Erbilli bir genç neden canlı bomba olur?

Kürt toplumu, uzun zamandır terörizimle karşı karşıya. Bu konudaki  askeri ve siyasi mücadele devam ediyor.

 

Erbil ile Bağdat arasında yaşanan siyasi sorunlar… Kürt siyasi partilerinin kendi aralarında yaşadığı çatışmalar… Radikal İslamcı gruplar ve sonrasında IŞİD’le savaş…

 

Bilindiği gibi, bölgede yaşanan terör saldırıları, bir süre sonra uluslararası tehdit haline geldi. 11 Eylül 2011 tarihinde ABD’de ve 13 Kasım 2015’te Fransa’da yaşanan terör saldırılarıyla tüm tüm dünyada bir tehdit olduğu kanısına varıldı.

 

Şengal’de yaşanan  katliam ise, tüm dünyada siyasi, toplumsal ve inanç çerçevesinde cevaplanması gereken birtakım sorular doğurdu. Bunları şöyle sıralayabiliriz:

 

-Kürdistan toplumunda terörizme destek veren mekanizmalar nelerdir?

 

-Şehirlerimizi terörden korumak için neler yapmalıyız?

 

-Kürdistan Bölgesi’ndeki hangi radikal gruplar ve ideolojiler terörü teşvik ediyor?

 

-Süleymaniyeli yada Erbilli biri, nasıl oluyor da canlı bomba haline gelebiliyor?

 

-Cevaplanması gereken onlarca soruyu düşündüğümüzde bile zor gelirken,  Peşmerge Güçleri  bin 25 kilometre uzunluğundaki sınırımızı IŞİD’den nasıl temizleyebilir?

 

Peki, İslamizm, Post-İslamizm, fundamentalizm, neo fundamentalizm, radikalizm ve terörizm vb. Nasıl kategorize edebiliriz?

 

Sözkonusu tartışmaların başka bir yönü ise, El Kaide ve IŞİD gibi radikal terör gruplarına katılan Kürdistan Bölgesi’ndeki kişilerin genel olarak toplumun hangi sınıfını oluşturduğu.

 

Yaşları, eğitim düzeyleri, evli veya bekar oldukları…

 

Kısacası bu soruların cevaplanması gerekiyor.

 

ABD ve Fransa’da milyonlarca frang ya da dolar bu tür soruların cevabının bulunması için harcanıyor.  Bilimsel araştırma ve strateji merkezleri kuruluyor, fikirler oluşturuluyor..

 

Kürdistan Bölgesi’nde yaşanan iç ve dış terör saldırılarına karşı önlem almak amacıyla bir tek bilimsel araştırma-inceleme merkezi kurulmadı.

 

Radikal gruplara ve terör saldırılarına karşı “global güvenlik önlemleri”nin  önemli bir etkisi olduğunu gözardı etmemek gerekiyor.

 

Yıllardır savaştığımız IŞİD’in nerede ve nasıl oluştuğuna, ayrıca hangi yöne doğru gittiğine dair halen bilgimiz yok.

 

Durum daha vahim bir noktaya ulaşmadan yetkililerinin en kısa zamanda bu konuda ciddi girişimlerde bulunması gerekiyor!

 

 (Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)