AK Parti Sözcüsü Çelik’ten DSG’ye çağrı: 10 Mart mutabakatına uyun
Haber Merkezi - AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Demokratik Suriye Güçleri’ne hitaben, “10 Mart mutabakatının maddaleri hızlıca yerine getirilmelidir. Bu tartışma gündemden çıkmalıdır. Bunu geride bırakmak istiyoruz. Bunu bizim önümüze başka mekanizmalarla getirdikleri zaman bunu görmeyecek durumda değiliz” dedi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.
“Türkiye'de ırk, etnik, mezhebi kavga söz konusu olmamıştır” diyen Çelik, “Tam tersine Türk ve Kürdün ebedi kardeşliğine terör musallat olmuştur. Her seferinde boşa çıkarılmıştır. Terör örgütlerinin ve terörün Türkün ve Kürdün, Alevi ve Sünni'nin kardeşliğine saldırılması bu feraset tarafından engellenmiştir” şeklinde konuştu.
AK Parti olarak TBMM komisyonuna sundukları raporda görüşlerini açık şekilde ifade ettiklerini kaydeden Çelik, “Arkadaşlarımız bütçe konuşmalarında bunu net bir şekilde ortaya koydular. Önümüzdeki dönemde silahların bırakılması konusunda atılacak adımlar, terör örgütünün feshinin fiili olarak tespit ve teyit edilebildiği birtakım raporların, gözlemlerin ortaya çıkması bir sürü konuyu kolaylaştıracaktır” dedi.
"Vatandaşlık ilkeleri çerçevesinde geleceğe yürüyeceğiz"
Çelik sözlerini şöyle sürdürdü:,
“Bu komisyondan ortaya çıkan tavsiyelerin, önerilerin Meclis'te hukuki sürece dönüşmesini de kolaylaştıracaktır. Kilit nokta fesih konusunun retorikten öte file hale gelmesidir. Bu entegre olarak terörsüz bölge dediğimiz süreçle yakından alakalıdır. Burada demokratikleşmeyle ilgili gündem maddesi konuşuluyor. Demokratikleşmenin meşru alanı içerisinde her zaman perspektifimiz oldu. Bunu bir konuya özgü perspektif olarak ele almadık. Bunu her zaman indirgemeci bulduk. Bütün ihtiyaçların sağlanmasını milletimizin huzur ve refahına dönük sağlayacak perspektif olarak bakıyoruz. Buna da raporumuzda değindik. Tek vatan, tek millet, tek bayrak, tek devletle ebedi birlikteliğimize sahip çıkarak kaderdaşlık ve vatandaşlık ilkeleri çerçevesinde geleceğe yürüyeceğiz.”
Ömer Çelik, çözüm sürecinde odak noktalarının PKK’nin feshi ve bunun gerçekleşmesi için silahların yakılması, bırakılması olduğunu söyledi.
"SDG konusunda görüş ayrılığı yok"
Bir gazetecinin AK Parti’li Galip Ensarioğlu’nun Rojava ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan hakkındaki sözleri üzerine sorusuna yanıt veren Çelik, şu ifadeleri kullandı:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın çizdiği devletimizin başı olarak çizdiği dış politika çizgisi hem kabinedeki arkadaşlarımız tarafından hem de bizim genel başkanımız olarak partimiz olarak aynen takip edilmektedir. SDG konusunda da bakanlarımız arasında, parti yetkililerimiz arasında görüş ayrılığı yoktur. Hiçbir kabinedeki arkadaşımızın da Cumhurbaşkanımızın iradesi konusunda faaliyeti söz konusu değildir. Dışişleri Bakanımızın söylediği de Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesinin neticesidir. Milli Savunma Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatımız da bu iradenin içindedir.
Bütün bunlar en stratejik ayrıntılarına kadar ele alınıyor. Bir çerçeve oluşturuluyor. En sonunda devletimizin başı olarak sayın Cumhurbaşkanımızın verdiği talimatlar yerine getirmeye çalışılıyor. Partiyle kabine, bakanlar arasındaki bir görüş ayrılığı söz konusu değil. Burada gerek şu anda bu işle doğrudan ilgili olan Dışişleri, Milli Savunma Bakanlığı, MİT arasında herhangi farklı bakış söz konusu değildir. Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu irade ve talimatlar yerine getiriliyor.
Galip Bey bugün bir açıklama yapmış. Kendisini başka bir şeyi kast ederek söylediğini herhangi bir bakanı kast etmediğini söylüyor. Bunu kayda geçirmiş olayım. Biz bütün bu bölgedeki, halklara dönük kardeşlik çerçevesinde Türkiye'nin milli güvenliğini, terörsüz Türkiye ve terörsüz bölgenin gerçekleşme hedefini çerçevesini belirleyen çalışma yapılmaktadır. Zaman zaman bu işleri yürüten arkadaşlarımıza Dışişleri, Milli Savunma Bakanımıza, MİT Başkanımıza dönük farklı değerlendirmeler görüyoruz. Bunlar doğru şeyler değil.”
Ömer Çelik'e AK Parti'li Galip Ensarioğlu'nun sözleri soruldu
— Rudaw Türkçe (@RudawTurkce) December 22, 2025
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik:
"SDG konusunda bakanlarımız arasında ya da parti yetkililerimiz arasında herhangi bir görüş ayrılığı yoktur" pic.twitter.com/KPBi8ENVWV
“10 Mart mutabakatına uyarsa tehdit olmaktan çıkacaktır”
Ömer Çelik, “SDG Suriye'de PKK terör örgütüdür. Bu Türkiye için tehdit teşkil etmektedir. Bunların söylenmesi terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge ile çelişik bir şey değildir. Herhangi şekilde kan dökülmeden tek Suriye ve tek ordu ilkesi çerçevesinde orada bir ulusal bütünlük oluşsun. Herhangi bir şekilde Suriye'de yeni çatışma çıkmasın, kan dökülmesin. 10 Mart mutabakatına uyulması halinde bu yapı Türkiye için tehdit olmaktan çıkacaktır, Suriye için de” dedi.
Çelik, “Burada 10 Mart mutabakatının ikinci maddesinde ve diğer maddelerinde Suriye'deki Kürt kardeşlerimizin kazanımlarının, Esad rejimi zamanında reddedilmiş kimliklerin tanınması anlamında. Onların Suriye'nin ayrılmaz parçası olduğunu ifade etme anlamında güçlü ifadeler var” diye ekledi.
“SDG tarafından özerk bir güç olarak buranın parçası olalım gibisinden açıklama geliyor” diyen Çelik, “Bir ülkede iki ordu, iki silahlı güç olmaz. Bunun sonu iç savaş senaryosudur. Böyle bir senaryoda Araplar, Türkmenler, Aleviler, Sünniler, Nusayriler, Ezidiler, Şiiler kaybeder” ifadelerini kullandı.
Ömer Çelik, konuya ilişkin sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ortaya gelen tabloda 10 Mart mutabakatını kabul ediyorum ama bloklar halinde uygularım demek ordu içinde ordu olarak faaliyet göstereceğim demektir. Bunun ne manaya geldiğini hepimiz biliyor. Terör örgütlerinin yakın bölgemizde tarihine baktığımızda şöyle yaklaşım var. Birtakım emperyalist devletler bu terör örgütlerine geçici ve sahte alan derinliği oluşturmaya başladığında terör örgütleri bu yönde düşünüyor. Burada doğrusu 10 Mart mutabakatının uygulanmasıdır. Ortada aklı işletmek lazım. Türkün, Kürdün, Arabın ebedi kardeşliğine hiç kimse musallat olamasın diye terörü gündemden çıkarmak istiyoruz. Hiçbir terör örgütü hiçbir kardeşimizin kazanımı olamaz.
Hükümette ve diğer kurumlarda Türkmen, Arap, Kürt temsil edilsin. Kapsayıcı toplumsal hayat ortaya çıksın. Anayasal vatandaşlık eşitlik temelinde uygulansın. Bütün amacımız budur. Benzer haksızlıklar Nusayri, Dürzi kardeşlerimize de yapılıyor. Lazkiye bölgesinde birtakım odaklar yeniden Esad rejimi zamanına dönmek için birtakım faaliyetler yürütüyorlar bazı ülkenin dolaylı desteğiyle. Şimdi Rakka ve Deyli Zor'daki tahkimatı görüyoruz. Burada SDG'nin 10 Mart mutabakatı yönünde ilerlemesi gerekirken bunun zıddında ilerlemesinin sebebi Siyonist katliamcılığın birtakım vaatlerine kanmasıdır.”
"Bizim çağrımız kardeşlik siyasetidir"
Demokratik Suriye Güçleri’ne “10 Mart mutabakatına uyun diyoruz” şeklinde çağrıda bulunan Çelik, “Bir terör örgütü yapılanması olmaktan çıkın diyoruz. Kendi kendinize hem Suriye'nin hem Türkiye'nin milli güvenliğine ayrı olarak devlet içinde ordu ilan ederseniz, ki bunun Kürt kardeşlerimizle hiçbir ilgisi yok. Bizim çağrımız kardeşlik siyasetidir bölgeye dönük olarak. Hiç kimse ne vekalet savaşlarıyla ne de terör örgütleriyle gölge düşürmeye kalkmasın. Türk, Kürt, Arabın ebedi kardeşliğine en güçlü bağlarla bağlı olarak bütün bunlar kan dökülmeden çözülsün, istikrar olsun istiyoruz. Artık kimse birilerinin vekalet savaşının parçası olmasın. Burada akılla, hikmetle, basiretle hareket etmek lazım. Öbür türlü hareket edilirse o yolun sonunun nereye çıkacağı zaten belli” şeklinde konuştu.
Çelik, “Türkiye'nin milli güvenliğini sağlamak için askeri hazırlığı ve diğer alanlardaki hazırlığı her zaman var. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin beklemesine gerek yok. Sayın Cumhurbaşkanımız başkomutan olarak emir verdiği anda bu yerine getirilir. Esas olan bugün SDG'yi kim silah bırakmasın diye cesaretlendiriyorsa, ordu içinde ordu, devlet içinde devlet olmaya doğru teşvik içine giriyorsa bu Suriye'ye yapılan en büyük kötülüklerden biridir. Biz bunlara gerek kalmasın, herhangi operasyona gerek kalmasın diye arzu ediyoruz. Gerektiğinde tereddütsüz yerine getirilir. Kimin ne dediği önemli olmaz” sözlerini sarf ettti.
Ömer Çelik, “10 Mart mutabakatının maddaleri hızlıca yerine getirilmelidir. Bu tartışma gündemden çıkmalıdır. Bunu geride bırakmak istiyoruz. Bunu bizim önümüze başka mekanizmalarla getirdikleri zaman bunu görmeyecek durumda değiliz. Buna ne makyaj yapıldığı bizi ilgilendirmez. Biz makyajın arkasındaki gerçek görüntüyü görüyoruz. Terörsüz bölge, terör vesayetinin kaldırılması anlamına gelmektedir. Kürt, Arap, Türk'ün iradesinin teslimi anlamına gelecektir. Biz bundan yanayız” ifadelerini kullandı.
DEM heyeti- Erdoğan görüşmesi
DEM Parti heyetinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan randevu isteyeceğini hatırlatan Çelik, “Bu tip görüşmelerde bir araya geldiğimizde nezaket içinde herkes görüşlerini söylüyor. Bu kez de aynı şekilde görüşlerini nezaketli şekilde söylediler. Biz de nezaketli bir şekilde ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyduk. Ortak düşündüğümüz noktalar var ortak düşünmediğimiz noktalar var. Birçok konu oluyor. Acil gündelik konular oluyor. Yakın vadeli konular oluyor. Sağduyulu hareket etmek lazım. Marjinal söylem, eylemlerden kaçınmak lazım. Bu şekilde yaklaşıldığında yol alınır. Siyasi partiler arasında bu konuşmalar her zaman kıymetlidir. Ortak düşündüğünüz, ortak düşünmediğiniz noktayı muhataplarından duymak siyasetin icaplarındandır. Bundan sonrasında da biz görüşlerimizi söyleyeceğiz, onlar görüşlerini söyleyecektir. Herkes için makul olanda, toplumun merkez değerlerinde buluşmak için fırsat ortaya çıksın” dedi.