NASA'nın uydularından elde edilen son veriler, Dünya'nın uzaya yansıttığı Güneş ışığı miktarının son 24 yılda giderek azaldığını ve gezegenimizin "karardığını" ortaya koydu
Haber Merkezi - NASA'nın uydularından elde edilen son veriler, Dünya'nın uzaya yansıttığı Güneş ışığı miktarının son 24 yılda giderek azaldığını ve gezegenimizin "karardığını" ortaya koydu. Özellikle Kuzey Yarımküre'de belirginleşen bu durum, küresel ısınmanın hızlanma riskini artırıyor.
NASA'nın "Clouds and the Earth’s Radiant Energy System" (CERES) projesi kapsamında yürütülen araştırmada, 2001 ile 2024 yılları arasında toplanan veriler, Dünya'nın radyasyon bütçesinde önemli bir değişikliği işaret ediyor.
Radyasyon bütçesi, gezegenin emdiği Güneş ışığı ile uzaya yaydığı kızılötesi enerji arasındaki farkı ifade ediyor. Bu bütçedeki dengesizlik, Dünya'nın daha fazla ısı tuttuğu anlamına geliyor.
Kararmanın Nedenleri
Kuzey Yarımküre'de buzul ve kar erimesi: BBC Science Focus Magazine'in aktardığı bilgilere göre, kutup bölgelerindeki eriyen kar ve buzullar, koyu renkli kara ve deniz yüzeylerini açığa çıkararak daha fazla Güneş ışığının emilmesine neden oluyor. Bu durum, özellikle Kuzey Yarımküre'de ısınmayı hızlandırıyor.
Aerosol kirliliğindeki azalma: Kuzey Yarımküre'de çevre yasalarının sıkılaşmasıyla aerosol (hava kirletici parçacıklar) kirliliği azaldı. Geçmişte Güneş ışığını yansıtarak Dünya'yı serin tutan aerosollerin azalması, temiz bir atmosfer anlamına gelse de, aynı zamanda gezegenin daha fazla ısı emmesine yol açıyor.
Bulut yapısındaki değişimler: Bazı bölgelerde bulutların yapısının değişmesi ve daha az yansıtıcı hale gelmesi de Kuzey Yarımküre'nin daha fazla Güneş enerjisi soğurmasına katkıda bulunuyor.
Güney Yarımküre farklı seyrediyor
Güney Yarımküre'de ise durum daha farklı. Orman yangınları ve volkanik patlamalar, aerosol seviyelerini artırarak Güneş ışığının daha fazla yansıtılmasına neden oluyor ve bu da Güney Yarımküre'nin serin kalmasına yardımcı oluyor.
Norveçli uzmanlardan uyarı
Norveç Uluslararası İklim Araştırma Merkezi'nden kıdemli araştırmacı Øyvind Hodnebrog, 24 yıllık uydu gözlemlerinin, Dünya'nın enerji sistemine giren enerji miktarının çıkan miktara göre arttığını gösterdiğini belirtiyor.
Hodnebrog, bu enerji emiliminin Kuzey Yarımküre'de Güney Yarımküre'ye göre daha fazla olmasının "Dünya'nın kararması" anlamına geldiğini ifade ediyor.
Hodnebrog, durumu "Bir yaz günü siyah bir tişört giymek gibi. Daha sıcak hissedersiniz çünkü daha fazla Güneş ışığı emersiniz. Beyaz bir tişört giyerseniz, daha fazla Güneş ışığı yansıtılır ve daha serin olursunuz. Şimdi Dünya'nın tişörtü biraz daha koyu hale geldi, yani daha fazla Güneş ışığı emiyoruz ve iklim sistemi ısınıyor" şeklinde açıklıyor.
Gelecekteki etkiler
Uzmanlara göre, Dünya’nın yansıtıcılığındaki (albedo) bu değişimi anlamak, gelecekteki iklim eğilimlerini öngörmek ve küresel ısınmanın etkilerini daha doğru değerlendirmek açısından hayati önem taşıyor.
Bu eğilimin devam etmesi halinde, gezegenimiz daha fazla ısı biriktirecek ve iklim değişikliği çok daha hızlı ilerleyecek. Bu dengesizliğin, yağış, okyanus akıntıları ve uzun vadeli hava durumu modelleri üzerinde de etkileri olabileceği belirtiliyor.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın