Churchill: Kürtler kimyasal ile korkutulmalı!
Hawaii (Rûdaw) - İkinci Dünya Savaşı döneminin İngiltere Başbakanı Winston Churchill, Kürt lideri Şeyh Mahmud Berzenci ve Kürt devriminin kimyasal silahlarla yok edilmesi gerektiğini düşünüyordu.
Amerika’nın 2003’te Irak’a saldırdığında ülkenin başkanı olan George W. Bush, dünyada faşizm ve kötü güçlere karşı mücadele eden liderlere özenmek için Beyaz Saray’daki ofisinde Churchill’e ait bir heykel bulunduruyordu.
Bugünkü ABD Başkanı Barack Obama ise, 2010’deki seçimleri kazanınca başkan olarak Beyaz Saray’a ilk yaptığı iş Winston Churchill’e ait heykeli İngiltere’ye iade etmek oldu.
Obama’nın Kenyalı dedesi Hüseyin Onyango Obama, ülkesinin Churchill’in başkanlığında İngiltere kolonisindeyken iki yıl yargısız hapiste tutulmuştu.
Heykelin iade edilmesi, muhafızlar arasında tartışmaya yol açarak bunu Obama’nın Churchill’e karşı şahsi bir nefretten kaynaklandığı düşünüldü.
Beyaz Saray sorumlusu William Alman, 2010’de basın mensuplarına yaptığı bir açıklamada,“yeni başkan yönetime gelmeden önce İngiltere’ye iade etmek şartıyla, heykelin İngiltere eski Başbakanı Tony Blair tarafından Gorege w. Bush’a verildiğini” belirtmişti.
Medya’da sık sık gündem olan Obama’nın heykele olan nefretini bu sefer Richard Toye’nin yazdığı “Churchill imparatorluğu:Onu inşa eden dünya ve onun inşa ettiği dünya” adılı tarihi bir kitapta dile getirdi.
Kitapta, Churchill’in beyaz insanlar ırkının üstünlüğüne inandığını, Sudan insanlarını kendi elleriyle yaktığını, diğer ırkları ve siyahi insanlara karşı söylediği nefret sözleri yer alıyor.
“Ari ırkının yükselmesi” gerektiğine inanan Churchill’in bir diğer özelliğiyse İngiltere’nin işlediği suçları savunmasıydı.
Churchill’in yaptıklarının hala insanlara acı verdiği aktarılan kitapta,Irak’ı dizayn ederek farklı gruptan hakları suni bir sınır içinde yerleştiren kişi olarak tanıtılıyor.
Kitapta,1920’de Kürt lideri Şeyh Mahmud Berzenci liderliğindeki Kürtler’in İngiliz hükümdarlığına karşı devrim yaptıklarında, Churchill, “ben modern olmayan aşirete karşı kimyasal gazın kullanılmasından yanayım,çünkü bu onları ilelebet korkutacak” ifadelerine yer veriliyor.
Churchill’in dizayn ettiği Irak’ın lideri yıllar önce onun “modern olmayan aşiretler” karşısında desteklediği kimyasal gaz 1988’de Halepçe kullandı.
Toye, Churdchill’i emperyalist bir kişi olarak tanıttığı kitabında şöyle anlatıyor:
“Churchil, Adolf Hitler’e karşı durmuşsa da onun gibi kendi ırk üstünlüğüne inanıyordu. O Hitler'i ve Gandi’yi övüyordu. Irkçılığıyla gurur duyan Winston ‘Hindistan’da asla demokrasi olmaz’ dediği ifade ediliyor. Churchil’in düşüncesinin aksine, Hindistan dünyada en büyük demokrasi ülkesi oldu. Halepçe’nin kimyasal gazla bombalanması,“Kürtler’in ilelebet korkutmasına” yol açmadı.Aksine Kürtler Halepçe’yle daha fazla özgürlük için çabalayarak bugün Irak’ın en güvenli ve sakin bölgesi haline geldi. Her gün bağımsızlığa daha da yaklaşıyor”