvetli bir mesaj veriyor. Eğer toplumu ve tarihi doğru okursanız insanlara umut veren mesajlar verebilirseniz bu olabilir.
HDP adayı, daha önce BDP’nin aldığı oydan yüksek bir oy aldı. Bu bağlamda Kürt seçmenini tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz? HDP projesi tuttu mu?
Demirtaş’ın seçilmeyeceğini bilmesine rağmen ilk kez kendilerinden biri aday olduğu için Demirtaş’a oy verdiler. Yine de Erdoğan Kürt seçmenin oylarının yüzde 60’ını aldı. Seçimler ikinci tura kalsaydı Erdoğan’a verecekleri destek yüzde 86 civarındaydı. Bütün kampanya boyunca Kürt meselesine Erdoğan mı, Demirtaş mı daha fazla değindi? Erdoğan sahici bir lider. Aynı anda Kürt seçmene de, milliyetçi kesime de mesajını veriyor Diğer adaylar pi-ar yapmakla siyaset yapmayı birbirine karıştırıyorlar.
BDP/HDP oylarını 1 milyon civarında arttırdı. Bu BDP’nin kendi yüzdesi içinde baktığınız zaman ciddi birşey ama Türkiye genelinde ciddi bir şey değil. Bu trendin devam etmesi de sahici görünmüyor. HDP seçmenini Kürtler’den oluşan kısmının yüzde 80’den fazlası AK Parti seçmeniyle neredeyse aynı. HDP elit bir partiye, “Cihangir partisi”ne dönüştü.
BDP iyi kötü bir şekle girmiş bir partiydi. Eski Türkiye’de vesayet rejimi Kürt partilerini kapatırdı şimdi kendileri kapatıyor. HDP ne kadar kendi tabanına benzerse o kadar normalleşecek. HDP radikal sol ve Alevi hareketi içinde yayılmaya devam ederse bu mümkün değil.
Erdoğan’ın seçilmesinin ardından çözüm sürecinin akibeti ne olur?
Erdoğan, seçim kampanyası boyunca çözüm sürecini ısrarlı bir şekilde vurguladı. En fazla takip edeceği iş olarak söyledi ve kendisini de bağlamış oldu. Süreç büyük ölçüde kendisi üzerinden gidiyordu şimdi çok daha fazla ete kemiğe bürünecek. Seçilmiş hükümetin ve seçilmiş BDP’nin destek vereceği, Öcalan’ın zaten destek verdiği, Kandil’in de başarabilirse normalleşmesiyle çözülemeyecek bir sorun kalmadı.
Geriye silahsızlanmadan başka bir şey kalmadı. PKK’nın silahsızlanması sadece Türkiye’nin değil Irak Kürdistanı’nın da lehinedir. Suriye’de ölçüsüz beklentilerle silaha sarılıp, şimdi herkesi riske atan bir PKK var. Ortadoğu’daki tüm gelişmeleri yanlış okudu. Kürdistan yönetimi anlayamayan bir PKK çıktı. PKK’nın silahsızlanması sadece kendisi açısından değil herkes için iyi olacaktır.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın