Diyarbakır (Rûdaw) – Seyid Kadir Ciziri’nin son halifesi Şeyh Seyfullah Ensari, 90 yaşında hayata gözlerini yumdu. Kürt siyasetçi Haşim Haşimi, kayınpederi Ensari’nin hakikat, adalet ve vahdet-i vücut yolunda yürüdüğünü, her zaman mazlumun yanında yer aldığını söyledi.
Nakşibendi tarikatı önderlerinden Şeyh Seyfullah Ensari (90), 13 Temmuz’da Diyarbakır’da hayata veda etti. “Şeyh Baba” olarak da tanınan Ensari’nin cenazesi kameralardan uzak, çok sayıda kişinin katıldığı bir törenle toprağa verildi.
Türkiye ve Kürt illerinde binlerce müridi bulunan Şeyh Seyfullah’ın sevenleri ve müridleri cenazeye katılmak istedi ancak ailesi yeni tip koronavirüsü salgını nedeniyle taziye kurulmasını uygun bulmadı.
Şeyh Seyfullah Ensari’nin damadı Kürt siyasetçi Haşim Haşimi, Şeyh’in 15 yaşında “halifelik” ünvanı alan ender insanlardan biri olduğunu söyledi.
Rûdaw’a konuşan Diyarbakır eski milletvekili Haşimi, “O küçük yaşta ilim öğrenmeye başladı. Seyid Kadir Ciziri’nin tekesine gitti, onun yanında tahsilini aldı. İlim konusunda, özellikle Arapça ve Farsça konusunda kendisini geliştirdi. Ana dili Kürtçe’nin Dimilki lehçesiydi, ancak Kurmanci’yi de çok iyi konuşurdu. İlim olarak da bu dilleri iyi bilirdi. Medrese eğitimini ilk olarak Şeyh Tevile Halifesi Şeyh Şurebel Ciziri’nin, daha sonda Şeyh Kadir Ciziri’nin yanında aldı. Daha 15-16 yaşındayken Şeyh Kadir Ciziri’nin halifesi oldu” dedi.
Şeyh Seyfullah Ensari, Seyid Kadir Ciziri’den “halifelik” izni aldıktan sonra Hani ilçesinde irşada başladı. Kısa süre içerisinde bölgede ismi duyulan Ensari, daha sonra Karacadağ bölgesinde irşad faaliyetlerini sürdürdü. İnsanlara hakikati söylediği ve doğru yolu öğrettiği için birçok kişi onun yanında ders almak istedi.
İstanbul’da çok sayıda müridi olan Şeyh bu kente gitmesi için teklifşer aldı, irşadını bu kentte devam etmesi istendi ancak o bunu kabul etmeyip Diyarbakır’da kalmayı tercih etti.
Haşim Haşimi, Şeyh Seyfullah Ensari’nin tasavvuf görüşünün vefa’yı temel aldığını söyledi. Şeyh’in müridlerinin sadakatini, ahlak ve edebini herşeyin üstünde tuttuğunu belirten Haşimi, bu nedenle istikametinin “Allah aşkı” olduğunu ifade etti.
Haşimi, “İstikameti hakiki İslam ve ılımlı müslümanlıktı. Bu istikametten hiç ayrılmadı ve hayatının sonuna kadar bu doğrultuda irşad etti. Birçok defa eziyet ve cefa çekti. Herkes ona cefa verdi ama o karşılığında herkese vefa sundu. Hak, hukuk, adalet ve yüksek ahlak onun yoluydu. Onun herşeyi Allah aşkı üzerine inşa edilmişti” dedi.
Hocası Seyid Kadir Ciziri, Nakşibendi tarikatının tanınan önderlerinden biri olarak biliniyor. Türkiye’den, Kürdistan Bölgesi, Rojhılat, Rojava ve birçok ülkeden mürşidleri ondan halifelik izni almak için çalıştı. Ancak o sadece 12 kişiye bu yetkiyi verdi ki bunlardan biri de Şeyh Seyfullah Ensari’ydi. Seyid Kadir Ciziri’nin hayatta kalan son halifesi Şeyh Seyfullah Ensari de 13 Temmuz günü hayatını kaybetti.
Haşim Haşimi, “Onların istikameti hakiki İslamdı, ilim ve ahlak müktesebatı da İslam diniydi. Müktesebatında Ehlibeyt hakikati yüksektir. Onu korumuşlardır. Peygamberin zürriyetini korumuşlardır. Hayatının her alanında, her daim zülme karşı durmuş, mazlumun yanında yer almışlardır. Tasavvuf çok geniş bir ilim. Vahdett-i vucut ve vahdet-i şihud ile korunuyor. Onlar için fakir zengin, siyah yada beyaz ayrımı yoktur. Bu kalbi bir ilimdir, gönül işidir. Şeyh Seyfullah bu temelde irşad etti ve halk tarafından sevildi. O mazlumların dostuydu, her zaman doğruları söyledi. Fakat hiçbir zaman şöhreti sevmedi, medyaya çıkmayı kabul etmedi” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın