İHA ve SİHA'ların kabusu: Lazer silahlar savunmayı baştan yazıyor

Rûdaw

Haber Merkezi - İnsansız hava araçları son yıllarda savaşların şeklini kökten değiştirdi. Ucuz, küçük ve kolay ulaşılabilir olmaları sayesinde sadece cephe hatlarını değil, hava sahalarını, altyapıları ve şehirleri bile tehdit edebiliyorlar. Ancak bu tehditlerle mücadele etmek hem zaman alıcı hem de oldukça maliyetli.

Bu noktada lazer silahları savaş alanında yeni bir dönemin kapısını aralıyor. Yoğun ışık demetlerini hedefe yönlendirerek yok etmeyi amaçlayan bu sistemler saniyeler içinde onlarca hedefi vurabiliyor.

Üstelik bunu büyük patlamalar yaratmadan, sessiz ve hızlı bir şekilde yapıyorlar. Lazer silahı geliştiren uzmanlara göre, bu teknoloji İHA saldırılarını püskürtme maliyetini yüz binlerce dolardan sadece birkaç dolara kadar düşürebilir.

Her bir lazer atışı ortalama 2 ila 10 dolar arasında bir maliyete sahip. Bu durum, özellikle yoğun İHA saldırılarının geri püskürtülmesini hem daha ekonomik hem de sürdürülebilir hale getiriyor.

Avrupa'dan körfez ülkelerine kadar birçok ülke hali hazırda lazer silahlarını test ediyor. Amaç, askeri üsleri, havaalanlarını ve şehirleri korumak.

Lazer silahları hem hızlı hem de ucuz olmalarıyla öne çıkıyor. Ancak bu sistemlerin etkili çalışması için yüksek enerjiye ve temiz bir görüş hattına ihtiyaç duyuluyor.

Yağmur, sis veya toz fırtınası gibi hava koşulları lazerin etkinliğini azaltabiliyor. Lazer sistemleri özellikle İHA'lar ve kısa menzilli füzeler için son derece etkili. Ancak uzun menzilli balistik füzeleri imha edebilen sistemlerin yerini almaları şimdilik mümkün görünmüyor.

Uzmanlara göre lazer teknolojisinin yaygınlaşması savaşların ekonomik dengesini de değiştiriyor. Düşük maliyetli savunma, saldırganları çoklu İHA saldırı stratejilerini yeniden düşünmeye zorluyor.

Bu da güç dengesinin saldıranlardan ziyade en gelişmiş savunma sistemlerine sahip ülkelere kaymasına neden oluyor. Sonuç olarak, lazer silahları İHA savaşlarını tamamen sona erdirmeyecek, ancak savaşların ekonomik yapısını ve savunma yöntemlerini köklü biçimde değiştirecek.

Uzmanlar, önümüzdeki yıllarda birçok ülkenin bu yeni silah teknolojisini envanterine katmasının kaçınılmaz olduğunu belirtiyor.