Almanya için Alternatif (AfD) Partisi Federal Meclis üyesi Dr. Bernd Baumann, Rûdaw muhabiri Ala Şali’ye verdiği özel röportajda, partisinin göçmen politikasını ve ekonomik hedeflerini açıkladı. Baumann, Almanya'nın mevcut göç politikasının sürdürülemez olduğunu ve değişmesi gerektiğini savundu.
Partisinin anketlerde Almanya'nın ikinci büyük partisi konumuna yükseldiğini belirten Baumann, her ay Orta Doğu ve Afrika'dan 20 bin kişinin kontrolsüz şekilde ülkeye giriş yaptığını iddia etti. "Sınırları tamamen açık olan tek ülkeyiz. Nereden geldiklerini bile bilmiyoruz. Pasaportsuz sınırı geçiyorlar. Bu böyle devam edemez" dedi.
AfD'li siyasetçi, yasal yollarla gelen, vergi ödeyen ve Alman kültürüne uyum sağlayan göçmenlere karşı olmadıklarını vurguladı. Baumann, "Almanya'ya yasal yollarla gelen, bizi destekleyen, Almanya'ya dahil olmak isteyen ve kültürümüze uyum sağlayan herkes burada sıcak bir şekilde karşılanıyor" ifadelerini kullandı.
Suriyeli sığınmacılar konusuna da değinen Baumann, savaşın bitiminde geçici koruma statüsündeki sığınmacıların ülkelerine dönmeleri gerektiğini belirtti. Almanya'nın yıllık 70 milyar euro mülteci harcaması yaptığını söyleyen Baumann, bu parayla mültecilerin kendi ülkelerinde desteklenebileceğini savundu.
Partisinin ekonomi politikasında da değişim yapmayı hedeflediğini ifade eden Baumann, mevcut hükümetin CO2 emisyonlarını azaltma politikasının Alman sanayisine zarar verdiğini ve diğer ülkelerin bu konuda yeterli adım atmadığını öne sürdü.
Almanya için Alternatif (AfD) Partisi Federal Meclis üyesi Dr. Bernd Baumann Ala Şali’nin sorularını yanıtladı:
Rûdaw: İlk olarak şu sorudan başlamak istiyorum, partiniz için başkanınız Alice Weidel’in burada bulunması ne kadar önemliydi?
Dr. Bernd Baumann: Çok önemliydi. Sonuçta o partimizin başkanı ve gördüğünüz gibi salon doluydu. Yanındaki iki salon da doluydu. İnanıyorum ki belediye salonu daha önce hiç bu kadar dolmamıştı. Bu, vatandaşların Weidel'i yakından görmek için ne kadar istekli olduklarını gösteriyor, sadece medyada değil çünkü medya onu çarpıtıyor.
Rûdaw: Anketlere göre, Almanya'nın ikinci en güçlü partisi konumundasınız. Bu güçlenmenin nedeni nedir?
Dr. Bernd Baumann: Biz mevcut duruma son vermek isteyen ve farklı bir şey isteyen bir partiyiz. Sınırları tamamen açık olan tek ülkeyiz. Her ay Orta Doğu ve Afrika'dan 20 bin kişi geliyor. Nereden geldiklerini bile bilmiyoruz. Pasaportsuz sınırı geçiyorlar. Bu böyle devam edemez. Suç oranı burada patlama noktasında. Temelde büyük bir siyasi değişime ihtiyacımız var; ekonomi politikasında, eğitim politikasına, genel olarak bir değişime ihtiyacımız var, Trump'ın Amerika'da, Meloni'nin İtalya'da, Kickl'in Avusturya'da veya Geert Wilders'in Hollanda'da aradığı değişim gibi. Fransa'daki Marine Le Pen'in partisine benzediğimizi söyleyebiliriz. Sol-yeşil ana akıma karşı bir hareket olduğumuzu söyleyebiliriz. Bu mevcut politika artık devam edemez.
Rûdaw: Önemli bir konuya değindiniz, göçmenler konusu. Partinizin göçmen politikasını açıklayabilir misiniz? Ayrıca tersine göç kelimesinden ne kastettiğinizi öğrenmek istiyorum. Peki, burada Almanya için çalışan ve çok önemli olan binlerce Alman kökenli olmayan vatandaş var. Bu sözcükle neyi kastediyorsunuz?
Dr. Bernd Baumann: Yasal yollarla bize gelen, uygun bir mesleği olan, vergi ödeyen, çocuklarını iyi yetiştiren, Alman olmak isteyen, ülkeyi ilerletmek isteyen, kültürümüze uyum sağlayanlar burada sıcak bir şekilde karşılanıyor. Ancak bizim ele aldığımız konu, kontrolsüz sınırlardan gelen göç, son yıllarda uyum sağlamayan ve paralel toplumlar oluşturan, suç üstüne suç işleyen ve kadınlarımızı tehdit eden milyonlarca kişi geldi. Bunların hepsi rakam, veri ve gerçek. Gerçekten bu kabul edilemez ve böyle devam edemez, ama Almanya'ya yasal yollarla gelen, bizi destekleyen, Alman olmak isteyen ve kültürümüze uyum sağlayan herkes burada sıcak bir şekilde karşılanıyor.
Rûdaw: Yani kalma hakkı olmayan herkesi sınır dışı etmek mi istiyorsunuz?
Dr. Bernd Baumann: Hukuk devletimiz var, onlar burada sığınma sürecindeki prosedürlerden geçiyorlar. Başvuruları reddedilirse, korunma ve kalma için hiçbir zemin yoksa, kendi ülkelerine dönmeleri gerekir. Ayrıca savaştan kaçan ve savaş devam ettiği sürece burada korunan birçok mültecimiz var, burada kalıyorlar, ama savaş bittiğinde onların da dönmesi gerekiyor. Bu yüz binlerce kişiyi kapsıyor. Onlara geçici koruma hakkı verdik, ama sonra dönmeleri gerekiyor.
Rûdaw: Peki bahsettiğiniz bu süreç yasal yollarla uygulanacak mı?
Dr. Bernd Baumann: Evet, bu yasal olarak yapılabilir, ama mevcut hükümetin siyasi iradesi yok.
Rûdaw: Peki savaşın olduğu ülkelerdeki insanların kaçmak zorunda kalmaması için bu ülkelere yardım etme planınız var mı?
Dr. Bernd Baumann: Elbette planımız var. Bizim bakış açımızdan ekonomik olarak çok daha mantıklı olur eğer biz bir kişinin aylık maliyetiyle, örneğin burada Almanya'da bir ay için- konut, gıda, çocukları için ihtiyaç duydukları her şey için harcanan parayla, kendi vatanlarında 20 veya 30 kişiye yardım edebiliriz. Almanya'daki yüksek fiyatlar ve kiralar göz önüne alındığında, burada bir kişi için harcadığımız parayla kendi ülkelerinde 20-30 kişiyi destekleyebiliriz. Bu o insanlar için çok daha iyi. Kendi kültürlerinde kalabilir, kendi ülkelerinde veya komşu bir ülkede koruma arayabilirler. Bu bizim amacımız.
Rûdaw: Peki Suriye'nin durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dr. Bernd Baumann: Şu anda Suriye meselesi çok dikkat çekiyor. Diktatör artık yok, ama en azından Hristiyanlar gibi azınlıkların ve diğerlerinin korunması sağlanmalı- şu anda yeni yöneticilerin Hristiyanlara, Yahudilere, Alevilere ve diğerlerine karşı ne kadar hoşgörülü olacaklarını bilmiyoruz ve emin değiliz. Nasıl olacağını görmek için şimdilik bekliyoruz. Ayrıca ülkede hukuki güvence ve güvenliği sağlamada başarılı olup olmayacakları da belli değil. Onlar bu sürecin iyi olmasını umut ediyorum. Suriyelilerin bunu başarabilmelerini umuyorum, ama beklemeliyiz ve şu an için hiçbir şey belli değil.
Rûdaw: Yıllardır Almanya'da yaşayan ve çalışan Suriyeli vatandaşlar için planınız nedir, çoğu hastanelerde doktor veya başka işler yapıyor. Çok azı işsiz. Bu konuda nasıl bir yol haritanız var?
Dr. Bernd Baumann: Maalesef hala işsiz çok. Çalışabilir durumda olanların sadece yaklaşık üçte biri istihdam edilmiş ve çalışıyor durumdalar. Kesinlikle bu çok daha iyi olabilir, ama durum şu ki, sığınma hakları ve buradaki korumaları geçiciydi. Şimdi o diktatör gittiğine ve onlar onun yüzünden kaçtığına göre, aslında dönmeleri gerekiyor. Suriye'nin ülkeyi yeniden inşa etmek için bu gençlere ihtiyacı var. Burada önemli bir işi olanlar ve gerekli pozisyonları dolduranlar, hastanelerde veya diğer yerlerde çalışanlar, özel programlar aracılığıyla desteklenebilir. Örneğin bir keresinde Doğu Asya'dan 30 bin bakıcı getirdik ve bu çok iyi oldu. Bu tür programların anlamı var, ama sığınma hakkı iş piyasasına girmek için bir yol olmamalı. Sığınma sığınmadır, geçici bir koruma türüdür. Sonrasında insanların dönmesi gerekiyor. Sonra eğer biri vasıflı bir işçi olarak buraya gelmek isterse, bunun için çalışan alım programları var, özellikle eksikliğimiz olan mesleklerde. Almanya'ya o yolla gelmeli.
Rûdaw: Partinizin çalışan göçmenlere yönelik politikasını adil buluyor musunuz?
Dr. Bernd Baumann: Bundan daha adili olamaz. Dünyada daha adil bir ülke yok. Almanya yıllık 70 milyar euro mültecilere harcıyor. Sanırım bu Suriye ve birkaç başka ülkenin devlet bütçesinden daha fazla. Milyonlarca mülteciye izin vermek ve ihtiyaçlarını bu kadar yüksek bir seviyede karşılamayan dünya çapında başka bir ülke olmadı. Türkiye'de de milyonlarca mülteci var, ama bir şekilde Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği tarafından destekleniyorlar ve çadırlarda yaşıyorlar. Hiçbir şekilde bunu karşılaştıramazsınız.
Rûdaw: Bu ülkenin ekonomisini nasıl güçlendirmek istediğinizi söyler misiniz?
Dr. Bernd Baumann: Değiştirmek istediğimiz şey, mevcut hükümetin israf ettiği parayı artık ülkemizin parasının israf edilmesine izin vermemek. Değiştirmek istediğimiz konulardan biri başarısız göç politikasıdır. Herkesin ülkeye girememesi, ülkemize girememesi için sınırları korumamız gerekiyor, bununla göç politikasında milyarlarca dolar tasarruf edebiliriz, ayrıca ekonomi ve enerji politikasında da bu adımları atabiliriz. Şu anda yanlış yoldayız. Mevcut hükümet dünyayı Almanya'dan kurtarmaya çalışıyor, CO2 emisyonlarını Alman sanayisini yok edecek kadar azaltıyor, ama diğer ülkelerin hiçbiri katılmıyor. Dünyadaki CO2 kullanımı bu şekilde azalmayacak. Almanya'nın izlediği bu özel yolun sona ermesi gerekiyor ve bununla çok para tasarruf edeceğiz.
Rûdaw: Bu ülkenin ekonomisinin daha da zayıflamaması için burada çalışan Alman kökenli olmayanlara mesajınız nedir?
Dr. Bernd Baumann: İfade ettiğimi gibi, yasal yollarla buraya gelenler, çalışanlar, bizi destekleyenler, suçlu olmayanlar, çoğu öyle değil, çocuklarını iyi yetiştiriyorlar, eğitiyorlar ve destekliyorlar. Alman olmak istiyorlar ve geleneklerimize uyum sağlıyorlar, paralel toplumlar oluşturmuyorlar. Onlara karşı hiçbir çekincemiz yok.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın