Sabah: CHP’yi YSK kesmedi AİHM’ye başvuracak
Referandum sonuçlarıyla ilgili “Tanımıyoruz” diyen CHP, AYM ile AİHM’ye başvurup ‘hayır’ cephesine ortak mücadele çağrısı yapacak
Referandum sonuçlarına ilişkin şaibe iddiasındaki CHP dün Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında yapılan MYK toplantısında referandum sonuçlarını ve izlenecek stratejiyi ele aldı.
CHP, yol haritasını ve stratejisini ise yarın yapılması beklenen Parti Meclisi ile hafta sonunda yapılması planlanan basına kapalı grup toplantısında karara bağlayacak. YSK'ya itiraz başvurusunun yanı sıra CHP, Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvuru için de hazırlık yapıyor. Yetkili kurullarında yol haritasını netleştirecek olan CHP, 'hayır' oyu kullanan kesimlere de 'ortak mücadele' çağrısı yapacak. CHP, başta TBMM içtüzüğü olmak üzere anayasa değişikliği uyum yasalarının TBMM'deki görüşmeleri sırasında izlenecek stratejiyi de değerlendiriliyor. CHP görüşmelere katılmamayı planlıyor. Millet iradesini yok sayarak sonuçlara karşı 'topyekün' mücadele yürütmeyi hedefleyen CHP'de, 'erken seçim ve sine i millet' gibi öneriler de dile getirildi. CHP lideri Kılıçdaroğlu, BBC'ye verdiği röportajda ise sokak protestolarını hak olarak değerlendirerek "YSK'nın kararı her kesim tarafından protesto edilmelidir" diyerek kışkırtıcılık yaptı.
Yeni Şafak: Türkiye düğmeye basacak
16 Nisan halk oylaması sonrası Türkiye, sınır ötesindeki terör yuvalarına kilitlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Fırat Kalkanı’nın devamı’ şeklinde nitelediği harekatlar için geri sayım başladı.
Suriye ve Irak’ta PKK işgali altındaki 3 bölgeye yapılması planlanan harekâtın hazırlıklarında son aşamaya gelindi. Türkiye’yi bölgeden koparma amaçlı PKK/terör koridoru projesini tamamıyla çöpe gönderecek plana ilişkin diplomatik görüşmeler sürüyor. Suriye’de bir, Irak’ta iki bölgeyi kapsayan hedeflere hareket edecek birlikler batıda Karkamış, doğuda ise Cizre-Silopi-Çukurca hattında hazır bekliyor. Alınan bilgilere göre Fırat ve Dicle Kalkanı harekatları aynı anda başlamayabilir. Ancak belirli bir plan dahilinde yürütülecek harekatlar ‘sınır temizliği’ adına birbirinin devamı niteliğinde olacak.
Geride bıraktığımız süreçte DEAŞ terör örgütünün saldırı tehdidine karşı Süleyman Şah Türbesi, Suriye’nin Münbiç iline bağlı Karakozak beldesinden alınıp Türkiye sınır hattındaki Eşme köyüne getirilmişti. Ankara, DEAŞ’ın bölgeden uzaklaştırıldığını dikkate alarak Süleyman Şah Türbesi’ni eski yerine taşımak için bir harekat daha başlatacak. 3 aşamalı harekâtın son safhasını oluşturması beklenen harekata, ABD ve Rusya ile diplomatik müzakerelerin sonuçlanmasının ardından başlanacak. Suriye ve Irak’ın kuzeyinde, Türkiye’nin güney sınırları boyunca uzanan hatta yürütülecek büyük temizlik harekâtının 12 ila 16 arasında sürmesi bekleniyor. Bölgelerde ikmal-lojistik hatları için gerekli planlamalar, hem uydu kaynaklı hem fiziksel istihbarat çalışmalarıyla birlikte devam ediyor.
Cumhuriyet: YSK adım adım şaibeyi kurdu
CHP 2 buçuk milyon mühürsüz oy kullanıldığını iddia ediyor, YSK ise sandıklardaki mühürsüz oylar için ‘münferit’ diyor.
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 16 Nisan referandum sonuçlarını şaibeli hale getiren “mühürsüz oylar geçerlidir” kararıyla ilgili birçok çelişki ve soru işareti ortaya çıktı. Mühürsüz oy kullanılmasının suçunu sandık kurullarına yıkarak işin içinden sıyrılmaya çalışan YSK; bu zamana kadar yapılan seçimlerde yasal şekilde “mühürsüz oylar geçersizdir” kuralını uygularken; bu kararından, yönetim sisteminin değişikliğinin oylandığı referandum sırasında ve “hayır” çıkma ihtimalinin arttığı bir anda vazgeçmesi şüphe yarattı. Kararında mühürsüz oyların “münferit de olsa bazı sandıklarda” olduğunu öne süren YSK, buna ilişkin tam rakam veremedi.
YSK, sayım sırasında mühürsüz oyların bazı sandık kurulları tarafından mühürlenmesiyle oluşan “yasa dışı” durumu örtbas etti. İhtiyaçtan fazla “tercih” kaşesi ihalesi yapan YSK’nin referandum sırasında “evet” mührünün kullanılmasına izin vermesi ise seçmen iradesini üstü kapalı olarak “evet”e itti. Ayrıca 16 Nisan günü, yurtdışında kullanılan mühürsüz oylar geçersiz, yurtiçindekilerin ise geçerli sayılması hukuk birliğini zedeledi ve kaosa neden oldu. Tüm bunlara karşılık YSK’nin gerekçeli kararını CHP’nin itirazından sonra, ilçe seçim kurullarına da itirazların sona ermesinden sonra açıklaması “yangından mal mı kaçırılıyor” yorumuna neden oldu. İşte yaşanan süreç ve ortaya çıkan çelişkiler...
Akşam: Soros hortladı ‘kaos’a servet yatırdı
Gezi'nin sponsoru, dünyadaki ayaklanmanın arkasındaki isim Soros, %51.4 'evet' ile yeniden hortladı. Soros, 100 milyon dolar bağışladığı Açık Toplum Enstitüsü'nü görevlendirerek Türkiye karşıtı kampanya başlattı.
Dünyanın en ünlü provokatörü George Soros’un referandum sonrası kaos planını AKŞAM açıklıyor. Gezi, ABD Başkanlık seçimi, Ukrayna ve Gürcistan gibi dünyada genelinde birçok ayaklanmanın arkasındaki isim olan Soros, CHP ve HDP'nin söylemlerini kullanarak, Gezi benzeri olaylar çıkarmak için kesenin ağzını açtı.
Soros’un çatı örgütü olan Açık Toplum Enstitüsü, Human Rights Watch (HRW – İnsan Hakları İzleme Örgütü) kuruluşunu Türkiye'deki referandum sonrası küçük çapta başlayan protestoları kaosa dönüştürmek için görevlendirdi. Soros 10 yıl boyunca 1 milyar dolar paraya boğduğu HRW'den Türkiye karşıtı yayınlar yapmasını istedi. HRW ise Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtı kampanyalarına hız verdi. İşte yalan ve iftira dolu o paylaşımlar ve kampanyalar:
20 Mart’ta HRW’nin hazırladığı haberde “Referandum yolunda Kürt muhalefet kırıldı, vekilleri hapishaneye gönderildi, seçilmiş belediye başkanları yerlerinden edildi” başlıklı ifadeler kullanılması dikkat çekiyor. Haberde “Hükümet Kürt yanlısı olan demokratik muhalefet üyesi 13 kişiyi hapishaneye gönderdi, 82 belediyenin kontrolünü ele geçirdi” ifadeleriyle karalama kampanyası başlatmıştı.
Star: Kaos ittifakı
PKK destekçisi AGİT üyelerinin taraflı raporu işaret fişeğini ateşledi, CHP isyan çağrısı yaptı.Alman medyası “sokaklar niye boş” diye sordu, ABD basını “NATO Türkiye’ye müdahale etsin” haberleri yaptı. Sahte video ve uyduruk resimlerle halkı isyana çağıran organize sosyal medya hesapları, ateşe benzin dökmeye başladı.
Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı Sistemi referandumundan, AK Parti Hükümeti’nin başını çektiği ‘evet’ bloğunun zaferle çıkmasının ardından, ‘hayır’ bloğunun yerel ve uluslararası bağlantıları demokrasi dışı yöntemlerle Türkiye’yi hedef almaya başladı. Önce, sosyal medyada ‘oyların çalındığı’ ve ‘sahte evet oy pusulaları bulunduğu’ yönünde kara propaganda yayınları başladı. Arkasından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, ‘YSK’ya başvurularının sonuçsuz kalması durumunda ‘herkesimi protesto gösterisi yapmaya çağırdı’ çağrısında bulundu. Referandum sürecinde tescilli Türkiye düşmanı ve PKK yandaşı AGİT temsilcilerinin görüştüğü sendika.org gibi örgütler ‘Referandum sonucunu tanımadıklarını ilan ederek, Türkiye genelinde sokak eylemleri çağrısı yaptı. İngiliz ve ABD medyası, Türkiye’nin otoriterleşmeye gittiği, ‘İkinci Gezi gösterilerinin başlayabileceğini’ savunarak, ‘NATO Türkiye’ye müdahale etmeli’ demeye başladı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın