MHP lideri Bahçeli: 'Günümüzün Süleyman'ı Cumhurbaşkanı Erdoğan

2 saat önce
Etiketler MHP lideri Bahçeli Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan Hatay
A+ A-

Haber Merkezi - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hatay'da yaptığı konuşmada, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan için "Günümüzün Süleyman'ı" ifadesini kullandı.

Bahçeli, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'un ise "Günümüzün Mimar Sinan'ı" olduğunu söyledi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hatay'da 455 Bininci Afet Konutu Kura Çekimi, Anahtar Teslimi ve Yapımı Tamamlanan Yatırımların Toplu Açılış Töreni'nde konuştu.

Devlet Bahçeli, "Hatay küllerinden doğdu. Devleti zorda bırakma oyunu tutmadı" dedi.

İşte Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkan satır başları:

“Milli birlik ve kardeşliğimizin sembol şehirlerinden Hatay’ımızı ziyaretten, göz kamaştıran gelişmelere yerinde şahit olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum.

Hatay, küllerinden yeniden doğmuş

Takdir ve hayranlıkla müşahede ediyorum ki Hatay, küllerinden yeniden doğmuş; baştan başa inşa ve ihya seferberliğiyle ayağa kalkmıştır.

6 Şubat 2023 tarihinde maruz kaldığımız, 7,6 ve 7,7 büyüklüğündeki Kahramanmaraş merkezli depremlerin hemen ardından, korkunç felaketin yaralarını sarmak için devlet ve millet dayanışmasıyla muazzam bir mücadele başlatılmıştır.

Malumunuz olduğu üzere, bu felaketin tesiri 110 bin kilometrekarelik bir alanda varlığını acı ve acıklı şekilde göstermiştir.

11 ilimiz, 113 ilçemiz, 6.514 köyümüz; dahası sayıları 14 milyonu bulan vatandaşımız, depremin vahim sonuçlarıyla ve yürekleri kavuran yıkımıyla karşı karşıya kalmıştır.

Esasen milletimizin tamamı hüzünle sarsılmış; Türkiye’miz doğudan batıya, kuzeyden güneye, manen ve maddeten asrın felaketiyle sallanmıştır.

Huzurlarınızda, 6 Şubat depremlerinde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor; kabirleri nur, mekânları cennet olsun diyorum.

Kudret-i İlahi’den niyazım; böylesi felaketlerden ülkemizi ve milletimizi esirgemesi, keremini ve merhametini üzerimizden eksik etmemesidir.

Şu hususu özellikle ifade etmeliyim ki; molozların, beton blokların, taş ve toprak yığınlarının altında kalan; umut ve hayallerini çöken binaların altında bırakan on binlerce kardeşimizin emaneti, emanetimiz; hatıraları, hatıramız; hedefleri de hedefimizdir.

Felaketleri geçim kapısı hâline getirmek için el ovuşturanlar mutlaka kaybetmiştir

Türk milleti, tarihin hiçbir döneminde felaketlere boyun eğmemiş; sabrın, şükrün ve metanetin istikametinden ayrılmamıştır.

Kahır bulutlarından lütuf ve bereketin yağacağına inanarak nice zorluğa göğüs germiş; karamsarlığın yüksek dalga boyutunu her seferinde imanla ve iradeyle aşmasını bilmiştir.

Tek tek fitne ataklarına ve karanlık kampanyalara rağmen, devlet ile millet arasına hiçbir menfur ve melun iç ve dış mihrak girememiştir. Felaketleri geçim kapısı hâline getirmek için el ovuşturanlar, sonuçta ve sonunda mutlaka kaybetmiştir.

Acılarımızın ve anılarımızın üzerinde istismar şantiyesi kurmak için devreye girenler, en derin hayal kırıklığına uğramışlardır.

Yapmak yerine yıkmanın, doğru ve dürüst olmak yerine yalan ve dedikodu yapmanın derdine ve peşine düşenler; milletin safında değil, zilletin tarafında olduklarını asla gizleyememişlerdir.

Felaketlerden rant devşirmenin arayış ve amacına kilitlenmek; ahlaki ve insani bir tavır olmadığı gibi, demokrasi ve siyaset değerlerinin de dışındadır.

6 Şubat felaketinden çıkar elde etmek, devleti ve hükümeti zorda bırakmak için her türlü söz ve ayak oyununa müracaat eden küçük ve sinsi bir azınlığa karşı, maşeri vicdan suskun kalmamış; tertip ve tezgâhların hepsini teker teker boşa düşürmüştür.

Çünkü bütün saptırma ve iftiraların çürütülmüş ispatı, yani asrın inşa ve ihya faaliyetlerinin muhteşem belgesi; işte Hatay’dadır, Malatya’dadır, Adıyaman’dadır, Adana’dadır, Diyarbakır’dadır, Gaziantep’tedir, Şanlıurfa’dadır, Kahramanmaraş’tadır, Osmaniye’dedir, Kilis’tedir, Tunceli’dedir, Kayseri’dedir, Sivas’tadır ve Bingöl’dedir.

Kalbi milleti için atanlar; bu kapsamda geceyi gündüze katarak çalışanlar, hatta nefes alır gibi, en dik yokuşları tırmanır gibi gayret edenler; hem kulun rızasına hem de Allah’ın ihsanına layık olanlardır.

Bu vesileyle; başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum’a, ilgili tüm bakan ve bürokratlarımıza, mühendislerimize, işçilerimize, gönüllü sivil toplum kuruluşlarımıza ve asrın inşasında emeği geçen herkese yürekten teşekkür ve tebriklerimi iletiyorum.

Sayın Cumhurbaşkanım, değerli vatandaşlarım; 6 Şubat felaketinden 45 gün sonra ilk konutların temellerinin atıldığını biliyorum.

Müessir ve süratli şekilde deprem bölgesine müdahale edildiğinin de bilincindeyim.

Depremin en ağır yıkımının yaşandığı illerimizde devasa şantiyeler hızla kurulmuştur.

Bugünkü törenin düzenlendiği Atatürk Caddesi’nin nereden nereye geldiğini en iyi takdir edecek olanlar, Hataylı kardeşlerimdir.

Tarihi Meclis Binası’yla Habib-i Neccar Camisi’nin, Uzun Çarşı ile Antakya’nın bütün tarihî alanlarının yeniden dirilişi, yeniden ihyası, tarihî bir başarıdır.

Takip ettiğim kadarıyla bugüne kadar Hatay’da 98 bine yakın konut, hak sahibi vatandaşlarımıza teslim edilmiştir. Bu sayının 150 bin sınırını geçmesi de planlanmıştır.

15 Kasım 2025 tarihinde Adıyaman’da düzenlenen 9. kura çekme töreninin ardından, 42 gün içinde maşallah 105.179 ev ve iş yeri tamamlanmıştır.

Velhasıl kelam; bugün itibarıyla 367.995 konut, 65.672 köy evi ve 21.690 iş yeri olmak üzere toplam 455.357 bağımsız bölümün inşası bitmiş ve tamamlanmış olacaktır.

Devleti zorda bırakma oyunu tutmadı

Bundan rahatsız olanlar, bu gurur tablosunu hazmedemeyenler; hâlâ “onu yapamadınız, bunu başaramadınız” masalını anlatanlar şunu unutmasınlar ki, güneşi balçıkla sıvamak ancak ve ancak hamakatin ve boş hayallerin pençesinde kıvranan hasislerin kifayetsizliğidir.

Gerçeklerden kaçmak, yapılanları küçültmeye veya değersizleştirmeye cüret etmek; muhteris nitelikli muhatapları hem mahcup edecek hem de kalben mağlup edecektir. Hatay küllerinden doğdu. Devleti zorda bırakma oyunu tutmadı.

Günümüzün Süleyman'ı Cumhurbaşkanı Erdoğan

Günümüzün Süleyman'ı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan. Günümüzün Sinan'ı Murat Kurum bey Çevre Bakanımızdır.

 

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli