Türkmenler neden ‘Evet’ diyor?
Referandum, doğal ve demokratik bir araçtır ve bütün dünya devletlerinde yapılmaktadır. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinden İngiltere’de de en geri kalmış devletlerinden Sudan'da da yapıldı. Onun için referandum Kürdistan Bölgesi’nin icat ettiği bir şey değildir ve Irak anayasasında da tespit edilmiştir.
Türkmenlerin gerçek temsilcisi olduğumuz için referanduma ‘Evet’ dedik çünkü Türkmenler referandumu destekliyor. Türkmenler kendilerini Kürtlerle aynı cephede görüyorlar ve gelecekte birlikte yaşamak istiyorlar.
Bir milletin iradesi birkaç siyasi tarafın plan ve siyasi programından daha üstündür. Irak devleti, kuruluşundan bu yana Türkmen ve diğer etnik grupları asimile etmiştir. En basit haklarından izole edilmiş ve varlıkları dahi inkar edilmiştir. Türkmenler de Kürtler gibi düşünüyorlar, bir yüzyıl daha bekleme niyetinde değiller. Bu coğrafyada medeni, çok milletli ve demokratik bir devletin inşası için referandumu desteklemektedirler.
Türkiye ile kültürel, ekonomik ortak çıkar bağları olan bir bölgenin gelişmesi ve resmileşmesi olumlu bir şeydir. Türkiye için Ortadoğu’da yeni bir müttefik ve iyi bir komşu doğuyor. Türkiye uzun vadeli stratejik müttefik arıyorsa Kürdistan'a destek vermelidir.
Türkmenlerin milli ve siyasi haklarına gelince... Türkmenlere görev verilirken seçim sonuçlarına göre değil, millet olmalarına göre verilmeli. Görevler seçim sonuçlarına göre değil milli hak olarak verilmelidir. Hükümetimizde Türkmen kültür ve eğitim genel müdürlüklerimizin olduğu doğrudur. Ama kültürel hakların alınması ile yütütme organlarında Türkmenlerin iştirak etmesi arasında fark vardır.
Türkmenler yasama ve yürütme organlarında millet olarak temsil edilmeli ve siyasi uzlaşı içinde kendilerini görmelidiler. Türkmenler bütün aşamalarda ve gelişmelerde milli menfaatleri doğrultusunda hareket etmiştir. Fakat stratejik ve ulusal meselelerde Kürtlerle aynı cephededirler.
Hem uluslararası organizsyonlarda hem de mahalli olarak Erbil ile Bağdat’ın masaya oturması ve diyalog kurmasını istiyorlar. Irak merkezi yönetimi, müzakerelerin devam etmesini ve müzakerede Birleşmiş Milletler’le Amerika gibi büyük güçlerin gözlemci ya da denetmen olarak hazır bulunmasına olumlu bakıyor.
Eğer Kürdistan siyasi yönetimi ciddi bir siyasi tavır sergilemeseydi, bölgedeki etnik gurupların birlik beraberliği olmasaydı ve referandumdan geri dönüş olmadığı kanaatine varılmasaydı Şii çoğunluklu Bağdat yönetimi böyle çaresizce bakıp demeç ve basın açıklamalarıyla yetinir miydi?
*Türkmen Kalkınma Partisi Genel Başkanı
(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)