Şengal'de durum neden normalleşmiyor?

27-08-2022
Rûdaw
Etiketler Adil Baxewan Şengal Kürdistan Bölgesi
A+ A-

Sadece Kürdistan ve Irak'ta değil, Avrupa'da da bana sıklıkla sorulan soru bu. Sadece araştırma merkezleri tarafından değil, uluslararası sivil kuruluşları, Irak ve Kürdistan Bölgesi'ne önem veren diplomatik merkezler de bu soruyu soruyor.

Bana göre Şengal'in durumu büyük ölçüde tüm Irak'ın karşı karşıya olduğu durumun bir ifadesidir ve bir anlamda Şengal'den bahsetmek Irak'ın bütün denkleminden bahsetmek gibidir ama buna rağmen Şengal'in kendine has bir durumu var ki özellikle buna odaklanabiliriz.

Yukarıdaki soruyu cevaplamak için Şengal sorununun ve Şengal halkının gidişatını doğrudan etkileyen 8 devlet ve devlet dışı aktöru ele almak lazım. Bu aktörler: Irak Hükümeti, Kürdistan Bölgesi Yönetimi, PKK, Heşdi Şabi, İran, Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği’dir.

Bu makalede, bu aktörlerin her birinin konumuna, çatışmalarına, ittifaklarına ve hedeflerine açıklık getirmeye çalışacağız.

Irak Hükümeti

İbadi hükümetinden Abdül Mehdi'nin ve şimdi de Kazimi'nin hükümetine kadar Şengal sorun olmaya devam ediyor ve Fransızların dediği gibi, “Bu onların ayakkabısında bulunan ve düzgün hareket etmelerini engelleyen bir taş parçası” artık. Bu üç hükümetin de ortak sorunu şu ki; Şengal sorununun üzerinde durduklarının yarısı kadar çözümü üzerinde durmuyorlar.

Tabii ki, denklemin çok daha karmaşık olduğunu anlıyorum, ancak aynı zamanda, güçlü bir çözüm arzusu olmadan ilk adım atılamaz.

Sorunların çok olduğu doğru ama Irak hükümetinin uluslararası meşruiyeti var, Irak ordusu onun kontrolünde, Irak'ın ulusal geliri onun elinde ve tüm bunların Irak'a doğrudan katkı sağlamasına yardımcı olduğu da bir gerçek. Şengal'deki durumun istikrara kavuşması için bunlar yeterli ama bu üç hükümet de şimdiye kadar somut bir adım atmadı.

Bağdat ile Erbil arasında Şengal'in normalleşmesine ilişkin varılan anlaşmanın uygulanmaması, Bağdat'ın Şengal'e karşı kayıtsızlığının bir belgesi gibi. Bu kayıtsızlığın kökleri hükümetinin içine kadar uzanıyor olabilir. O halde bu durumun adını dünya standartlarına uygun şekilde koyabiliriz: Korkak hükümet!

Kürdistan Bölgesi Hükümeti

Kürdistan Bölgesi Yönetimi, Şengal'i Kürdistan'dan koparılmış bir bölge olarak görüyor ve Kürdistan Bölgesi'nin siyasi ve jeopolitik haritası için Şengal'in stratejik bir bölge olduğuna inanıyor. Kürdistan'ın hayali Şengal'i Kürdistan Bölgesi'ne geri döndürmek. Ancak bu rüya ile gerçekte yapılan iş arasında hatırı sayılır bir boşluk var.

2003-2014 yılları arasında Erbil elindeki tüm kartları hedefine ulaşmak için baskı olarak kullanabilirdi ama olmadı. Bu durumun birçok nedeni var ama sonuç aynı!

2014'ten bugüne Kürdistan Bölgesi'nin rakipleri, daha önce sadece Irak Hükümeti iken, şimdi PKK, Haidi Şabi, İran ve hatta Türkiye de bunlara katıldı.

Dolayısıyla birleşik ordusu, bağımsız ekonomisi, siyasi uyumu ve koordineli bir diplomasisi olmayan Kürdistan Bölgesi, gündemini diğer aktörlere dayatamaz.

PKK

2014 yılından bu yana Kürdistan İşçi Partisi (PKK), beklentilerin aksine Şengal’in gündemde tutulmasında önemli bir aktör haline geldi.

Bölgenin IŞİD cihatçıları tarafından işgal edilmesinin ardından Bağdat ve Erbil, terörle mücadele için her türlü işbirliğini ve desteği kabul etti. PKK'nin askeri ve siyasi hazırlığı da bu bağlamda okunmalıdır. Yani Bağdat ve Erbil PKK konusunda hemfikir olmakla kalmadı, aynı zamanda bu süreci kolaylaştırdı.

Bağdat ve Erbil'in trajedisi, PKK'nin sadece bir noktada yardım edip teşekkür edip hikayeyi sonlandırabilecek bir askeri güç olmadığını düşünememeleridir. PKK askeri bir güç olduğu kadar ideolojik bir güçtür. PKK nerede olursa olsun, doğrudan doğruya toplumsal bir temel oluşturmaya çalışır. Amacı, kendi ideolojisi için çalışmalar yapmaktır. Bu da PKK'nin Şengal'deki varlığını sona erdirmeyi tüm siyasi partiler için zor bir görev haline getiriyor!

Heşdi Şabi

Tıpkı PKK gibi 2014'ten bu yana Heşdi Şabi liderliğini ciddiye almadan Şengal sorununun çözümünden  bahsetmek zor. Heşdi Şabi’nin Şengal'de popüler bir tabanı olmadığı doğrudur ancak askeri gücü, Iraklılığı, IŞİD'e karşı kanlı savaşı, Irak devletinin kaynakları üzerindeki hakimiyeti ve İran'la işbirliği, Şengal'de onsuz herhangi bir çözüm projesinin gerçekleşmesini imkansız kılmaktadır.

Diğer aktörler şu anda Heşdi Şabi hakkında şu stratejiyi üretiyor: “Teşekkürler, işinizi yaptınız ve şimdi bölgeden ayrılma zamanı…” Bu gerçeklikten uzak ve Irak'ta güç ilişkilerinin nasıl yürüdüğü ve hareket ettiğine dair mekanizmalara tamamen bihaber bir görüş. Bu görüşün başka bir baskısını üretmenin zamanı geldi, aksi takdirde Heşdi Şabi'nin daha da radikalleştiği günlere tanık olacağız.

İran ve Türkiye

İran'ın ve Türkiye'nin müdahalelerinin devam etmesi, Şengal'in sadece ulusal bir sorun olmayıp bölgesel bir sorun olduğu anlamına geliyor ve bu da sorunu büyük ölçüde karmaşıklaştırıyor.

İran'ın dünya görüşüne göre, Şengal bölgesi hem önemli hem de stratejik bir jeopolitik alan; ve rakipleriyle güç dengesini yönetmek için önemli bir faktör. Irak'ı Suriye'ye bağlamak için önemli bir köprü olması ve İran'ın bu iki devlet arasındaki hegemonyasına birçok kapı açması nedeniyle jeopolitik öneme sahip.

Türkiye için Şengal birkaç açıdan önemli. Bunlardan en önemlisi PKK'nin askeri ve sivil varlığı. Diğeri de Şengal'in uzun veya orta vadede Kürdistan Bölgesi’ne bağlanması.

Amerika ve Avrupa

Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa, dünya sisteminin iki kolu olarak Şengal'deki durumu normalleştirmek istiyor ancak bu amaca ulaşmak için benimsedikleri yol ve yöntem doğru değil, bunun tam tersinin doğru olduğunu söyleyebilirim.

Hastanelerin, okulların, elektrik ve yolların yeniden inşası, yani Şengal'in ekonomik kalkınmasının ve ekonomik altyapısının inşası, Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri'nin şu anda yapmakta olduğu çok iyi bir iş. Ancak iki koşul olmadan tüm bu projeler kartondan kaleler gibi anında yıkılabilir. Bu iki koşul şunlardır: Güvenlik ve istikrar.

Herhangi bir çatışma sonrası (post-conflict) bölgede, güvenlik ve istikrar sağlanmazsa ekonomik ve altyapı geliştirme vaadi nihayetinde boşa gidecektir.

Sonuç

Şengal'deki durum artık provokatif konuşmaları, siyasi prodüksiyonları ve dikkatsiz davranışları kaldıramaz. Çözüm için ciddi adımlar atılmazsa her an bir bombaya dönüşebilir ve herkesin yüzünde patlayabilir.

Acaba Irak'ın ve bölgenin mevcut durumu içerisinde sorumsuz konuşma ve davranış sisteminin Şengal meselesi söz konusu olduğunda değişme şansı var mı? Ne yazık ki hayır. Aksine, Şengal sakinleri rakip grupların sorumsuz yetkililerinin kurbanları olacaklar.

Fransa Irak Araştırma Merkezi Direktörü Dr. Adil Bakawan

(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli
 

Son paylaşılanlar

Fotoğraf: Rûdaw

Qesra Şaneşîn: Dönüşen inançlar, kripto kimlikler ve kasabalı Kürt modernleşmesi

Qesra Şaneşîn, Kürt toplumunda inanç, kadın, mekân ve kimlik arasındaki kadim ilişkinin izini sürerken; din değişimleri, kasabalı modernleşme ve kripto kimliklerin nasıl üretildiğini tarihsel ve sosyolojik bir çerçevede ele alıyor.