DEM Partili Kamaç'tan Özgür Özel'e yanıt: Celladımızı tanıyoruz, sandalyeyi tekmeleyen CHP'ydi

Erbil (Rûdaw) – DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Kamaç, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in "Stockholm Sendromu" benzetmesine sert yanıt verdi. Kamaç, dokunulmazlıkların kaldırılması sürecini hatırlatarak, "Dün cellatlar Kürtler için darağacı kurduğunda, Kürtlerin sandalyesine tekmeyi vuran CHP’ydi. Biz celladımızı tanıyoruz" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin tüzük kurultayında yaptığı konuşmada, AK Parti ile DEM Parti arasında yeni bir süreç ihtimaline dair iddiaları eleştirmiş ve DEM Parti’yi hedef alarak şu ifadeleri kullanmıştı:

"Bir Stockholm sendromuna kapılmamaya dün elinden zor kurtulduğunuz celladınıza aşık olmamaya davet ediyorum..."

"Kürtler celladına aşık olmaz"

Rûdaw’a konuşan DEM Parti Milletvekili Mehmet Kamaç, Özel’in bu sözlerine tepki gösterdi.

Kürtlerin bilinçli ve stratejik bir siyaset yürüttüğünü vurgulayan Kamaç, şunları söyledi:

“CHP lideri Özgür Özel dün partisinin CHP’nin 39. Olağan Kurultayı’nda Kürt siyasetini Stockholm Sendrumu ile suçladı. Herkes şunu bilsin; Kürtler siyaset yaparken bilinçli, hesaplı ve kitaplı hareket eder. Dün cellatlar Kürtler için darağacı kurduğunda, o sandalyeye tekmeyi vuran CHP idi. Eğer bugün Selahattin Demirtaş ve siyasetçilerimiz cezaevindeyse, CHP cellatlara destek verdiği için, siyasetçilerimiz tutuklandı."

Seçimlerde CHP’ye verdikleri desteğin bir "aşkın" değil, stratejinin ürünü olduğunu belirten Kamaç, "Biz Stockholm Sendromu'nu çok iyi biliyoruz. Kürtler hiçbir zaman celladına aşık olmamıştır ve cellatlarını çok iyi tanırlar; Kürtler tarihlerini unutmadı. Demirtaş 'Bağrımıza taş basıp CHP’yi destekleyeceğiz' dediğinde bu bilimsel bir tespitti, hesapsız değildi. Kürtler cellatlarını yenilgiye uğratmak istedi" ifadelerini kullandı.

"CHP çözüm sürecinden korkuyor"

CHP’li Sezgin Tanrıkulu’nun "Yeni programda ana dil ve eşit vatandaşlığa yer verdik" açıklamasına da değinen Kamaç, CHP’nin samimiyetini şu sözlerle sorguladı:

"Eğer Sezgin Tanrıkulu ve CHP’nin söyledikleri doğruysa bu büyük bir gelişmedir. Ancak sadece söze itibar edilmez. Kürt siyasetçiler tutuklanırken Tanrıkulu ve CHP neredeydi? Neden o zaman demokrasi ve özgürlükten bahsetmediler? İmralı Komisyonu kurulurken CHP neden yer almadı?"

Kamaç, CHP’nin olası bir yeni çözüm sürecinden "iktidar şansını kaybedeceği" endişesiyle korktuğunu savunarak sözlerini şöyle tamamladı:

"CHP, iktidar olma ihtimalini Kürtlerin desteğine bağlı görüyor. Yeni bir sürecin başlayabileceğini gördüklerinde korkuya kapılıyorlar ve 'Kürtlerin desteğini kaybedersem iktidar şansım kalmaz' diyorlar. Bizim niyetimizi görüyorlar. Biz iktidar karşıtı değiliz ya da iktidar olmak için siyaset yapmıyoruz; biz siyaseti Kürt halkının özgürlüğü için yapıyoruz."