Dersim Belediyesi’ne kayyum atanmasının yıl dönümünde yürüyüş ve basın açıklaması

22-11-2025
Ali Haydar Gözlü
Etiketler Dersim Belediyesi Kayyum Ayten Kordu Cevdet Konak Birsen Orhan Dersim Emek ve Demokrasi Platformu
A+ A-

Dersim (Rûdaw) – Tunceli (Dersim) Belediyesi'ne kayyum atanmasının 1. yıldönümü dolayısıyla kent merkezinde basın açıklaması gerçekleştirdi. Sivil toplum örgütleri, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda yurttaş, eski belediye binası önünde bir araya gelerek kayyum uygulamasını protesto etti.

Açıklamaya DEM Parti Dersim Milletvekili Ayten Kordu, yerine kayyum atanan eski Dersim Belediyesi Eşbaşkanı Cevdet Konak ile Birsen Orhan ve CHP Dersim İl Başkanı Berkay Gündoğan katıldı.

Kayyum atanmasının ardından görevden alınan eski Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Taşkale, "Tam bir yıl önce, yani 22 Kasım'da akşam saatlerine doğru, bir operasyonla halkın seçilmiş iradesinin temsil edildiği belediye işgal edildi ve halkın iradesi gasp edildi. Halkımız o gün ve sonrasında kayyumu istemediğini, kayyum düzenine karşı olduğunu sokakta sergilediği büyük demokratik direnişle gösterdi. Dersim halkına, o gün ortaya koydukları dayanışma için tekrar teşekkür ediyoruz. Buradan, Dersim İttifakı adına şunu söylemek istiyoruz: Bir yıldır halkımızın iradesini gasp eden kayyum düzeni, halkımızın en temel demokratik hakkı olan seçme ve seçilme özgürlüğünü elinden almıştır. Mesele yapılan birkaç iş değildir; mesele, burada demokrasinin ayaklar altına alınması ve halkın demokratik hakkının gasp edilmesidir" dedi.

Dersim Emek ve Demokrasi Platformu adına basın açıklamasını okuyan yerine kayyum atanan eski Dersim Belediyesi Eşbaşkanı Cevdet Konak ise Hakkâri ile başlayan sürecin Esenyurt, Mardin, Batman, Halfeti, Kağızman, Van, Bahçesaray ve Mersin Akdeniz belediyelerine, siyasal ve demokratik faaliyetler gerekçe gösterilerek kayyum atanmasıyla devam ettiğini belirtti.

"Kayyumun hiçbir hukuki gerekçesi yok"

Konak, "Yine bu süre içerisinde aynı gerekçeyle Dersim ve Ovacık belediyelerimize yapılan kayyum darbesiyle halkın iradesi gasp edilmiş ve bu gasp birinci yılını geride bırakmıştır. İktidar, sandıkta kazanamadığı belediyeleri kayyum atayarak ele geçirme tutumunu artık bir yönetme tarzı haline getirmiştir. Gerek adaylık süreçleri gerekse seçildikten sonra göreve başlamaları Yüksek Seçim Kurulu'nun onayıyla gerçekleşen belediye başkanları ve yöneticilerinin yerine kayyum atanmasının hukuki hiçbir açıklaması yoktur. İktidar, devlet baskısıyla halkın iradesine, seçme ve seçilme hakkına ipotek koymuş ve bu uygulamadaki ısrarını sürdürmektedir" dedi.

Konak açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Bu süreç göstermiştir ki iktidarın yönetiminde olmayan bütün belediyelerin başına benzer bir kayyum darbesinin gelmeyeceğine dair hiçbir garanti yoktur. İstanbul belediyeleri dahil olmak üzere ülkenin farklı belediyelerinde yaşanan süreçler de bunun açık örnekleridir. Kürt sorununun demokratik, halkçı ve barışçıl çözümü talebiyle seçme ve seçilme hakkı talebinin iç içe geçtiği mevcut koşullar, muhalefete ortak mücadeleyi yükseltme görev ve sorumluluğunu yüklemektedir.

Hukuki olmayan gerekçelerle halkın iradesinin gasp edilmesinin hiçbir dayanağı kalmamıştır. Eğer bir hukuksuzluktan bahsedilecekse, bu hukuksuzluk halkın iradesinin açıkça gasp edilmesinin ta kendisidir. Bir yıldır halkımızın iradesini gasp eden kayyumun ilk icraatı, belediye emekçilerinin bir kısmını işten çıkarmak; bir kısmına ise zorunlu emeklilik dayatmak olmuştur.

Devamında halkımızın en temel haklarından olan ulaşım ve ekmek fiyatlarına ciddi oranlarda zam yapılarak belediye bütçesini düzeltme yükü halkın sırtına bindirilmiştir. Ayrıca belediyenin bazı menkul ve gayrimenkulleri halka sorulmadan satışa çıkarılmış ve satılmıştır. Yapılan son toplu sözleşmede ise işçi ve emekçilerimizin sosyal ve ekonomik kazanımlarının bir kısmı budanarak toplu sözleşmeden çıkarılmıştır. Bir yandan bu uygulamaları hayata geçiren kayyum, diğer yandan kamunun tüm imkânlarını ve iktidarın gücünü kullanarak yaptığı birkaç sıradan işle halkın gözünü boyamaya ve manipülasyon yaratmaya çalışmaktadır.

Oysa şunu belirtmek isteriz ki; en demokratik hakkı olan seçme ve seçilme hakkı elinden alınan, iradesi gasp edilen Dersim halkı, yapılan hiçbir icraatı kabul etmeyecektir."

“Kayyum siyaseti bu ülkede hukuka karşı yapılmış bir darbedir"

Daha sonra söz alan CHP Tunceli İl Başkanı Berkay Gündoğan ise, "Dersim'de de, Ovacık'ta da Türkiye'nin diğer illerinde de yaşanan kayyum atamaları demokratik bir ülkenin kabul edilebileceği bir durum değildir. Belediye başkanlarını görevden almak demek, yok saymak demek, yönetim hakkına müdahale etmek hukukun üstünlüğü yok saymak demektir" diye konuştu.

DEM Parti Dersim Milletvekili Ayten Kordu ise, "Kayyum politikaları kayyum siyaseti sadece bir kentin hizmetine el koyma değildir. Kayyum siyaseti bu ülkede demokrasiye, eşitliğe, hukuka karşı yapılmış bir darbedir" dedi.

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli