Cengiz Çandar: Barış fırsatları defalarca kaçırıldı, şimdi titrek bir irade var

01-09-2025
Etiketler Cengiz Çandar Rûdaw Araştırmalar Merkezi Türkiye'nin Zorlu Barışı Çalıştay Barış Süreci
A+ A-

Erbil (Rûdaw) – Rûdaw Araştırmalar Merkezi tarafından düzenlenen "Türkiye'nin Zorlu Barışı” başlıklı çalıştayda konuşan DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar, Türkiye'nin Kürt meselesindeki tarihi süreçleri ve güncel durumu değerlendirdi. Çandar, geçmişte barış fırsatlarının defalarca kaçırıldığını, ancak bugün "titrek de olsa bir iradenin" var olduğunu belirtti.

Rûdaw Araştırma Merkezi, başkent Erbil'de "Türkiye'nin Zorlu Barışı: PKK'nin Silahsızlandırılması ve İstikrarsız Jeopolitik Durumda Siyasetin Dönüm Noktaları" başlıklı önemli bir çalıştay düzenliyor.

Basına açık olarak gerçekleşen birinci oturumda moderatörlüğünü Rûdaw Medya Grubu'ndan Hêvîdar Zana’nın yaptığı oturuma, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Oğuzkağan Salıcı, Saadet Partisi Milletvekili ve Milli Birlik ve Demokrasi Komisyonu Üyesi Bülent Kaya, DEM Parti Milletvekili Cengiz Çandar, Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK) Genel Başkanı Bayram Bozyel, siyasetçi ve Kürdistan Yurtseverler Birliği Eski Politbüro Üyesi Mela Bahtiyar ve Rawest Araştırma Enstitüsü Direktörü Roj Girasun katıldı.

Bu oturuma konuk olarak katılan Cengiz Çandar, konuşmasına 1991 Körfez Savaşı sonrasında dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile yaşadığı bir anıyı paylaşarak başladı.

Çandar, Özal'ın kendisini, Irak'ta rejim değişikliği beklentisi ve Türkiye'nin Kürtlerle yeni bir gelecek tasavvur etmesi gerektiği düşüncesiyle Kürt liderleriyle temas kurmaya gönderdiğini aktardı. Bu temaslar sonucunda Londra'da Celal Talabani, Muhsin Dizayi ve şimdiki Irak Cumhurbaşkanı Latif Reşit ile ilk toplantıların yapıldığını ifade etti.

Çandar, bu görüşmelerin 1923'te Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Kürtlerle cumhurbaşkanlığı düzeyinde yapılan ilk temaslar olması hasebiyle bir tabunun yıkılması anlamına geldiğini vurguladı.

Öcalan ile görüşme ve ilk ateşkes

Talabani aracılığıyla Abdullah Öcalan ile temas kurulduğunu ve 1993 yılının 16 Mart günü ilk kez ateşkes ilan edildiğini anlatan Çandar, Lübnan'ın Beka Vadisi'nde uluslararası basının önünde gerçekleşen bu açıklamaya kendisinin de bizzat tanıklık ettiğini söyledi.

Öcalan ile baş başa bir saat kadar görüştüğünü belirten Çandar, o günkü açıklamaların bugünkü noktaya gelindiğinde de geçerliliğini koruduğunu ifade etti.

Çandar, 1993'ten bugüne kadar geçen 32 yıllık süreçte "muazzam barış fırsatlarının defalarca kaçırıldığı" sonucuna vardığını dile getirdi.

Bu kaçan fırsatların en önemli nedeninin "irade yoksunluğu" olduğunu belirten Çandar, “özellikle Türkiye'yi yöneten irade Kürt sorununu çözme konusunda yeterli bir irade ortaya koymadı” dedi.

Oslo ve Çözüm Süreci

Çandar, Oslo'da Türk İstihbarat Teşkilatı (MİT) yetkilileri ile PKK heyeti arasında yapılan gizli görüşmelere de değindi.

Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın görevlendirdiği heyet ile PKK heyetinin Kandil'den Erbil, Viyana ve Oslo güzergahını kullanarak ondan fazla görüşme yaptığını aktardı.

Bu görüşmelerde tarafların aynı otelde kaldığını, beraber yemek yediklerini ve sohbet ettiklerini belirten Çandar, "Dünyadaki çatışma çözümlerinde bunun örneği yok. Oslo'nun da örneği yok" dedi.

2013-2015 dönemindeki Çözüm Süreci'nin de büyük heveslere rağmen sonuçsuz kaldığını hatırlatan Çandar, tüm bu başarısızlıkların temelinde yine "irade eksikliğinin" yattığını söyledi.

İrlanda örneği ve Türkiye'deki durum

Barış süreçlerinin inişli çıkışlı olabileceğini ancak sonunda bir yere varılması gerektiğini ifade eden Çandar, İrlanda'daki "Hayırlı Cuma Anlaşması" sürecinden bir anekdot paylaştı.

İrlanda Başbakanı Berthe Ahern ile görüşmeler sırasında Londra'da IRA'nın bomba patlatmasına rağmen görüşmelerin geçici olarak kesildiğini ancak tarafların tekrar bir araya gelme iradesine sahip olduğunu anlattı.

Çandar, Türkiye'de ise bu tür bir iradenin maalesef olmadığını dile getirdi.

Çandar, bugünkü durumda "titrek de olsa bir iradenin" var olduğunu belirtti.

Özellikle PKK lideri Abdullah Öcalan'ın örgütünü feshettirmesi, silahları bıraktırması ve 11 Temmuz'daki silah yakma töreninin "çok kuvvetli, daha kuvvetli olamayacak bir irade beyanı" olduğunu vurguladı. Bu eylemin, PKK'nin Türk devletine karşı silahlı eyleme girişmeyeceği manifestosu olduğunu söyledi.

İktidar tarafından da bir irade beyanı olduğunu belirten Çandar, bugüne kadar barış girişimlerinin önünde ilk planda duran MHP lideri Devlet Bahçeli'nin bu sefer ön almasının son derece değerli olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın onayı olmadan böyle bir iradenin sonuca ulaşmasının mümkün olamayacağını da ekledi.

Ancak Çandar, bu sürecin "Kürt sorununun çözümü olmadığını", aksine "Kürt sorununun çözümüne giden yolların açılması" olduğunu vurguladı.

Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat çağrısı sırasında Erbil'de olduğunu ve Kürt halkının meydanları boşaltmasını "kazancımız ne?" sorusuyla yorumladığını aktardı.

 Anadilde eğitim, anayasadaki vatandaşlık tanımı veya Kürtlerin eşit vatandaşlığı gibi somut kazanımların henüz elde edilemediğini dile getirdi.

“Demokrasi olmadan çözüm olmaz”

Çandar, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

"Bu, Türkiye tarihinin en büyük Kürt isyanının sona erişidir. Kürt sorununun çözümü değildir. Kürt sorununun çözümü ayrı bir şeydir. Kürt sorununun çözümüne buradan girmek lazım. Bu barışa, bu anlamda isyanın bitmesi anlamında barışa erişmek için demokrasi gerekmez. Demokratik bir ülke gerekmez. Otoriter bir ülkede de bir isyan sona erebilir. Ama Kürt sorunun çözümü demokrasi olmadan olmaz. Demokratikleşme olmadan olmaz."

Çandar, barış noktasında irade olduğunu ve sürecin kırılganlığına rağmen başarıya ulaşacağını düşündüğünü, ancak bölgesel gelişmeler nedeniyle bu barışın hala tedirgin olunması ve ihtiyatlı olunması gereken "kırılgan bir zemin üzerinde" devam ettiğini sözlerine ekledi.

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli
 

Son paylaşılanlar

Foto: Başkan Mesud Barzani Melayê Cizîrî Sempozyumu’na katılmak üzere Cizre'ye gitmişti

Kürdistan Hükümeti'nden Başkan Barzani'nin Cizre ziyareti tartışmalarına ilişkin açıklama

Kürdistan Bölgesi Hükümeti, Başkan Mesud Barzani’nin Şırnak’ın Cizre ilçesine yaptığı tarihi ziyarete ilişkin bir açıklama yayımlayarak ziyaretin ardından yapılan bazı yorumların "farklı, istenmeyen ve maksadını aşan" nitelikte olduğu ve bunun üzüntü yarattığı belirtildi.