Haber Merkezi – CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Mutfaklarda yangın var dedik. Her gün zam geliyor. Marketlerde saat başı etiket değiştiren elemanlar işe başladı. Öyle bir noktaya geldi ki Türkiye insanlar satış yaparken zarar ediyor. Çünkü yarım saat sonra fiyat değişecek aldığı fiyata kar koyamayacak” dedi.
Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ekonomi ve dolardaki hızlı yükselişe dikkat çekti.
Kılıçdaroğlu, “Devlet planlama ile yönetilir, ihtiyaçlar belirlenir. İhtiyaçlar sınırsızdır, kaynaklar sınırlıdır. Ekonominin temel felsefesi sınırsız ihtiyaçlar ile sınırlı kaynaklar arasında dengeyi oluşturmaktır” dedi.
Üniversite öğrencilerine seslenen Kılıçdaroğlu, “Sizleri işsiz bırakan düzeni değiştirmeyi ahdettik. Her gencimiz üniversiteyi bitirdiğinde güzel bir ortamda iş bulacak ve çalışacak. Bu düzeni değiştireceğiz. Bu düzeni değiştirmenin yolu sizlerden geçiyor. 6 milyon 300 bin genç sandığa gidecek ve oy kullanacak. Kendi geleceğiniz için oy kullanın” ifadelerini kullandı.
Öğretmenlere de seslenen CHP lideri, “Sizi bu toplumun en saygın kişisi yapmak konusunda elimizden gelen her türlü çabayı göstereceğiz. İtibarlı bir meslek haline getireceğiz öğretmenliği. Ayrı bir yasaları olacak. 3600 ek göstergeyi oyalamadan, hemen vereceğiz. Sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen falan yok. Öğretmen öğretmendir. 24 Kasım’da her öğretmenimize bir maaş ikramiye vereceğiz” diye konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, okullardaki öğretmen açığını süratle bitireceklerini belirterek, “Köy okullarını tekrar açacağız. Ferhat ile Şirin’i buluşturur gibi öğrenci ile öğretmeni buluşturacağız. Bunları bütün öğretmen arkadaşlarımın hafızalarının bir yerinde tutmasını istiyorum çünkü Geliyor Gelmekte Olan. Hepsini yapacağız” diye belirtti.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Ortak derdimiz asgari ücretle geçinenler; açlık, yoksulluk sınırının altında maaş alanlar. Hal esnafı ile dertleştim. Neden iktidar hal esnafının üzerine bu kadar geliyor? Nedir bu işin gerçeği? Dediler ki: Tarımsal üretimde çiftçinin girdileri çok pahalı. Gübre, tohum, fide malzemelerinin tamamı pahalı. Çiftçi dolar üzerinden belirlenen fiyatla gübreyi almak zorunda. İkincisi bütün Avrupa Birliği ülkelerinde çiftçiler desteklenir ama biz de tarım kanunu var uygulanmıyor. Çoğu zaman var olan destekleri de toprak sahibine veriyorlar.”
Ankara’daki hal ziyaretini anlatan Kılıçdaroğlu, “Plastik kasayı gösterdiler. Bu kasanın fiyatı içindeki domatesten daha pahalı dedi. Bu çiftçi ne yapacak? Üretici ne yapacak? ‘Biz burada komisyoncuyuz, bizim alacağımız ücreti biz belirlemiyoruz. Yüzde 8 ama bunu da biz belirlemedik. Dolayısıyla bizim fiyatları artırma gibi bir şeyimiz yok. İstesek de yapamayız.’ dediler. ‘Biz suçlanmak istemiyoruz’ dediler. ‘Bizi hedef sektör haline getirdiler oysa biz yüzde 8’den başka bir kar elde etmiyoruz’ dediler. Sonunda şunu söylediler. ‘Hali kazanan seçimi kazanır’ dediler. Ben de, ‘Başkan hiç endişe etme hem hali hem seçimi kazanacağız’ dedim. Onların bütün sorunlarını çözeceğim” dedi.
“Sırça köşkte, sarayda oturursanız, oturup hal esnafı ile konuşmazsanız Türkiye’nin sorunlarını çözemezsiniz. İnşallah bu bize nasip olacak” diyen CHP lideri, sözlerine şunları ekledi:
“Bir de gıda sektörü var. Mutfaklarda yangın var dedik. Her gün zam geliyor. Marketlerde saat başı etiket değiştiren elemanlar işe başladı. Öyle bir noktaya geldi ki Türkiye insanlar satış yaparken zarar ediyor. Çünkü yarım saat sonra fiyat değişecek aldığı fiyata kar koyamayacak.
Onların da dertlerini öğrendim. Bizim dertlerimizi aktarın dediler. Diyorlar ki üretici elindeki malı satmaktan tedirgin. Bu tedirginlik felaket bir şey. Satışı yapanlar fiyat artışından sorumlu değildir. Eğer konuyu maliyet ve üretim ekseninde düşünemezseniz zaten fiyat artışı zorunlu olarak gelir.”
Kemal Kılıçdaroğlu, “Hükümetin birinci önceliği üreticiyi korumak olmalı dediler. Eğer koruyamazlarsa açlıkla karşı karşıya kalabiliriz. Baskıyla mı fiyatları düşüreceksin? Hal esnafını terörist mi ilan edeceksin?” diye sordu.
“Tam 14 milyon asgari ücretlimiz var. 7 milyon 587 bin 323 kişi asgari ücretin üçte biri oranında para alıyor” diyen Kılıçdaroğlu, “Beyler, dolarla maaş alanlar, 5-6 yerden maaş alanlar bunu biliyor mu? Türkiye’de yoksulluk sınırı 10 bin 385 lira. Asgari ücret 2 bin 825 lira” yorumunda bulundu.
“Sedat Peker’den 10 bin dolar alan siyasetçi” konusunda değinen Kılıçdaroğlu, “Birbirlerini iyi biliyorlar. Alırsın, 10 bin doları cebine atarsın, sonra vatandaşa ders vermeye kalkarsın. Paraları sıfırladık diyen adam kimdi Allah aşkına? Allah konuşturuyor. İtiraf ediyor” dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hitaben konuşan CHP lideri, “Bizi dolarla terbiye edemezler’ diyorsun. Sen dolarla vatandaşlık satıyorsun. Türk lirası milli paramız iken dolarla dolarla avro ile ihale yapıyorlar. Demek ki seni dolarla avroyla terbiye ettiler. Sen garantilerin tamamını dolarla yapıyorsun. Biz yerliyiz ve milliyiz diyorsun. Gayri milli ve gayri yerliler. Bunların yerlilik ve millilikle en ufak bir ilgileri yok” şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, “Tank Palet Fabrikasını kalktın Katar Ordusuna verdin bu mandacılık değil mi? Sen mandacılığa karşı mücadele ediyorsan.. Birileri sana ‘aptal olma’ dediğinde mektubu alıp yüzüne çarpacaktın… Şimdi efelik yapıyor. Bu millet yutmaz. Sen korkma bu millet senin ne mal olduğunu gayet iyi öğrendi. Sen artık bu saatten sonra Türkiye Cumhuriyeti devletinin temel bir milli güvenlik sorunusun” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın