BM uyardı: Kürtçenin o şivesi de kaybolmakla yüzyüze

New York (Rûdaw) – Birleşmiş Milletler (BM) raporlarına göre, Kürtçenin Hewrami şivesi ile Keldani dili de “unutulmaya yüz tutmuş diller kategorisinde” bulunuyor.

 

Kütçenin Hewrami lehçesi ile çoğunluğu Kürdistan ve Irak’ta yaşayan Keldanilerin kullandığı Keldanice, BM’nin “unutulmaya yüz tutmuş diller kategorisinde” yer alan 2 bin dil arasında yer alıyor. Bu dillerin ortadan kaybolma ihtimali de yüksek.  

 

Zira UNESCO raporlarına göre, geçmişte sadece Kürdistan Bölgesi’nin Akre ilçesindeki 3 köyün konuştuğu Barzan Yahudilerinin dilini bilen son kişi de 1998’de Orşelim’de öldükten sonra bu dil tamamen ortadan kalkmış.   

 

BM Kürtçeyi tehdit altındaki diller listesine almış değil. Ancak Türkiye, Irak, İran ve Suriye’de yok olma tehdidi altında olan 56 dil bu listede bulunuyor.

 

BM Sözcü Yardımcısı Ferhan Hak, “BM olarak dilleri korumanın kültür ve yaşam tarzlarını koruma anlamına geldiğine ve farklı dillerin korunmasına gerektiğine inanıyoruz” diyor.

 

Fakat hala uluslararası siyasi arenada anadilde okuma-yazma ve konuşma en temel insan haklarından biri olarak görülmüyor.  

 

Ferhan Hak, “BM sistemi içerisinde biz insan hakları çerçevesinde sadece değişik grupların kendi dillerini yaşatmasını teşvik ediyoruz” diyor.

 

Dil ve kültürleri koruma BM siyasetinin bir parçası olsa da uluslararası yasalar da tehlike altındaki dillerin yaşatılmasını garanti altına almıyor.

 

Uluslararası yasalar konusunda uzman olan Ahmed Fethi, “Tehdit altındaki dillerin korunmasını sağlayacak herhangi bir uluslararası yasa yok. Ancak dünyadaki kültürel zenginliği, buna dil de dahil korumak için ortak bir konsensüs var” diyor.

 

Bu konsensüs, BM Genel Kurulu’nun farklı dil ve kültürleri koruma adına diplomatik inisiyatif kullanmasının önünü açmış bulunuyor.

 

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Başkanı Maria Fernanda Espinosa, “Biz bu dönemde orjinal dillerin korunması için uluslararası düzeyde fikir birliğine vardık. Orjinal halkların BM Genel Kurulu’nda yer alması için çabaladık” diyor.

 

Ancak şu ana kadar da Kürtlerin orjinal bir halk olarak tanınması için herhangi bir çaba sözkonusu değil.