Yer: BM Merkezi / ‘Bakın Kobani geliyor..!’

15-07-2015
A+ A-

Bir gazeteci olarak Birleşmiş Milletler’e (BM) hemen hergün gidiyorum. Bir Kürt olarak uluslararası büyük bir kurumda ekonomi, güvenlik, kültürel ve toplumsal konulara tanıklık etmek benim için ayrı bir öneme sahip.

 

Bu duruma önem vermemin başka bir nedeni ise, özellikle BM gibi bir kuruluşta Kürtler’in sesinin duyurulması.

 

Kürtler devlet sahibi değil. Ancak devletsiz olmak, BM gibi uluslararası öneme sahip yerlerde temsil edilmemek anlamına gelmiyor.  

 

Kürdistan Bölgesi’nden, BM’ye baktığımızda, bütün dünyanın gündeminin IŞİD’le savaş ve Peşmerge Güçleri’nin mücadelesi olduğunu zannederiz. Oysaki gerçekte BM, devletlerin birbirinden farklı ve önemli konuları ele aldığı bir yer.

 

Bir Kürt olarak bana acı veren taraf ise, BM’nin bazı üyeleri, 70 binden fazla nüfusu olmayan ülkelerin temcileri. “Dominik”gibi bir ülkenin temsilcisi, ABD ve Rusya gibi büyük ülkelerle birlikte BM Güvenlik Konseyi’ne katılma hakkına sahip ve görüşlerini dile getirip, kararlarda söz sahibi olabiliyor.

 

Ancak onmilyonlarla ifade edilen Kürt nüfusu ise bir bakıma yok sayılıyor.

 

Kürtler resmi veya gayriresmi, BM’de hiç söz sahibi olmuş değil.    

 

Bu durum, bence, Nisan ayından itibaren değişmeye başladı! Rûdaw Medya Grubu adına, 4 aydır BM binasında çalışıyorum.

 

Farkındayım, Rûdaw bir medya kuruluşu ve haber kaynağı! Bir gazeteci olarak benim de görevim haberleri okuyuculara tarafsız bir şekilde ulaştırmak.  Ayrıca bilindiği gibi bir gazetecilerin, düşüncelerden önce sorularla daha çok haşir neşir olması gerekiyor.

 

Ve şu bir gerçek, gazeteci, çoğu zaman sorduğu sorularla yöneticilerin dikkatini çok önemli konulara çekebiliyor.

 

Bundan yaklaşık 3 hafta önce IŞİD, bir kez daha Rojava’nın (Suriye Kürdistanı) Kobani kentine saldırdı.

 

O dönemde BM’de Suriye hakkında 2 özel toplantı yapıldı. Toplantı sonrasında ise basın mensupları yetkililere sorular yönlendirdi. Ancak düzenlenen basın toplantısında hiç kimse Kobani hakkında soru sormadı!

 

Rûdaw çalışanı ve bir Kürt olarak düzenlenen basın toplantılarında sadece ben Kobani hakkında soru soruyordum.

 

İşin ilginç ve tebessüm uyandıran yanı ise, BM’de görev yapan tüm meslektaşlarım beni görünce, “Bakın, Kobani geliyor” demeye başladı.

 

Kısacası her birimiz, içinde bulunduğumuz şartlarda, milletimizin sesi olmak zorundayız. Çünkü başka yolumuz yok!


(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)


Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli