Buldan: Zaten başından beri bir Türkiye partisiyiz

Haber Merkezi – HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “HDP öyle kapısına kilit vurulacak küçük bir parti değildir. HDP bugün milyonların gönlünde taht kurmuş bir partidir. HDP kapatılarak ne elde edilmek isteniyor, bunun da sorgulanması lazım” dedi.

DW Türkçe'den Gülsen Solaker’in sorularını yanıtlayan Pervin Buldan, 15 Haziran'da Edirne ve Hakkari'den iki koldan başlatacağı “Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü” ve gündemdeki konular hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Edirne ve Hakkari'den başlatılacak olan "Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü'nü” son günlerde gündeme oturan bir konu olarak ele aldıklarını belirten Buldan, “Yürüyüş deyince sanki farklı bir algı yaratılmaya çalışıldı ve daha önce yapılan yürüyüşler gibi, Hakkari ya da Edirne'den Ankara'ya yapılan yürüyüşlerin caddeler boyu olacağı şeklinde algı yaratıldı” dedi.

Yürüyüşün öyle amaçlanmadığını vurgulayan Buldan, “Asıl amaç son dönemlerde Türkiye toplumuna karşı yapılan tüm haksızlıklara karşı bir demokrasi yürüyüşünü başlatmaktı. Son dönemlerde yapılan en demokratik yürüyüşlerden birisi olacak. Hani bir söz vardır; Edirne'den Hakkari'ye diye. Türkiye'nin batısı ile doğusu. Türkiye'nin doğusunda ile batısında yaşayan insanları buluşturmak amaç. Doğudan seçilen vekillerimiz Edirne cezaevi önünde, batıdan seçilen vekillerimiz de Hakkari'de olacak. Bir köprü oluşturmayı düşünüyoruz aslında, yaşanan tüm hukuksuzluklar ve adaletsizliklere karşı Türkiye halklarının birlikte ortak ses çıkardığı bir dönemin başlangıcı olarak da sayabiliriz biz bu yürüyüşü” diye konuştu.

Buldan, “Sadece HDP'nin uğradığı haksızlıklara karşı değildir bu yürüyüş. Bugün Türkiye'de sadece HDP'lilere karşı yapılan bir haksızlık yok. Bugün Türkiye toplumu bir bütün olarak aslında iktidarın yarattığı koşullarda farklı nedenlerden dolayı mağduriyet yaşayabiliyorlar. O nedenle yürüyüşümüz hem Demirtaş, hem Musa Farisoğulları, hem Enis Berberoğlu, hem Osman Kavala ve cezaevinde olan yazarlar, aydınlar, barış aktivistleri, akademisyenler, toplumun aslında zarar gören her kesimi için” ifadelerini kullandı.

“HDP kurulduğu günden beri bir Türkiye partisi”

HDP Eş Genel Başkanı, “Bu söylediklerinizden hareketle, yürüyüşü partinizin ‘Türkiyelileşme’ politikası çerçevesinde değerlendirmek mümkün mü?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“HDP kurulduğu günden beri bir Türkiye partisi olduğunu söyleyen ve bunun gereklerini yerine getiren bir partidir. HDP bugün Karadeniz'de de, Ege'de de Marmara'da da, doğuda da örgütlü bir partidir. Yani bir Türkiye partisidir aslında. Ama burada asıl amaç, Türkiye'deki farklı kesimlerin yaşadığı mağduriyeti dile getirmektir. Yoksa Türkiye partisi olduğumuzu ispat etmek için yapmıyoruz biz bu programı. Zaten başından beri bir Türkiye partisiyiz.”

“HDP bugün siyaset yapan diğer tüm partiler gibi ittifak yapabilir”

Basında ve kamuoyunda yerel seçimde yapılan ittifak konusunun son günlerde çok konuşulduğunun hatırlatılması üzerine Buldan, “Bugün aslında AKP ve MHP bloğu seçimlerde bir kez daha kazanabilmek için muhalefeti bölmeye ve bir araya gelmesini engellemeye ve bunu da daha çok HDP üstünden, kriminalize ederek yapmaya çalışıyor. Oysa HDP de bugün siyaset yapan diğer tüm partiler gibi ittifak yapabilir ve seçimlerde birlik ve beraberlik adına ya da demokrasi güçlerinin kazanması adına birçok ittifakın içinde yer alabilir” değerlendirmesinde bulundu.

Buldan, “Bugün TBMM'de grubu olan, üçüncü büyük partiden bahsediyoruz. Dolayısıyla yapacağımız ittifakları bu kadar kriminalize eden ve sabote etmeye çalışan anlayışları reddediyoruz. 31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinde demokrasi bloğu vardı, o dönem faşizme kaybettirmek adına herkes destekledi ve biz de bu desteğin içinde olduk. Dolayısıyla biz önümüzdeki dönemlerdeki seçimlerde bir kez daha bütün bu yaşananlar karşısında faşizme kaybettirmek adına demokrasi güçleri olarak tekrar bir araya gelebilmenin yol ve yöntemlerini mutlaka arayıp bulabilmeliyiz” diye belirtti.

Başlattıkları yürüyüşün bir “demokrasi ittifakına” dönüşmesi gerektiğini ifade eden Buldan, “Türkiye'nin buna gerçekten çok ihtiyacı var bu ihtiyaç çerçevesinde demokrasi güçlerinin oluşturacağı bu büyük ittifakın seçim süreçlerinde de mutlaka bir araya gelip, dışımızda kalan bütün çevreleri de bu ittifakın içine alıp güçlü bir ittifak görüntüsü vererek, Türkiye'nin bu baskılardan kurtulabileceği yeni bir dönemin başlangıcı olabiliriz” ifadelerini kullandı.

“Seçim için 2023 deniliyor ama”

Bütün anketlerde Cumhur İttifakı’nın oy kaybettiğini gördüklerini dile getiren Pervin Buldan, “Oy kaybeden Cumhur İttifakı’nın gittikçe daha çok saldıran, bölmeye çalışan bir anlayışı ortaya koyduğunu görüyoruz. Cumhur İttifakı giderek güç kaybediyor ve bunun karşılığında da güçlü bir demokrasi ittifakının büyümesine ve gelişmesine de zemin hazırlıyor. Demokrasi ittifakı seçim dönemlerine yakın bir zamanda daha büyüyecek ve gelişecek. En kısa zamanda yapılacak bir seçim sürecinde demokrasi ittifakı büyük bir başarı elde edecektir” dedi.

HDP Eş Genel Başkanı, “Erken seçim mi bekliyorsunuz kısa zamanda?” sorusunu ise şöyle yanıtladı:

“Bizim zaten çağrımız erken seçim olması yönündedir. Belki 2020 yılında olmayabilir ama 2021 yılında ben bir erken seçimin olabileceğini düşünüyorum. Erken seçim öncesi muhtemelen bazı değişiklikler yapılacak, birkaç gündür özellikle seçim yasalarında yapılacak düzenlemelerden bahsediliyor. Seçim için 2023 deniliyor ama ben bunun gerçekçi olduğunu düşünmüyorum. En kısa zamanda yasalarda kendileri lehine değişiklikler yaptıktan sonra Türkiye'yi 2021 gibi bir erken seçimin beklediğini düşünüyorum. Bütün partilerin de buna göre hazırlanması gerek. Biz şu an bile hazırız.”

Son günlerde HDP'nin kapatılması konusunun gündeme geldiği şeklinde bir soruya Buldan, “HDP kapatılsın” diyen kesimlerin aslında biraz zihniyetlerini sorgulamak gerekiyor. Bakıyorsunuz içinde eski siyasetçiler, generaller ve büyükelçiler var ve bu insanların geçmişlerinin çok karanlık olduğunu da biliyoruz. HDP öyle kapısına kilit vurulacak küçük bir parti değildir. HDP bugün milyonların gönlünde taht kurmuş bir partidir. HDP kapatılarak ne elde edilmek isteniyor, bunun da sorgulanması lazım. HDP kapatılırsa neye çözüm olacak? Biz bu gelenekten gelen bir partiyiz zaten. HDP ertesi gün yine bir partiyle kaldığı yerden siyasetine devam edecektir. Kapatma anlayışının artık bu yüzyılda tartışılmaması gerekir” şeklinde yanıt verdi.