IŞİD/KÜRTLER/TÜRKİYE – Tehlikeli aşama mı?

23-07-2015
Rûdaw
A+ A-

Haber Merkezi - Suruç saldırıyla ilgili olarak, “Kürt milis grupları, IŞİD ve Türkiye arasındaki karmaşık savaşın, intihar saldırısıyla tehlikeli bir aşamaya girdiği” değerlendirmesi yapıldı.

 

İngiltere’de yayımlanan Economist dergisi, Urfa’nın Suruç ilçesinde düzenlenen ve 32 hişinni hayatına malolan bombalı saldırı ekseninde bölgede olanları yorumladı.

 

Analizde, “Kürt milis grupları, Irak Şam İslam Devleti ve Türkiye arasındaki karmaşık savaş, bir IŞİD militanı tarafından düzenlendiği düşünülen intihar saldırısıyla tehlikeli bir aşamaya girdi” denildi.

 

Saldırının “açıkça” Kobani’yle bağlantılı olduğunu yazan Economist’in analizinde şu ifadeler de var:

 

“Aynı zamanda Türkiye’deki Kürt siyasi güçlerini ve özellikle de 7 Haziran’daki seçimlerde ilk kez meclise giren HDP’yi hedef almış gibi görünüyor. HDP, yasadışı PKK’ya sempatisini gizlemiyor. YPG, PKK’nın Suriye’deki uzantısı. PKK 2013’te ateşkes ilan etti. Örgüt daha sonra silahlarını Suriye ve Irak’taki cihatçılara çevirdi. Haziran’da IŞİD’i Tel Abyad’dan çıkararak büyük bir başarı elde etti. Tel Abyad, IŞİD’in Türkiye’den silah ve militan geçişleri için kritik önemde bir ikmal yoluydu.”

 

AKP’nin  IŞİD’le işbirliği yaptığını reddettiğini belirten dergi, özetle şu saptamaları da yaptı:

 

“Polis geçen hafta IŞİD militanı olduğundan kuşkulanılan çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Erdoğan Suruç’taki saldırıyı hemen kınadı. Erdoğan Kürt meselesine ilerici yaklaşımı nedeniyle övgü almıştı. Başbakanken Öcalan’la görüşmeler başlatan ilk Türk lider oldu. Ama Ağustos’ta cumhurbaşkanı olduktan sonra şahinleşti.”

 

Financial Times: Kürtler’e misilmeme!

Financial Times gazetesi, Suruç’taki saldırının son dönemde IŞİD üyelerinin Türkiye’de gözaltına alınmalarına ve Suriye Kürtleri’nin örgüte yönelik başarılarına misilleme olduğunu yazdı.

 

İngiltere’de yayımlanan gazete, “cihatçı vahşet” olarak nitelendirdiği Suruç’taki saldırının gelişigüzel bir hareket olmadığını belirttiği haber analizinde, şunları verdi:

 

“Türkiye, Suriye’de Beşar Esad rejimini düşürmeye çalıştı. Kürtlere, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın PYD’nin IŞİD’den daha büyük bir tehdit olduğunu söylediği hatırlatıldı. PYD’nin Türkiye’nin güney sınırında bir diğer Kürt oluşuma gittiği söylenmişti. Oysa esasında IŞİD, sınırın ötesinde bir devlet oluşturma yolunda ilk adımı atmıştı.”

 

Türkiye sarmala girecek mi?

 

Independet gazetesinin deneyimli Ortadoğu muhabiri Patrick Cockburn, “Yanlış taktik seçen Türkiye giderek Suriye’deki şiddet sarmalının içine çekilecek. Suruç saldırısı, Türkiye’de siyasi gündemi giderek artan oranda ülkenin Suriye savaşına dahil olmasını belirledi” dedi.

 

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun saldırı sonrası yaptığı ‘İlk işaretler DAEŞ’i gösteriyor’ şeklindeki açıklamasını da önemli bulan Cockburn, şöyle devam etti:

 

“Türk yetkililer daha önce bu tip saldırılardan otomatik olarak Suriye hükümetini sorumlu tuttu. MİT ile IŞİD ve El Kaide’nin Suriye’deki kolu olan Nusra Cephesi arasındaki ilişki Türkiye içinde ve dışında tartışıldı. 550 mil (937 kilometre) uzunluğundaki Türkiye sınırından gidip gelmelerin, 2011 yılından bu yana Suriye’deki cihatçı hareketlerin büyümesinde hayati rol oynadığına şüphe yok.”

 

Suriye’ye akın eden binlerce yabancı gönüllünün hemen hemen tamamının bu ülkeye Türkiye üzerinden gittiğini ifade eden yazar, şöyle devam etti:

 

“Türkçe ya da Arapça bilmeyenler bile sınırı geçmekte fazla zorlanmadı. Türkiye birçok yönden IŞİD ve Nusra Cephesi için güvenli bir sığınak oldu. Afganistan’daki Taliban militanlarını destekleyen ve onlara güvenli bir bölge sunan Pakistan’a benzer bir rol oynadı. Türk liderler ise bunu şiddetle reddediyor ve bu kadar uzun bir sınırı kontrol etmenin imkansız olduğunu söylüyor.”

 

Yazar yazısını, “Bu arada şiddet de merhametsizce Türkiye içine yayılıyor” değerlendirmeleriyle noktaladı.

 

WSJ: Kırılganlık kaygısı

 

Amerikan Wall Street Journal gazetesi ise, saldırının, Mayıs 2013’ten bu yana Türkiye’nin Suriye sınırında meydana gelen en kötü saldırı olup, Türkiye’nin hem Suriye hem de Irak’tan bir sıçramaya kırılganlığına ilişkin kaygıyı yarattığını yazdı.

 

Hükümeti eleştirenlerin, Türkiye’nin  yabancı savaşçıların sınırından geçmelerini önlemek için yeterli çaba göstermediğini, Esad rejimiyle savaşan isyancılara verdiği desteğin IŞİD’i cesaretlendirdiğini de söylediklerine dikkat çeken ABD gazetesi, şöyle devam etti:

 

“Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun partisi ise IŞİD’i desteklediği suçlamalarını reddetti. Hükümet son haftalarda gruba yandaş olduğundan şüphelenilen kişilere yönelik önlemleri arttırdı. IŞİD üyesi oldukları iddia edilen çok sayda kişi gözaltına alındı. Cihatçı siteler kapatıldı  ve IŞİD ile mücadeleyi görüşmek üzere ABD muhataplarıyla toplantılar yapıldı”.

 

Kürt – Türk çatışması IŞİD’e yarar

 

Urfa’da iki polisin PKK tarafından öldürülmesini ele alan Nürnberger gazetesi, “Türklerle Kürtler arasında o eski mücadele yeniden başlarsa bu üzerindeki baskının azalacağı IŞİD’e yarar” diye yazdı.

 

Almanya’da yayınlanan Nürnbereger gazetesi, “PKK’nın iki Türk polisinin öldürülmesi olayını üstlenmesi bölgede yeni belaların habercisi gibi. IŞİD’in en ciddi rakibi olarak şu ana dek Kuzey Irak Kürtleri görülüyordu. Türklerle Kürtler arasında o eski mücadele yeniden başlarsa bu üzerindeki baskının azalacağı IŞİD’e yarar” yorumunda bulundu.

 

Erdoğan’ın ‘Kürt devleti’ kaygısı

 

Mannheimer Morgen gazetesi ise, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kürtlerin kendi devletini kurmasından endişe ettiğini yazdı.

 

Alman gazetesinde yer alan analiz haberden bir bölüm şöyle:

 

“Türkiye, IŞİD’in yıkıcı gücünü uzun süre küçümsedi ve eski bir ilkeye sadık davrandı: Düşmanımın düşmanı benim dostumdur. Erdoğan yıllardır Suriye’nin diktatörü Beşar Esad’ı devirmeye çalışıyor ve geniş bir bölgede özerklik sağlayan Suriyeli Kürtlerin güçlenmesini de kuşkuyla izliyor. Erdoğan, Kürtlerin kendi devletini kurmasından ve bunun da Türkiye’deki Kürtlerin bağımsızlık çabalarını güçlendirmesinden endişe ediyor.”

 

IŞİD’i Türkiye’de durdurmak...

 

Tagesszeitung gazetesi, IŞİD’in  Türkiye’deki ağını zararsız hale getirmenin çok zor olacağını yazdı.

 

Haber yorumda, “Daha bir ay önce, Türkiye’de hükümete yakın gazetelerdeki yorumcular, PKK’nın müttefiki YPG’nin en az IŞİD kadar tehlikeli olduğunu yazdı. Attıkları tiradın nedeni ise YPG’nin önemli bir askeri başarı göstererek IŞİD’i Akçakale sınırındaki bölgeden püskürtüp, Kamışlı ile Kobane arasında koridor açmayı başarmasıydı” denildi.

 

Kürt politikacıların, Urfa’da Türk makamlarının da bilgisi dahilinde, aralarında çok sayıda Batılı’nın da bulunduğu IŞİD militanları hastanelerde tedavi edildiğini ve sonra yeniden Suriye’ye geçtiğini içeren açıklamalarına değinilen yazıda, daha sonra şu ifadeler kullanıldı:

 

 “Ankara’nın bu tutumu ABD ile ilişkilerini de rahatsız etti. Türkiye, resmi olarak IŞİD karşıtı koalisyonu destekliyor görünse de pratikte her türlü yardımı engelledi. İncirlik’in ABD tarafından kullanılmasına bile izin vermedi.Bu nedenle hem Türkiye’deki hem de Suriye’deki Kürtlere göre Türk hükümeti IŞİD’in güçlenmesinde pay sahibi. MİT’in IŞİD’lilere Türkiye’de göz yumduğu ileri sürüldü. Geçen haftalarda polis, Suriye’ye geçmeye çalışan IŞİD destekçilerini tutukladıysa da, IŞİD’in Türkiye’deki ağını zararsız hale getirmek çok zor olacaktır.” 

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli