Dersim Barosu avukatları maden sahasına girdi, çalışmaların durdurulmasını istedi. / Foto: Ali Haydar Gözlü
Dersim (Rûdaw) – Dersim'de maden projesine tepki gösteren Dersim Barosu üyeleri, krom madeni çıkarılan alana giderek faaliyetlerin durdurulması çağrısında bulundu.
Türkiye'de yeraltı kaynakları bakımından en fazla çeşitliliğe ve zenginliğe sahip olan Yukarı Fırat havzasında bulunan Dersim'de her geçen gün yeni maden sahaları açılıyor. 145 maden projesinin bulunduğu Dersim'de, şimdi de 60 kilometre uzunluğundaki Munzur Dağları'nın tamamı maden sahası ilan edildi.
Bölgenin ekosistemi HES'ler, barajlar, taş ve kum ocaklarıyla zarar görmeye devam ediyor.
Maden sahalarını kapsayan alanda Alevilerin ziyaret yerlerinin yer almasına rağmen şirketler maden çalışmalarını sürdürüyor.
Dersim'de uzun yıllardır hayata geçirilmek istenen HES ve maden ocaklarına karşı başlatılan hukuk mücadelesi ise devam ediyor.
“Suç duyurusunda bulunacağız"
Dersim Barosu, Pülümür ilçesinde bulunan Bağırpaşa Dağı'nda maden şirketinin başlattığı çalışmaların çevre tahribatı başta olmak üzere canlıların yaşamına son verecek bir yıkıma neden olacağını belirterek ilgili şirket hakkında suç duyurusunda bulunacağını duyurdu.
"Baro ve şirket yetkilileri arasında tartışma"
Maden sahasına uzun yolculuğun ardından ulaşan Dersim Barosu üyeleri, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu alınmadan krom çalışmalarına başlatılan alanda incelemede bulundu. Aralarında CHP Dersim eski milletvekili Polat Şaroğlu'nun da bulunduğu heyet, şirket çalışanlarının incelemeye karşı çıkması üzerine kısa süreli bir tartışma yaşadı.
"Çevresel yıkıma karşı yönetim olarak adımlar atacağız"
Alandaki incelemelerin ardından açıklama yapan Dersim Barosu Başkanı Doğukan Kudat, "Bugün Dersim’in dört bir tarafı talan altında ve işgal edilmiş. Bu şekilde söz konusu şirketlerin birbirinin devamı olarak bahsi geçen alanlarda çeşitli maden projelerini hayata geçirdiklerini görüyoruz. İlgililer burada açıkça görüldüğü üzere çok ciddi çalışmalar yapıyor. Büyük çevresel tahribatlara neden olacak şekilde ve canlıların yaşamına son verecek düzeyde büyük bir yıkıma neden olmaktadır. Bu bakımdan biz gerekli yasal işlemleri başlatacağız, gerekli tutanakları tutup ilgili kurumlara vereceğiz. Pülümür havzası ve Munzur havzasında hayata geçirilecek tüm çevresel yıkıma karşı biz de baro yönetim kurulu olarak adımlar atacağız" dedi.
“Dersim bölgesinin tamamını vahşi madenciliğe kaptırmış durumdayız”
Dersim Kültürel ve Doğal Miras Koruma Girişimi Sözcüsü Avukat Barış Yıldırım, "Bu projenin yürütülmek istendiği sahanın bir bütün olarak kümülatif etkilerinin analiz edilerek bir sonucu varılması gerekirken bugüne kadar bu işlem yapılmamıştır. Burası ülkemizin en zengin su toplama havzasına sahip Fırat Nehri’nin su kaynaklarının olduğu bölgelerin başında geliyor. Buradaki su kaynaklarına etki edilmesi kaçınılmaz olarak Pülümür ekosistemi, Munzur ekosistemi ve Fırat ekosistemini yok eder. Bilim insanları, Munzur havzasının Dünya Kültür Mirası listesine alınması gerektiğini söylüyor. Fakat burada hiçbir analiz yapılmadan çevresel etüt yapılmadan, değerlendirme yapılmadan madencilik projesi yürütülüyor. 2872 sayılı Çevre Kanunu maddelerine göre çevreye zarar veren faaliyetlerin yetkili idareler tarafından derhal durdurulması gerekiyor. Biz de Dersim Barosu olarak bu projenin durdurulması, idari ve yargısal girişimlerin yapılması için gerekenleri yapacağız" diye konuştu.
CHP eski Milletvekili Polat Şaroğlu da "Dersim bölgesinin tamamını vahşi madenciliğe kaptırmış durumdayız. Buralar mera bölgesi, endemik bitkilerin yoğun olduğu, dört tarafın su yataklarının olduğu bir bölge. Maalesef maden sahaları açılarak sularımız kirletmekte, endemik bitkilerimiz yok edilmekte. Hayvanlarımız da bu sahaya giremiyor. Bu sahada yapılan vahşi çalışmayla buraları yakıp yıkıyorlar ve arkasında artıklarını bırakarak gidiyorlar” dedi.
"Maden alanı insanlar ve hayvanlar için tehlike saçıyor"
Bağırpaşa Dağı, bölge halkı için kutsal kabul ediliyor. Bağırpaşa Dağı Pülümür Nehri'nin kaynağını aldığı bir yer ve çok sayıda köye, hayvan sürüsüne ev sahipliği yapıyor. Maden çalışmalarının bulunduğu alana yakın köyler tehdit altında bulunuyor.
Dersimli vatandaş İbrahim Çiçek, "Bu dağ bizim ziyaretimiz, bu çalışmalarla ilgili dilekçe verdim. Gidin bakın maden çıkarıyorlar, çukurlar açmışlar insanlar düşüp ölebilir, hayvanlar düşüp ölebilir" dedi.
Bir diğer vatandaş Feyzi Aydın da "İki maden ocağı var biri çalışıyor biri çalışmıyor. Gece gündüz maden çıkarıyorlar, biz istemiyoruz dağlarımızın bu şekilde yıkılmasını. Çalıştıkları alanda çukurlar açıyorlar ve kapatmadıkları için insanlar ve hayvanlar için tehlike yaratıyor" şeklinde konuştu.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın