Erbil (Rûdaw) – Güney Kore Erbil Başkonsolosu Seung-chul Lim, Kürdistan Bölgesi’ndeki yaşam tecrübesini "her gün yeni bir şey keşfediyorum" sözleriyle özetledi. Lim, iki halkın kültürel kodlarının ve dillerindeki bazı kelimelerin şaşırtıcı derecede benzer olduğunu ifade etti. Lim, Kürtlerin misafirperverliğini dünyaca bilinen "Ladies First" (Önce Kadınlar) yerine "Guest First" (Önce Misafir) şeklinde tanımlayarak takdirini dile getirdi.
Rûdaw TV’de yayınlanan özel bir röportajda Dilbixwin Dara’nın konuğu olan Sun-chol Lim, Kürdistan Bölgesi ile Güney Kore arasındaki ilişkilerin tarihsel derinliğine vurgu yaparak, vize süreçlerinden eğitime, kültürel benzerliklerden ekonomik iş birliğine kadar pek çok konuda önemli açıklamalarda bulundu.
Dil ve kültür köprüsü: "Were" ve sayılar
Röportaj sırasında diller arasındaki benzerliklere dikkat çeken Başkonsolos, Kürtçe ve Korece’de bazı kelimelerin neredeyse aynı olduğunu ifade etti.
Lim, "Kürtçe’deki 'Were' (Gel) kelimesi Korece'de de aynı anlamda kullanılıyor. Ayrıca sayı sayarken 'Du' (İki) ve 'Se' (Üç) kelimeleri ile acele etmeyi ifade eden 'Pele Pele' (Korece: Palli Palli) ifadeleri birbirine çok yakın" diyerek kültürel yakınlığın altını çizdi.
Erbil sokaklarında Kürt gençlerinin kendisine "Annyeonghaseyo" (Merhaba) ve "Saranghae" (Seni seviyorum) gibi Korece kelimelerle seslenmesinden büyük mutluluk duyduğunu belirten Lim, Kore dizilerinin bu kültürel yakınlaşmada büyük rol oynadığını söyledi.
Kürt misafirperverliği ve "Lord of the Rings" benzetmesi
Kürdistan’ın doğasına ve insanına hayranlığını gizlemeyen Lim, Kürt misafirperverliğini dünyadaki "Önce hanımlar" (Ladies first) prensibine benzeterek, "Kürdistan’da ise 'Önce misafir' (Guest first) anlayışı hakim, bu çok etkileyici" dedi.
Bölgedeki favori yerlerini de paylaşan Başkonsolos, Rawanduz ve Amedi’yi çok sevdiğini belirtti:
"Amedi adeta bir kale gibi. Oraya gittiğimde kendimi 'Yüzüklerin Efendisi' (Lord of the Rings) filminin setinde gibi hissediyorum."
Zaytun Birliği’nin mirası ve Erbil’in değişimi
2004 yılında Erbil’e gelen Güney Koreli Zaytun Birliği’nin Kürt halkı için bir dost gibi çalıştığını hatırlatan Başkonsolos, o dönem asker olarak görev yapan diplomatların bugün Erbil’e geldiklerinde kentin yaşadığı büyük dönüşüm karşısında gözyaşlarını tutamadıklarını aktardı.
Lim, "20 yıl önce altyapı yoktu, modern binalar yoktu. Şimdi bambaşka, gelişmiş bir çevre var. Zaytun askerlerini bu değişimi görmeleri için yeniden buraya davet etme fikri harika bir öneri" dedi.
Eğitim fırsatları ve vize süreçleri
Kürdistan Bölgesi’ndeki gençlere yönelik eğitim projelerinden bahseden Lim, KOICA (Kore Uluslararası İşbirliği Ajansı) aracılığıyla memurlara yüksek lisans imkanı sunduklarını belirtti. Lisans mezunu gençler için ise Kore hükümeti tarafından finanse edilen bursların bulunduğunu hatırlatan Başkonsolos, gençleri "Study in Korea" portalını takip etmeye çağırdı.
Vize işlemleri konusunda herhangi bir kısıtlama olmadığını ifade eden Lim, turistik, ticari ve eğitim vizeleri için standart prosedürlerin uygulandığını, ancak Suriye gibi üçüncü ülke vatandaşlarının başvurularını kendi başkentlerinden yapmalarının temel esas olduğunu kaydetti.
Ekonomi ve teknoloji: Samsung mu, iPhone mu?
Ekonomik ilişkilere de değinen Lim, Kore otomobillerinin ve elektronik cihazlarının Kürdistan pazarında çok güçlü olduğunu belirtti.
Çin otomobillerinin rekabeti hakkında ise "Pazar her zaman adildir, iyi iş yapan karşılığını alır" yorumunu yaptı.
Kendisinin neden Samsung kullandığı sorusuna ise gülümseyerek, "Android sistemine alıştığım için her zaman Samsung tercih ediyorum" cevabını verdi.
Lim, "Ekonomi iç içe geçmiş bir yapıdır. Örneğin bir iPhone’un içindeki parçaların yüzde 30’u Samsung tarafından üretiliyor. Pazarda rakip olsak da arka planda iş birliği içindeyiz" dedi.
Kürt gençlerini Kore popu (K-Pop) gibi yerel içerikler üretmeye teşvik eden Başkonsolos, iyi iş yapanın her zaman ödüllendirildiğini ve Kore markalarının da kaliteleriyle bu rekabette var olmaya devam edeceğini belirtti.
"Soğan dolması en sevdiğim yemek"
Kürt mutfağına olan ilgisinden bahseden Sun-chol Lim, en sevdiği yemeğin soğanlı ve pazılı dolma olduğunu söyledi.
Hawraman kebabını ve ayranı da çok sevdiğini belirten Lim, "Nereye gitsem önce dolma yiyorum, yanına da mutlaka Mastaw (Ayran) istiyorum. Hewraman kebabı ve közde balık da favorilerim arasında" dedi.
Lim, Koreli turistlere özellikle Rawanduz’un kanyonlarını ve Amedi’yi (İmadiye) görmelerini tavsiye etti.
Kore'deki demografik dönüşüm
Güney Kore’deki düşük doğum oranlarına ilişkin bir soruyu da yanıtlayan Lim, 2025 yılının bir dönüm noktası olduğunu belirtti.
Hükümetin doğumları teşvik etmek için büyük bütçeler ayırdığını, bazı bölgelerde bir çocuk için yetişkinliğine kadar yaklaşık 100 milyon won (yaklaşık 75 bin dolar) destek verildiğini söyleyen Başkonsolos, bu teşvikler sayesinde nüfus artış grafiğinin yeniden yukarı yöne evrildiğini ifade etti.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın