Ukraynalıların yıkım ve diplomasi arasındaki çaresizliği: Bunca ölüm ne içindi?

Kiev (Rûdaw) -  Rusya-Ukrayna savaşında dördüncü yıl geride kalırken, başkent Kiev karanlık, soğuk ve bombardıman korkusuyla yaşıyor. Trump yönetiminin 2025 başında başlattığı yoğun ateşkes girişimleri sürerken, Ukrayna halkı olası bir toprak tavizine tepkili: "Gençlerimiz bu toprakları şimdi masada verelim diye mi öldü?"

Savaşın gölgesinde yaklaşık 4 yılı geride bırakan Ukrayna'da halk, dondurucu soğuklar, elektrik kesintileri ve enkaz yığınları arasında yaşam mücadelesi veriyor. Başkent Kiev'de Rusya'nın ani hava saldırıları günlük rutinin bir parçası olmaya devam ederken, ABD öncülüğünde yürütülen barış görüşmeleri sokakta hem umut hem de derin bir şüpheyle karşılanıyor.

"Sabaha kadar dehşeti yaşadık"   

Kiev sokaklarındaki yıkımın izleri silinmezken, saldırıların travması tazeliğini koruyor. Olay anını anlatan Kiev sakini Şarika İbrahimova, yaşadıkları korku dolu geceyi şu sözlerle dile getirdi:

"Evdeydik, her şey sakindi. Gece yarısı aniden silah sesleri başladı. Ses o kadar şiddetliydi ki, evimizin hedef alındığını sanarak ellerimizle başımızı korumaya çalıştık. Durmaksızın ateş ettiler. Tam bitti sanıyorduk, yeniden başlıyordu. Bu dehşet sabaha kadar sürdü."

Barış masasına "toprak tavizi" tepkisi   

2025 yılının başında ABD'de Trump yönetiminin devreye girmesiyle birlikte Washington, Moskova ve Kiev hattında diplomatik trafik hızlandı. Taraflar arasında şu ana kadar üst düzeyde 5 görüşme gerçekleştiği belirtiliyor. Ancak masadaki "müzakere" başlığı, sahada bedel ödeyen halk tarafından "teslimiyet" olarak algılanıyor.

Müzakerelere güvenmediğini belirten Divono Padoliv isimli vatandaş, tepkisini şu sözlerle ifade etti:

"Biz müzakerelere inanmıyoruz. Tek yaptıkları bizi teslim olmaya ve her şeyi kabullenmeye ikna etmeye çalışmak. Buna kimsenin inancı yok. Kaç genç öldü? Bunca insan, biz şimdi bu topraklardan vazgeçelim diye mi hayatını kaybetti? İşgal altındaki bölgelerden gelenler hala kendi topraklarında yaşamak istiyor. Bunca ölüm ne içindi?"

"Çocuklarımız için adaletsizlik"   

Yüzlerce sivilin hayatını kaybettiği savaşta barış umudu, "adalet" arayışıyla gölgeleniyor. Nadya Kavalska isimli bir başka Kievli, "Ukrayna için en iyi seçenek elbette doğru bir müzakeredir. Ancak mevcut durum çok karmaşık. Şu an gördüğüm tablo, Ukrayna halkı ve çocukları için tam anlamıyla bir adaletsizlik" değerlendirmesinde bulundu.

"Dünyayı biz yönetmiyoruz"

Halkın bir kısmı ise çaresizlik içinde savaşın bir an önce bitmesini bekliyor. Siyasetten anlamadığını belirten Antonio Krosla, "Sınırlarımız için dua ediyorum" derken, Anatoli isimli vatandaş ise daha pragmatik bir yaklaşım sergiliyor:

"Barış görüşmeleri konusunda daha az düşünüp, artık bir şeyler üzerinde anlaşmamız gerekiyor. Sonuçta bu dünyayı biz yönetmiyoruz."