Rojavalı siyasetçi: Ne Özerk Yönetim, ne de ENKS bir Kürt projesi geliştirebildi

Suriye’nin başkenti Şam’da yaşayan genç Kürt siyasetçi ve Değişim ve İnşa İçin Genç Parti Genel Başkanı Pervin İbrahim, partilerini nasıl inşa ettiklerini, çalışmalarını ve hedeflerini anlattı.

Faaileyetleri nedeniyle Şam’da bir süre önce hakim karşısına çıktığını anlatan İbrahim, mahkemede de savunuğu şeylerin Suriye anayasana göre olduğunu, parti olarak bu görüşte olduklarını açıkça dile getirdiğini söyledi.

İbrahim, Kürtler için Özerk Yönetimin projesini olumlu ancak eksik bulduğunu, ülke yönetiminde kim olursa olsun, ademi merkeziyetçilik temelinde Kürt halkının haklarının anayasada yer almasını istediklerini belirtti.

Rusya’nın Kürtlerden ortak proje beklediğini ifade eden Kürt siyasetçi, ancak Kürt tarafların ortak bir projeye sahip olmadıklarının altını çizdi.

Suriye Değişim ve İnşa İçin Genç Parti Genel Başkanı Pervin İbrahim Rûdaw TV’de yayınlanan özel bir röportajda Dilbixwin Dara’nın sorularını yanıtladı.

Rûdaw: Hoş geldiğiniz, sanırım bu Erbil’e ilk gelişiniz oluyor?

Pervin İbrahim: Evet. Erbil'e ilk kez geliyorum.

Rûdaw: Güzel miydi, Erbil’i gezdiniz mi?

Pervin İbrahim: Evet iyiydi. Gezdik, halkını gördük.

Rudaw: Erbil'in doğası, çehresi ve çarşısı Şam’a yakın biraz değil mi?

Pervin İbrahim: Erbil şehri, pazarlar ve insanları, burada çok Suriyeli insanımız var. Ama Şam daha eski. Yine de burada kendinizi Şam'daymış gibi hissediyorsunuz. 

Rûdaw: Burada Kayseri adında bir Pazar var. Halep’teki Medine Çarşısına benziyor.

Pervin İbrahim: Evet, oraya da gittik. Güzeldi.

Rûdaw: Dışarıdan gelenler daha çok tarihi kaleyi ziyaret ediyor.

Pervin İbrahim: Evet, insanlar var, gece geç saatlere kadar geziyorlar, ziyaret ediyorlar.

Rûdaw: Bugün siyasetten ve bir çok meseleden bahsedeceğiz.

Pervin İbrahim: Nereye gidersem siyaset tartışılıyor.

Rûdaw: Partiniz, başkanlığını yaptığını Değişim ve İnşa İçin Genç Parti ne zaman kuruldu? Neden böyle bir parti kurdunuz?

Pervin İbrahim: Suriye'de gözlerimizi açtığımızda partilerin içerisindeydik zaten. Komünist Partisi'deydik. Sonra 2004'te yeni bir şeyler yapmak istiyoruz dedik. Çalıştık ve küçük bir parti kurduk. Ama Suriye'de 2011'den önce Suriye anayasasına göre parti kurmak mümkün değildi, çünkü parti kanunu yoktu. 2011 yılında Suriye'de devrimler yaşanırken birçok yasa çıkarıldı, bazıları da hızla uygulandı. Partiler yasası da dahil olmak üzere Suriye'de reform yaparak uluslararası topluma mesaj vermek istediler. Şartları basitti, bin üyesi olması ve kuruluş talebinin İçişleri Bakanlığı'na sunularak izin alınması gerekiyordu. Biz de parti kurmak için bir talepte bulunma zamanının geldiğini gördük ve kabul edildi. Üç gün içinde kararnameyi yayınladılar. Sadece biz değil 10 parti vardı. Yeni Suriye anayasaına göre izin verildi.

Rûdaw: Neden parti kurdunuz? Bana tuhaf gelen ne biliyor musunuz; Kamışlo'dan bir Kürt kadınının gidip Şam'da parti kurması. Amacınız neydi?

Pervin İbrahim: Size söyledim, biz gözümüzü parti siyaset içerisinde açtık. Eskiden Komünist Partisi’ne üyeydik.

Pervin İbrahim: Neden Komünist Partisi ile devam etmediniz?

Pervin İbrahim: Babam vefat edene kadar da komünistti. Bana, neden bizi terk ettin demişti. Ben de Komünist Parti ‘Vatan Cephesi’ne katıldıktan sonra artık eski misyonunu yitirdi dedim. Ayrıca siyaseti severim, bunun bir zemini vardı. 2011 yılında bu olaylar yaşandığında bir şeyler yapmak için bunun güzel bir fırsatın olduğunu gördüm. Sadece hükümet ve devlet değil, insanlar da bu zamanda bir şeyler yapabilir.

Rûdaw: Suriye için ne istiyorsunuz?

Pervin İbrahim: 2011 yılından itibaren partimiz olarak herkes gibi Suriye'yi savunmak istedik. Suriye'ye çok sayıda saldırı oldu. Ama gençlere kadınlara yönelik taleplerimiz oldu. Tüzüğümüzde de belirtildiği gibi, halka hizmet, yardımı esas aldık ve insan haklarına odaklandık. çünkü insanlar artık siyasetten ve  sorunlardan bıkmıştı. Biz tüm Suriye’de insani yardım köprüleri üzerinde çalıştık. Sadece Kamişlo, Haseki, Şam ve Halep'te değil, Guta, Ceremana ve Suriye'nin her yerine yardım ettik. Ruslarla ve Suriye Ordusu ile Kamişlo’ya gittik, ama o zaman kontrol noktaları Suriye Ordusu'nun elindeydi, sonradan PYD’ye geçti. Biz Suriye’nin her yerine yardım ulaştırmaya çalıştık. Ben Pervin olarak, partim adına değil, partideki Kürt arkadaşlarım olarak Cenevre’de, Moskova’da, Soçi’de olmak istedik, bu şekilde Kürtlerin taleplerini iletmeyi esas aldık.

Rûdaw: Hedeflerinizden biri de Kürt sorunu. Çok aktifsiniz ve her yerde görünüyorsunuz. Partinizde daha çok kadınlar öne çıkıyor. Partinizde yaşlı erkek var mı?

Pervin İbrahim: Hayır. Hepsi genç. Kadınlar ve erkekler de var. Ama partimizdeki erkekler, tüm işi siz yapıyorsunuz diyor. Ben de diyorum ki, kadınlar çalıştığında erkeklerin de önü açılıyor. 2004'ten 2011'e kadar çalıştık, yeni bir parti kuruldu. Suriye genelinde üye sayısı değil ama faaliyet olarak Baas partisinden öndeyiz. Cenevre’den bugüne kadar tüm uluslararası kongrelere katıldık. Soçi'de hazırdık. Moskova'da hazırdık. Uluslararası kongrelerin tümünde vardık. Birkaç gün sonra Lozan’da toplantı var. Kendimiz  Avrupa Birliği'nin yanı sıra Rusya, Çin ve İran dışişleri bakanlıkları ile bizzat temas kurduk. Şam’a geldiklerinde bizimle de görüşüyorlar. Yani çalıştık.

Rûdaw: Peki, partiniz büyük ve çok iyi çalışıyor. Siz bu yardımı nereden alıyorsunuz? Maddi imkanınız var mı, Suriye hükümeti mi veriyor yoksa Ruslar mı size yardım ediyor?

Pervin İbrahim: Parti kanununua göre Suriye hükümeti partilere bir şey vermiyor. Biz partimizi finanse ediyoruz.

Rûdaw: Siz kendiniz mi buluyorsunuz?

Pervin İbrahim: Ben ve maddi durumu iyi olan birkaç kişi daha. Ama insani çalışmalarımız için Çeçenistan’a gittik, Ramazan Kadirov'un derneği, ki babasınındır, bize çok iyi yardımda bulundu. Kendisine kibarca anlattım. Hatta Kamişlo ve Haseki için de yardımda bulundu.

Rûdaw: Değişim ve İnşa İçin Genç Parti olarak, Suriye sınırları içerisinde Kürtler için hangi hakları talep ediyorsunuz? Kürtler için neler yapıyorsunuz?

Pervin İbrahim: Dediğim gibi, biz Suriyeli Kürtler, tüm Suriyeliler için, insani yardım konusunda elimizden ne geliyorsa yaptık. Mesela tutuklu insanlar vardı, yardım ettik, kapımız her kese açık. Mesela öğrencilerin Çin ve Rusya'da okumaları için de yardımcı olduk. Ama Kürt dosyasına özel bir yer ayırdık ve diğer partiler bundan çok rahatsız oldu. 20 gün önce Şam’da hakim karşısına çıktım. Hakim, “Pervin İbrahim Kürt birliğini ve Kürt haklarını talep ediyor” dedi. Ben de hakime, bu bir suç değil, anayasaya göre Kürtlerin hukuki haklarını talep ediyoruz, ayrımcılık istemiyoruz demedim. Ayrıca kedni başıma birşey yapmadım, partimdeki bütün arkadaşlarım benimle aynı görüşte. Alevisi, Hristiyanı herkes Kürtlerin haklarına kavuşmasının anayasal bir hak olduğunu savunuyor. Biz bireysel ve bölgesel taleplere uzağız dedim.

Rûdaw: Kürtler için somut bir talebiniz var mı?

Pervin İbrahim: Kürtler için taleplerimizi Moskova’da da Çin’de de dile getiriyoruz.

Rûdaw: Örneğin partiniz Kürtler için ne istiyor?

Pervin İbrahim: Kürtlerin Suriye'deki ikinci ana unsur yani millet olarak anayasal olarak tanınması gerektiğini söylüyoruz. Daha önce ademi merkeziyetçilikten söz ederken Şam’dakiler rahatsız oluyordu. Fakat Cumhurbaşkanı Beşar Esad Moskova'ya gidip döndükten sonra ademi merkeziyetçilikten bahsetti. Biz bunun ulusal temellerde olmasını talep ediyoruz. Bugün Özerk Yönetimin bir projesi var, güzel bir proje ama geliştirilmeli, daha demokratik temelde olmalı. Ama Kürt projesi değil, Özerk Yönetim ve DSG’nin taleplerini içeren bir proje. Kürt projesi olması daha iyi olur. Biz daha fazlasını istiyoruz. Kürtlerin bu rejim olsun yada başka yönetim, anayasada bir hakka sahip olmasını istiyoruz. bunu gittiğimiz her yerde söylüyoruz.

Rûdaw: İnsani yardımlarda bulunduğunuzdan söz ettiniz. Efrin’e de gittiiniz mi?

Pervin İbrahim: Evet. Efrin'e gittik. Kamışlo’ya gittik. Orada bir ofisimiz de var. Şam’daki Kürtlere bugüne kadar onlara kimse yardım etmedi. Biz izin aldık yardım için. Çeçenistan Devlet Başkanı bize yardımcı oldu. Kürtler yoksul insanlar, onlara yardım edin dedi ve yardım etti. Efrin'e özel bir yer ayırdık göç zamanında. Çok zor bir zamanda bize bir uçak dolusu battaniye gönderdi, halk için sepetler ve yiyecek gönderdi.

Rûdaw: Şam'da yaşıyorsunuz. Dolar ve euro Suriye para birimi karşısında değer kazanıyor. Suriye ekonomisi kötü durumda çünkü bir ekonomik abluka var. Suriye'de, özellikle Şam'da ve diğer şehirlerde insanlar nasıl yaşıyor, hayat nasıl?

Pervin İbrahim: Zor. Halk zor durumda, Sezar Yasası var, Suriye hükümeti de bizim halk için talep ettiklerimizi yapmıyor. Biz parti olarak rahatsızlığımızı dile getiriyoruz. Hem güvenlik güçleri hem de İçişleri Bakanlığı bize neden bu kadar çok konuştuğumuzu soruyor. Ama biz partiyiz, konuşmamız gerekiyor, insanlar bize ne yaptığımızı soruyor. Bunları anlattığımızda kızıyorlar. Halk çok zor durumda. Memur maaşları yeterli değil, 60 bin lira yani 20-25 dolar civarında. Oysa sadece yemeke ve içmek için en az 125 dolar olması gerekiyor. Suriye bu güne kadar nasıl dayandı bilemiyorum!

Rûdaw: O halde bu, ülkedeki yolsuzluk veya hırsızlığın bir sebebi değil mi?

Pervin İbrahim: Yolsuzluk ve hırsızlık hala savaş içinde olduğumuz bir konu ve içinden çıkamadık. Elbette yolsuzluk var, ülkemizde savaş zenginleri oluştu. Nasıl ki yoksul bir sınıf oluştu aynı şekilde çok zengin bir tabaka da oluştu. Biz de bu konuda çok şey söylüyoruz. Şimdi insanlar ağlıyor. Bir süre önce 400 tüccar tutuklandı, paraları alındı. İnsanlar yargılanıyor, ama sorun çok büyük.

Rûdaw: Şam'da size bir problem çıkmıyor mu? Yani siz hükümeti çok cüretle eleştiriyorsunuz, güvenlik konusunu eleştiriyorsunuz. Ne bileyim, Suriye'de kimsenin cesaret edemediği konulara parmak uzatıyorsunuz, eleştiriyorsunuz. Bu sizin için bir sorun teşkil etmiyor mu? Bu cesareti nereden alıyorsunuz? Birçok kişi Pervin İbrahim'in arkasında Bogdanov, Lavrov’un olduğunu söylüyor. Gerçekten de bu cesareti Rusya mı veriyor?

Pervin İbrahim: Bir örnekle anlatayım; buraya gelmeden önce hakkımda bazı suçlamalar vardı, soruşturma hakimine gittim. “Siz hükümetten bahsediyorsunuz, Suriye topraklarının bir kısmının ayrılmasını istiyorsunuz, Kürt birliğini teşvik ediyorsunuz” şeklinde bazı suçlamalarda bulundu. Hatta Rûdaw TV yaynında yaptığım açıklamaları da belge olarak saydı. Biz bir partiyiz, ben sadece Pervin İbrahim değilim, bir parti başkanıyım. Ben evinde oturmuş herhangi bir kadın değilim ki konuşması yasaklansın. Biz parti olarak bu savaşa girişmesek ya da hükümet hakkında konuşmazsak, insanların haklarını talep etmesek o zaman neden partiyiz ki? Arkamda kimse olduğundan değil, elbette ilişkilerimiz var, hiç ilişkisi olmayan bir parti siyasi olarak sıfırdır. Bir parti olarak, kadın olarak, insanlar olarak yanımda benimle beraber olan insanlar adına konuşuyorum ve korkmuyorum. Hesabımı yapıyorum, korkmuyorum çünkü yanlış bir şey söylemiyorum. Suriye'de 11 yıldır var olan bir partiyiz, biz Suriye'nin bölünmesini istemedik. Kürtlerden ve Araplardan birçok insan rejimin yanında olduğunuzu söylüyor.   

Rûdaw: Bunu ben de çok duyuyorum. Moskova'dan, Kamişlo’dan, Şam'dan ve başka yerlerden birçok kez bültenimize misafirim oldunuz. Birçok kişi, Pervin İbrahim Suriye hükümetine yakın, bu yüzden cesaretle konuşuyor. Gerçekten Suriye hükümetine yakın mısınız?

Pervin İbrahim: Aslında böyle bir şöy söylemek yanlış. Size anlattım Suriye Cumhurbaşkanı’nın çıkardığı resmi bir kararnamenin ardından parti kurduk. Diğer devletlerde olduğu gibi. Şu anda burada birle bir parti kurmak isterseniz izin almanız gerekiyor ki resmi olsun. İkincisi, Suriye hükümetiyle ilişkilerimi gizlemedim. Ben bir partiyim ve resmi çalışıyorum. Ama gerçekleri ve yanlışları kimseden sakınmadan dile getiriyorum. Mesela bir mahkumun bir sorunu var, bunu kime soracağım? Elbette Suriye güvenlik güçlerine. Mesela birinin bir bakanlıkta sorunu var, onu o bakanlıkla konuşurum. Bu bir tarafa yakınım anlamına gelmez. Yakın değilim ama bu rejimden izin alarak çalışıyorum. Ama bir şeyler doğru olmadığında, onlara karşı duruyorum. Hem de Şam'da onlara karşı durdum. Benim yaptıklarım onları kızdırıyor. Çünkü onlara itaat ederseniz size kızmazlar. Ben korkmuyorum diyorum. Tutuklanmayı, öldürülmeyi, her şeyi göze alarak yola çıktım, siyasi çalışmalar böyledir.

Rûdaw: Parti olarak Suriye kriziyle ilgili Cenevre toplantılarına da katılıyorsunuz. Suriye hükümetine yakın bir müttefik olarak mı katılıyorsunuz. Yoksa muhalefet partisi olarak mı? Bu toplantılarda parti olarak Kürt sorunu hakkında da konuşuyor musunuz?

Pervin İbrahim: Birleşmiş Milletler (BM) bizi birkaç iç muhalefet partisi olarak davet etti Cenevre'ye gittik. İç muhalefet olarak taleplerimiz oldu. Bir Kürt olarak Kürt meselesinin hep gündemde olmasını istededim. Şimdi Cenevre’deki ilk toplantıdan son toplantıya kadar hiç bir oturumda Kürtlerin hazır bulunmadığını biliyoruz. Anayasa Komisyonu'nda iki Kürt üye vardı, onlar da anayasayı görüşmelerine katıldı. Onun dışında ne Moskova’da ne de Soçi'de Kürt delegasyonu yoktu. Katılmamalarının sebebini bilemiyorum. Bir Kürt olarak katılmalarını hep istedim. Bir Kürt kadını olarak çıkıp konuştum. Kürtlerin ne istediğini anlattım. Soçi'de çıkıp konuştuğumda Türk heyeti toplantıyı terk etti. Cenevre'de de konuştum ve Kürtler için bir projenin anayasaya dahil edilmesini istedim. Bunu konferansta anlattık.

Rûdaw: Rusya Kürt meselesine nasıl bakıyor?

Pervin İbrahim: Ruslar, Kürtler ne üzerinde anlaşırsa ve rejim ile bu konuda uzlaşırsa destekleriz diyor. Rusya'nın nazarında olur veya olmaz diye bir şart yok sadece Kürtler kendi aralarında taleplerini netleştirirse Kürtlerle Suriye hükümeti arasındaki müzakerelere arabuluculuk yapmaya hazır olmadıklarını söylüyorlar.

Rûdaw: Peki Kürtlerin ortak bir projesi yok mu?

Pervin İbrahim: Bana göre hükümete veya Rusya'ya sunulmuş belli bir Kürt projesi yok. Evet, Özerk Yönetim’in kendisine göre bir projesi var, kendi lisanları ile tanımladıkları bir proje ve DSG’nin Suriye ordusunun bir parçası olması gerektiğini söylüyorlar, bu bir proje. Himeymim'de ve Rusya'da müzakereler oluyor. Bağımsız partilerimizin bir kısmı Özerk Yönetim ile Himeymim'de toplantıya gitti ancak çıkışta anlaşamadılar. İster ENKS ister Özerk Yönetim olsun, iki taraf ortak bir proje geliştiremedi ve bildiğiniz gibi Kürt birliği konusunda anlaşamadı. Şimdiye kadar da Kürtlerin ortak bir projesi yok, kimse de böyle bir şey istemedi, her kes kendi istediğinin yapılmasını istiyor. Bazen konuştuğumda partilerimiz kızıyor, rejim Kürtlere bir şey vermiyor diyorum, projeniz nedir diyorum. Bunun için Şam'a kimse gelmedi.

Rûdaw: Kürtlerin Şam’a gitmesini istiyor musun?

Pervin İbrahim: Projenin kimden isteneceğini bilmek istemiyorum. Örneğin Irak'taki Kürtler haklarını kimden istiyor? Elbette Irak hükümetinden istiyorlar. Suriye’de Kürtlerin haklarını kim tanıyabilir? Partimiz anayasaya göre bir Suriye partisidir. Birileri bize yardım edebilir ama iş konuşmaya gelince bu Şam'da olmalı. Oturumlar Şam'da yapılmalıdır. Ya da ofislerimizde oturup muhalefeti destekleyeceğiz, sırtımızı başka devletlere vereceğiz ki böyle de kise Kürtlere hakkını vermez. Haklarımız Şam'da ama verip vermeyecekleri ayrı mesele.

Rûdaw: Peki Şam da Kürtlerin haklarını tanımaya ve kabul etmeye hazır mı? Sanırım 2011'de Beşar Esad Kürtlere, "görüşelim” diye haber gönderdi. Sanırım Haseki Valisi arabulucuydu. Ama Kürtler gitmedi. Sence gitmemeleri kötü mü oldu?

Pervin İbrahim: Bence kötü oldu. Kürtler Şam'a gitmeliydi. 2011'de Suriye Cumhurbaşkanı nasıl Kürtleri tanıma kararı aldı, partilerin kurulmasına ve buna benzer birçok kararı almışsa, o zaman, kimin bunları onayladığını ve kimin karşı olduğunu bilmek istedi. Kürtler rejimin çökeceğine inandı ve bu fırsatı değerlendirmediler. Daha sonra tekrar Kürtlere seslendi ama Kürtler yine gelmedi. Suriye Cumhurbaşkanı Kürtleri seviyor ve haklarını tanıyacak demiyorum ama bu bir fırsat ve değerlendirilmeliydi.

Rûdaw: Kürtşer Şam’a gitmiş olsaydı, Esad ne verirdi?

Pervin İbrahim: Bu soruyu ona sormalısın. Ama bence Kürtlere bir şeylerler verirdi. Çünkü Suriye'deki durum kötü ve karmaşıktı. Hepimiz biliyoruz ki rejimde kaderinin Mısır, Libya gibi diğer rejimlerle aynı olacağına dair bir korku içerisindeydi. Kürtler Şam'a gitse kaybedecek bir şeyleri olmazdı. Kürtler muhalefetin yanında yer almak istedi ve rejim çökecek diye düşündü. Fakat muhalefetin yanına gittiler, olabilir bu onların kararı. Fakat bölgesel ve uluslararası dengeler değişti, Beşar Esad kaldı, destekçileri arttı ve güçlendi.

Rûdaw: Kürtler şimdi muhalefeti bırakıp Şam'a dönerse, Esad haklarını tanımaya hazır mı?

Pervin İbrahim: Mesele hazır olup olmamak değil. Biz artık uluslararası bir fırsat doğduğunu ve Suriye meselesinin çözülmesi gerektiğini söylüyoruz. Bana göre Ruslar Kürtlere yardım etme konusunda ciddiler. Ama Kürtler kendi aralarında anlaşamıyor. Rusya, Kürtleri rejimle çözüm geliştirmeye zorla ikna edemez. Rusya Dışişleri Bakanlığı Kürtlerle yaptığı kadar diğer taraflarla görüşmüyor. Ama Suriye Kürtleri adına ortada bir proje yok. Kürtleri uzlaştırma projesi rejimin çıkarınadır. Rejim Özerk Yönetimi bir tarafa bırakıp ENKS'ye federatif haklar tanıyacak mı? Pervin olarak beni çağırır mı? Rejim bunu yapmaz.

Rûdaw: Suriye hükümetiyle PYD, DSG ve DSM diyaloğu nereye ulaştı?

Pervin İbrahim: Yaptıkları açıklamalara göre belli ki durmuş durumda. Bazen uzak tefek konularda anlaşıyorlar ama Özerk Yönetimin tanınması, DSG’nin Suriye ordusunun bir parçası olarak tanınması gibi temel şeyler çözülmedi ve bence bunu yapmayacaklar. Onlar (Şam) bunun bir parçalanma projesi olduğunu söylüyorlar.

Rûdaw: Demokratik Suriye Güçleri Genel Komutanı Mazlum Abdi, Şam ile müzakerelerin devam etmesi için Şam'ın Özerk Yönetimi ve DSG’yi tanıması gerektiğini ve Asayiş'in de Suriye ordusunun bir parçası olması gerektiğini söylüyor. Suriye bunu kabul etmeye hazır mı?

Pervin İbrahim: Bence Suriye buna hazır değil.

Rûdaw: Şam, ENKS içindeki Kürt partilerle görüşmeye hazır mı? Çünkü iki proje farklı...

Pervin İbrahim: Hayır hazır değil. Çünkü şimdiye kadar hiçbir projelerini görmediler. Yani rejim henüz bir ENKS projesi görmedi, Şam'a da gönderilmedi. Buradan Rûdaw ekranında açıkça söylüyorum, 2011'den beri Şam'a gitmediler ve projelerini göndermediler. Hiçbir tarafa rejimle görüşmek istediklerini söylemediler. Suriye Cumhurbaşkanı bu durumda gelin projenizi konuşalım der mi? Projeleri onlara özel ve bu Suriye'de, Suriye makamlarıyla görüşülmedi. Şimdi Özerk Yönetim birşeyler istiyor, talebi için mücadele ediyor ama ENKS hiçbir şey yapmadı. Kendilerine sorulunca da Beşar bize hakkımızı vermiyor diyorlar. E tabi sizler evlerinizde oturursanız Beşar size hak vermez. İşte bakın buradaki Kürdistan kanla alındı. Suriye’de de gidip mücadele etmezseniz Beşar Esad niye hakkınızı tanısın?

Rûdaw: Eğitim gibi bazı doğal haklar var. Bütün siyasi, askeri konuları bir kenara bırakırsak, Suriye hükümeti Kürtlere anadilde eğitim, kendi bölgelerindeki okullarda eğitim hakkı vermeyi düşünüyor mu?

Pervin İbrahim: Bu konuda Özerk Yönetim ile bazı noktalar üzerinde anlaşmaya varıldığı doğru, yani Kürt bölgelerinde kendi dillerinde okumalarına izin veriliyor. Kürt dili artık Şam Üniversitesi'nde resmi bir enstitüye sahip…

Rûdaw: Suriye ve Rusya, Türkiye ve desteklediği grupları Efrin, Sere Kaniye ve Gre Spi’den çıkarma gibi bir plana sahip mi?

Pervin İbrahim: Türkler Sere Kaniye savaşından önce Efrin'e gittiklerinde Rusya’nın Özerk Yönetim ile ilişkileri vardı. Biz onlara ve Suriye hükümetine “Türkler girdikleri bir yerden çıkmaz” dedik. Onlar girmeden bir anlaşma yapılmasını istedik. Ruslar da bunu bildiklerini söylüyorlar.

Rûdaw: Görüldüğü kadarıyla buralar Suriye hükumeti için çok da önemli değil?

Pervin İbrahim: Mesele Suriye hükümeti için önemli olup olmadığı değil, çünkü orası Suriye toprağı. Şimdi Suriye ordusu bir çok yerde yok. Örneğin Özerk Yönetimin kontrolü altındaki bölgelerde. Suriye yapabilirse bu bölgeleri de de savunacaktı. Suriye'nin gücü yetmiyor. Rusya sahada yardım edebilir ama etmiyor. İran ve Hizbullah, Suriye hükümetine sahada yardım ediyor. Rusya, Suriye konusundaki anlaşmalarının IŞİD'e karşı olduğunu söylüyor. Ancak ordusunu Suriye'ye getirmiyor.

Rûdaw: Bazıları Rusya'nın Kürtlere baskı yapmak istediğinde Türkiye'yi tehdit olarak kullandığını savunuyor. Yani Kürtlere Şam'a gitmez ve pazarlık yapmazsanız Türkiye size saldıracak diyor. Bu da Rusya Türkiye'yi engellemiyor demek olmuyor mu?

Pervin İbrahim: Hayır, Rusya Kürtlere müzakere için Şam'a gitmelerini söylemedi. Kürtler Rusya'ya gidip rejime karşı kendilerine yardım etmemekten yakınıyorlar. Rusya onlara ABD tarafında yer aldıklarını, diğerlerine de kendilerine herhangi bir proje sunmadığını söylüyor. Rusya Kürtleri Şam'a gitmeleri için iknaya zorlamadı. Rusya, Kürtlere yardım etmeye hazır olduğunu ve rejimin de Kürt haklarını tanımasını istediğini söylüyor. Rusya, Türkiye ile ilişkilerinin çok iyi olduğunu ancak bir talepte bulunamayacaklarını söylüyor. İsrail şimdi Şam'a saldırırken, Rusya İsrail füzelerinin önüne geçemeyeceğini çünkü İsrail'in İranlıları ve Hizbullah'ı vurduğunu söylüyor. Türkiye hakkında da sınırlarını koruduğunu ve PYD'i PKK ile bir gördüğünü söylüyor. Bu nedenle karşı çıkamayacaklarını söylüyor.

Rûdaw: Kürtler Moskova’ya şikayet için mi gidiyor?

Pervin İbrahim: Ben Kürdüm, ne olursa olsun kimsenin Kürtler hakkında kötü konuşmasına izin vermem. Cenevre'de ne oldu? ABD PYD'yi Cenevre toplantılarından çıkardığında, onlara PYD’nin sahada olduğunu ve bu savaşa taraf olmadıklarını, bu yüzden müzakerelerde yer almaları gerektiğini söyledim. Onları nasıl uzak tutabilirsiniz? Her yerde söylüyorum; onlar olmasa şu anda IŞİD'in elinde olurduk. Ama projelerinden bahsettiğimde, bence bu tek taraflı bir proje ve kendilerine ait bir Özerk Yönetim kurmuşlar ve bunun için bir şeyler yapılmasını istiyorlar. Şimdi bir Kürt kadını olarak, Pervin olarak partimiz neden Özerk Yönetim'de yer almıyor? Neden bize sormadan kendi başlarına kurdular?

Rûdaw: Hükümete yakın olduğunuz için olabilir mi?

Pervin İbrahim: Hükümete yakın olanlar da onların yanında yer alıyor. Rejim buna karışıyor mu? Üstelik bölgenin yönetimi değiller mi? Rejimin yandaşları kovulacak mı? Yanlarındaki bu Araplar kim? İşlerini çok iyi görüyorum ama projelerini savunamam. Diğer partilerimizin de bir mücadele tarihi var ama hiçbir şey belirtmediler. Kendilerini Özerk Yönetimden daha büyük görüyor ve Kürtler için daha fazla hak talep ediyorlarsa o zaman şunu söylüyorum; bu iş evden ofisten çalışmakla olmaz.

Rûdaw: Roj Peşmergeleri konusu var, Rojavalı kız ve erkeklerden oluşuyor. Suriye hükümeti bir gün bu peşmergelerin Suriye ordusunun bir parçası olmasına hazır mi?

Pervin İbrahim: Evet, evet çünkü DSG ordunun bir parçası olmak istediğinde hükümet hayır demedi.