New York Seçimleri - Örgütsüz Kapitalizm ve İslamofobiye ret

New York (Rûdaw) - Salı günü ABD’de tarihi bir seçim yaşandı. Kapitalizmin merkezi olarak bilinen New York, sosyalist bir Müslüman’ı belediye başkanı seçerek hem örgütsüz kapitalizme hem de İslamofobiye güçlü bir mesaj gönderdi.

Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) en büyük şehri yeni belediye başkanını seçti. Demokratların adayı Zohran Mamdani, Cumhuriyetçi rakibi Curtis Sliwa ve bağımsız olarak yarışan eski New York Valisi Andrew Cuomo’yu geride bırakarak New York'un yeni Belediye Başkanı seçildi.

34 yaşındaki Mamdani'nin göçmen geçmişi ve sosyalist ilkeleri birçok New Yorkluya hitap ediyor.

Seçim kampanyasının odağında, ülkenin en zengin şehrinde ekonomik eşitsizliği azaltmak amacıyla devlet müdahalesini artırma hedefi yer aldı.

“Yeni bir siyaset türü için emir verdiniz”

Mamdani, seçim zaferi konuşmasında New Yorklulara hitaben şu ifadeleri kullandı:

“New York, bu gece bir değişim emri verdiniz. Yeni bir siyaset türü için bir emir. Yaşanabilir bir şehir için bir emir.”

Seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından, Mamdani’nin destekçileri kutlama için sokaklara döküldü. Mamdani, konuşmasında kampanyası süresince dile getirdiği vaatlerini - ücretsiz çocuk bakımı, kira artışlarını durdurma ve temel hizmetlerde eşitlik - yeniden vurguladı.

“Kapitalist sınıf reddedildi”

New York sakini Celeste Way, seçim sonucunu, “Bence sadece Amerika’da değil, tüm dünyada büyüyen ekonomik eşitsizlikle birlikte kapitalist sınıf reddedildi” sözleri ile değerlendirdi.

Salı günü yapılan seçimlerde katılım oranı dikkat çekiciydi. Oy kullanma merkezleri önceki seçimlere göre daha kalabalıktı ve iki milyondan fazla seçmen sandığa gitti. Bu, son elli yılın en yüksek katılım oranı oldu.

Eşitsizliğin başkenti

New York, ekonomik eşitsizliğin en belirgin biçimde hissedildiği şehirlerden biri. Bir yanda gökdelenlerde yaşayan milyarderler, diğer yanda kira ödemekte zorlanan milyonlarca insan bulunuyor.

Şehrin gelirinin yüzde 40’ı nüfusun yalnızca yüzde 1’lik kesiminin elinde. Sekiz buçuk milyonluk nüfusun yarısından fazlası yoksulluk içinde ya da yoksulluk sınırında yaşıyor. Her dört çocuktan biri yoksulluk koşullarında büyüyor.

New York sakini Ron Sugarman, bu tabloya dikkat çekerek şunları söyledi:

“Liderimiz kalmadı. Eğitim, gıda, barınma gibi temel konuları düşünecek insanlara ihtiyacımız var. Biz bu yüzden oy kullanıyoruz.”

“Kapitalizm kötü bir kelime haline geldi”

Müzisyen Matthew Harrison da, şehirdeki yaşam maliyetlerinin yükselmesinin Mamdani’nin zaferinde belirleyici olduğunu ifade etti.

Harrison, “Kapitalizm büyük ölçüde kötü bir kelime haline geldi. İnsanlar fiyatların yükselmesinden ve mahallelerinden çıkarılmalarından bıkmış durumda. Büyük şirketler toplumun dokusunu parçalıyor” diye konuştu.

“Bu seçim hayatta kalma meselesi”

Bazı seçmenlere göre Mamdani’nin başarısı, sadece siyasi değil, aynı zamanda yaşam mücadelesinin bir yansımasıydı.

New York sakini Brandy Alduc, “Eleştirmenler onun komünist olduğunu ya da kapitalizm karşıtı olduğunu söylüyor. Bu benim için önemli değil. O, benim için önemli olan konulardan bahsediyor. Büyüdüğüm bu şehirde kalmak, eşimle burada bir aile kurmak istiyorum — bana bunu vaat eden tek kişi Zohran” diye konuştu.

Uganda’dan New York’un zirvesine

Birkaç ay öncesine kadar da neredeyse hiç tanınmayan Zohran Mamdani, Uganda’nın başkenti Kampala’da 1991 yılında doğan Zohran Kwame Mamdani, Hint kökenli Müslüman bir ailenin çocuğu.

Yeni yılda, Amerika’nın siyasi ve ekonomik elitlerinin sert muhalefetine rağmen ülkenin en büyük şehrinin en güçlü yetkilisi olacak.

New York’taki bu sonuç, birçok gözlemciye göre Amerika’nın hâlâ “rüyaların ülkesi” olduğuna dair güçlü bir hatırlatma niteliğinde.